Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi’nce, davalı şirket vekilinin sair istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, mahkemece yapılan hesabın hatalı olduğu gerekçesiyle davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın kısmen kabulüne, davacının davalı ... Holding A.Ş.'nin ortağı olmadığının tespitine, 37.955,90 TL'nin 05.06.2015 dava tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faiziyle davalı şirketten (davalı ... yönünden ilk derece mahkemesince kurulan hüküm yönünden tahsilde tekerrür olmamak koşuluyla ve müteselsilen) alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının davalı ... Holding A.Ş. yönünden fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, davacı ile davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine ilişkindir....

    KARAR Davacı, davalı şirket ile Çine Kaymakamlığı tarafından köylere hizmet götürme ihalesine girdiklerini, aralarında sözlü olarak ortaklık kurduklarını, söz konusu işleri bitirerek ilgili makama teslim ettiklerini, hak edişlerin davalı sirkete ödendiği halde davalı tarafından kendisine her hangi bir kar payı ödenmediğini ileri sürerek mahkemece ödenmesi gereken kara payı belirlenerek, belirlenecek bu miktarın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüyle 124.187.08 TL asıl alacak ile 84.819.05 TL faiz alacağının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının açtığı dava sonunda davanın kabulüne dair verilen mahkeme kararı davalı tarafından temyiz edilmiş ise de temyizden sonra davacı asil 18.8.2010 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiği görülmüştür. Bu durumda mahkemece işlem yapılmak üzere mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

      Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; şirket adına düzenlenen ihbarnamelerin şirkete tebliği aşaması ancak amme alacağının tahsili amacıyla şirket adına düzenlenecek ödeme emrine karşı şirket tarafından dava açılması durumunda incelenebilecek bir husus olduğu, borçlu şirket hakkında düzenlenen ödeme emrinin usulüne uygun olarak ilanen tebliğ edildiği, dava konusu edilmemesi ve şirket malvarlığına rastlanmaması üzerine alacağın tahsili amacıyla davacı adına şirket ortağı sıfatıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği, ancak aynı alacakların tahsili amacıyla davacı adına ödeme emrinin düzenlendiği tarih olan 18/05/2017 tarihinde şirketin kanuni temsilcisi adına da ödeme emri düzenlenmiş olduğundan, davalı idarece amme alacağının tahsili için öncelikle vergisel ödevlerini yerine getirmeyen şirket kanuni temsilcisinin takibi, alacağın kısmen veya tamamen tahsil edilememesi halinde ortaklık payı dikkate alınarak davacı adına ödeme emri düzenlenmesi gerekirken...

        Adi ortaklık sözleşmesi; karşılıklı borçları kapsayan bir sözleşme olmayıp, herkesin belli bir amaca ermek için bir takım borçlar altına girdiği bir sözleşmedir. Bu sözleşmeden doğan borçlar, hukuk bakımından birbirinin karşılığı sayılmaz. Ortaklık sözleşmesinde, karşılıklı borç yükleyen (satış veya kira gibi) sözleşmelerde olduğu gibi BK'nın 81 inci (TBK'nın 97 nci) maddesi uyarınca, bir akidin borcunu yerine getirmemesi halinde öbürünün de borcunu yerine getirmekten kaçınması söz konusu edilemez. Bir tarafın katılım payı koyma borcunu yerine getirmekten kaçınması diğer tarafa ancak, BK'nın 535 inci maddesinin yedinci fıkrası (TBK'nın 639 uncu maddesinin yedinci fıkrası) uyarınca ortaklığın haklı sebeple feshini isteme hakkını verir ve ortaklık mahkeme kararı ile ortadan kalkar. Ortaklığın feshi, diğer tarafça istenmemiş ise ortaklık sözleşmesi yürürlükte kalır....

          KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Şirket hissesinin tamamını devrederek ortaklığı sona erdiğinden kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin hukuka aykırı olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE: MADDİ OLAY : 26/01/2001 tarihinden itibaren ortağı olduğu asıl borçlu … Metal Alüminyum ve Bakır Sanayi Ticaret Limited Şirketindeki hisselerini 30/12/2004 tarihli noter onaylı hisse devir sözleşmesi ile devrederek ortaklıktan ayrılan davacı adına söz konusu şirketten alınamayan 2002 ve 2003 yıllarına ait muhtelif kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır....

            TL olmak üzere toplam 42.664 TL kar payı alacağının yıllık bilançoların kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tespit ve davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Dava, devlet hazinesine ait taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis olunan irtifak hakkı kaynaklı kar payı alacağının faizinin tahsili isteminden ibarettir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 04/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile davalı şirket arasında 21/06/2017 tarihli adi ortaklık sözleşmesi ile ek protokoller imzalandığını; 31/01/2019 tarihinde adı ortaklık sözleşmesine ek olarak takibe konu protokolün düzenlendiğini, bu protokole göre ... A.Ş.’nin adi ortaklık sözleşmesinde ve ek protokollerde geri ödemeyi taahhüt ettiği bedeller dışında müvekkili davacının bildireceği ... Marka ... tipi aracın satın alınarak geri ödeme yapılacağının kabul edildiğini; ancak davalı tarafından ödemelerin tamamlanamadığını, davalının müvekkiline gönderdiği 11/12/2020 tarihli ihtarnamede Şubat 2021’de aracın ödemesini yapacaklarını belirtmelerine rağmen ödeme yapılmadığını ve bu nedenle Ankara ......

                  Davalı vekili, açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, şirketin haklı nedenle fesih ve tasfiyesi şartlarının oluşmadığını, şirket zarar ettiği için kar payı ödemesi yapılamadığını savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir....

                    Kararı davacı vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı şirket vekilinin aşağıdaki (...) no'lu bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. ...- Dava, davalı şirkete ödünç verilen paranın ve kâr payı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davadan sonra yapılan ödemeler neticesinde, davacı ...’ın davalı şirkete ödünç olarak verdiği tüm paranın ödendiği, bu itibarla davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Ancak, yukarıda yapılan özetten de anlaşıldığı üzere, işbu davada şirkete ödünç olarak verilen paranın tahsili yanında davacıların şirketten olan kâr payı alacaklarının tahsili de talep edilmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu