Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın mali müşavirleriyle birlikte genel kurul gündemini belirleyip aynı zamanda akraba olmaları nedeniyle ortak hareket ederek kendisine karşı karar alınması konusunda anlaşıp, BK 19-20, TMK 2-3 ve TTK 381-536 maddelerinin ihlal edildiğini, genel kurul kararlarının şekli olarak geçerli olsa dahi BK 19 ve 20.maddesi hükümleri uyarınca butlanla sakat olduğunu, oy anlaşmasıyla alınan genel kurul kararlarının ahlaka ayrılık teşkil ettiğini, butlan sonucunu doğurduğunu, TTK 381 maddesinin anonim şirket genel kurul kararlarının iptali için düzenlendiğini, bu kuralların limited şirket yönünden de uygulanacağını belirterek genel kurul toplantısında alınan tüm kararların iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı tarafın şirket ortakları ... ve ...'...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/864 Esas KARAR NO : 2021/355 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 26/09/2018 KARAR TARİHİ : 31/05/2021 Mahkememizde görülen Genel Kurul Kararının İptali İstemli davanın yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Asıl dosya davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; ... A.Ş....

      Sanayi ve Ticaret A.Ş. yönünden 23/08/2011 tarihli genel kurul kararı, 24/08/2011 tarihli ... nolu yönetim kurulu kararı, 31/01/2017 tarihli genel kurul kararlarının yok hükmünde sayılmak suretiyle batıl olan kararların hükümsüzlüğünün tespitine, aksi halde davalı şirketler nezdinde düzenlenen ve müvekkilinin sahte imzalarını içerir yönetim kurulu ve genel kurur kararlarının toplantı ve karar nisabının sağlanmaması nedeniyle batıl ve hükümsüzlüğünün tespitine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirkete dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davaya cevap verilmediği anlaşıldı. Dava, davalı şirkette 23/08/2011 tarihli genel kurul kararı, 24/08/2011 tarihli ... nolu yönetim kurulu kararı, 31/01/2017 tarihli genel kurul kararı kararlarının iptali istemine ilişkindir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/195 Esas KARAR NO : 2022/669 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 23/03/2022 KARAR TARİHİ : 27/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin hissedarı olduğunu, şirketin müvekkilin babası tarafından 1952 yılında kurulduğunu, denizcilik sektöründe faaliyet gösterdiğini, şirket kurucusunun vefatı sonrasında şirket hisselerinini müvekkilin annesine, davalı şirket yönetim kurulu üyesi ...'a ve müvekkile geçtiğini, ancak müvekkilin annesinin sağlığında üzerindeki hisseleri büyük kardeş sıfatıyla ...'...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; TTK m.446/(1) maddesinde, fıkrada belirtilen hususların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahiplerinin iptal davası açma hakkı bulunduğu, dosya kapsamına göre davacı genel kurul toplantısından haberdar olup, bu hususun bizzat yolladığı ihtarnamelerden belli olduğu, çağrının usulsüz olduğu savının ancak genel kurul kararlarının alınmasında etkili olması koşuluna bağlı olarak değerlendirilebileceği, 18/07/2014 tarihli dava konusu edilen genel kurul toplantısındaki kararların iptali istemindeki çağrı ve gündemin gereği gibi ilân edilmemesi hususlarının, dava konusu edilen genel kurula sermayenin %64'ünü temsil eden pay sahiplerinin katılımı ve kararların oybirliği ile alınmış olması sebebiyle, TTK m.446/(1) maddesindeki etki kuralı gereğince tek başına iptal için yeterli görülemeyeceği, bu konuda dosyaya sunulan bir delil de bulunmadığı; murahhas üyenin katılımının zorunlu olduğu savı ile genel kurul kararının iptali...

          CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 28.10.2013 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının, anonim şirketlerin genel kurul toplantılarının usul ve esasları ile bu toplantılarda bulunan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı temsilcileri hakkında yönetmelikte belirtilen tüm hükümlere uygun olarak yapıldığını, davacının TTK 446 hükmü çerçevesinde 28.10.2013 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptali için dava açabilecek kişilerden olmadığını, davacının müvekkili şirketin pay ve oy miktarının iptali istenilen genel kurul kararlarının alınmasında etkili olmayacağını, müvekkili şirketin sanayileşmekte olan bölgelerde her geçen gün değer kazanan çok büyük arsaları ve bu parsellerden birinin üzerinde bir otel yatırımı bulunduğunu, davacının, şirketin gayrimenkullerini değerlendirmek ve bundan ticari fayda elde edebilmek amacıyla şirket yönetimi tarafından yapılan faaliyetleri kanunsuz bir faaliyetmiş gibi göstermekte ve tamamen...

            ın hamiline yazılı 1.200.000 adet hisse senetlerine sahip iki ortaklı olduğu,davalı şirketin ortaklık yapısının hamiline hisse senetlerine bağlı olmasına rağmen, hamiline yazılı hisse senetlerinin hiçbir şekilde dağıtılmadığı ve genel kurul toplantılarının usulsüz olarak yapıldığı, 10/03/2021 tarihli genel kurulun iptali ve şirketin feshi için açılan davaların derdest bulunduğu, davalının 25/05/2021 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısına, hamiline yazılı hisse senetlerinin, şirket tarafından kendisine verilmemiş olması nedeniyle katılamadığı, şirketin ortakları arasında ismi bulunmayan ...'...

              olduğunu, diğer genel kurul tutanaklarında da benzer eksiklik ve noksanlıkların bulunduğunu, kaldı ki yapılan genel kurul toplantılarında şirket ortağı olan müvekkiline çağrı yapılmadığını, bu itibarla genel kurulların iptali gerektiğini ileri sürerek, şirkete TTK'nın 435 vd. maddeleri uyarınca tedbiren kayyum atanması ile, 18/04/2003, 25/05/2005, 25/01/2008 tarihli genel kurul kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir....

                Komandit şirketin, müvekkil şirket genel kurulunda kanuna ve esas sözleşmesine uygun olarak temsil edildiğini, komandit şirketin limited şirket genel kurulunda temsilinin olağan yönetim işi olduğunu, Davacının .... Asliye Ticaret Mahkemesinde ikame olunan davada talep ettiği "ortaklık sıfatının komandite ortak olarak değiştirilmesi" talebinin reddedildiğini, Olağan genel kurul toplantılarının ilgili oldukları yıla ilişkin sonuç doğuracağını, 2013 öncesi yıllara ilişkin genel kurul toplantısı yapılmadığı iddiasının, 2019 yılı olağan genel kurul kararlarının iptali ve yokluğunun tespiti talebinin gerekçesi olamayacağını, Alınan kararlarda toplantı ve karar nisabına uyulduğunu, Genel kurulda TTK'nın limited şirketlerde oyda yoksunluk halini düzenleyen 619. Maddesine uyulduğunu, TTK md. 436 hükmünün limited şirketlerde uygulanamayacağını, Müvekkil şirket yönetim organının hukuka uygun olarak seçilip, ilan edildiğini davanın reddini talep etmiştir....

                  Dava, davalı şirketin 2012 ve 2013 yıllarına ait Genel Kurul Kararlarının iptali istemine ilişkin olup, İlk Derece Mahkemesince, davacının iddiasını ispat ettiği, bilirkişi raporu ile dava konusu 29/03/2013 ve 08/03/2014 tarihli Genel Kurul toplantı tutanaklarının altındaki imzanın davacı ortağının eli ürünü olmadığı anlaşıldığı, ancak davacı ortağın inkar etmediği bir çok karar altındaki imzanın da kendisine ait olmadığı, bunları dava konusu etmediği, davacının dürüstlük kuralına uygun davranmadığı, bir ortağın uzun süre genel kurul yapılıp yapılmadığını bilmemesi, şirket kayıtlarından bu kadar habersiz olmasının beklenemeyeceği, karar defterindeki sahte imzaları daha önceden görmediğini söyleyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu