Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece usulsüz tebligat şikayeti yerinde olmadığından, davanın süre yönünden reddine karar verildiği görülmektedir. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Tebligat adresinin borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı olması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde bu adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir....

Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ve imzaya itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin düzeltilmesine, imzaya itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın itiraz eden borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı itiraz eden borçlu vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Borçlu itiraz dilekçesinde, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu tebliğ tarihinin 02.04.2018 olarak düzeltilmesi gerektiğini, imzanın kendisine ait olmadığı ve borcu bulunmadığı iddiaları ile takibin iptali ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir. II....

    İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile imzaya ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      ./06/2016 gün ve 2015/11346-2016/6639 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili, davalının senet karşılığı davacıya borçlu olduğunu, aleyhine yapılan icra takibine karşı davalı tarafça borca ve imzaya itiraz üzerine ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2011/1096 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu keşide tarihinde oynama yapıldığı, bu şekli ile belgenin bono vasfında olmadığı gerekçesi ile takibin iptal edildiğini ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, davalının şikayeti üzerine ......

        Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.nun 172. maddesine göre, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte icra dairesine bildirmeye mecburdur. Somut olayda, alacaklı tarafından iki adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takibe başlandığı, borçluya ödeme emrinin 12/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun 14/05/2015 tarihinde mahkemeye başvurarak itiraz ve şikayette bulunduğu görülmektedir. Borçlunun başvurusu kambiyo senetlerine mahsus iflas yolu ile takipte icra müdürlüğünün yetkisine itiraz, imzaya itiraz ve iflas erteleme davasında verilen tedbir nedeniyle takibin iptaline ilişkin şikayet olup, İİK.nun 172. maddesi gereğince icra müdürlüğüne yapılması zorunludur....

          İCRA HUKUK) MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2021 NUMARASI : 2021/15 2021/133 DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Yetkiye, İmzaya, Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça müvekkili aleyhine Kemalpaşa İcra Müdürlüğü'nün 2019/409 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ödeme emirlerinin İsa Bilecik isimli bir şahsa tebliğ edildiğini, tebligatın yapıldığı İsa Bilecik isimli şahsı müvekkilinin tanımadığını, müvekkilinin adına kayıtlı işyerini 31 Aralık 2018 tarihinde kapattığını, bu durumun icra dosyasında yapılan Bağkur kaydı sonucunda açıkça görüleceğini, iş yerini kapattıktan sonra müvekkillinin yanında birinin çalışmasının söz konusu olmadığını, müvekkilinin yanında çalışmayan ve tanımadığı bir şahıs tarafından alınan tebligatın usulüne uygun olmadığını, usulsüz tebligat uyarınca üzerine...

          O halde, ilk derece mahkemesince davacının usulsüz tebliğe ilişkin şikayeti ile takibe konu çekin icra kasasında bulundurulmadığına ilişkin şikayetler incelenmeden, HMK'nın 297.maddesine aykırı olarak yalnızca imzaya itiraz hususunda yapılan değerlendirme ile karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1- a-6. bendi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, Dairemiz kararına göre inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6. bendi gereğince KABULÜ ile Büyükçekmece 2....

          Maddesi uyarınca imzaya itiraza ilişkindir. Gebze İcra Müdürlüğü'nün 2018/57020 esas sayılı icra dosyasının tetkikinden; Alacaklı T3 tarafından borçlu T1 hakkında toplam 49.745,34 TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, borçluya ödeme emrinin 04/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 07/01/2019 tarihinde yasal 5 günlük itiraz süresi içinde imzaya itiraz ettiği ve davalı alacaklının yetkili hamil olmadığı şikayeti ile takibin iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. Her ne kadar, çekin ibraz tarihi itibariyle görüntüsü, bankadan sorularak ve çek sureti istenerek ciro silsilesi incelenmiş ve takip alacaklısı T3 ibrazdan önce ciro silsilesinde yer almadığı belirlenmiş ise de; dar yetkili icra mahkemesinde, ciro silsilesinin bankadan sorulmak suretiyle tartışılma ve değerlendirilme olanağı bulunmamaktadır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, muteriz borçlunun icra mahkemesine başvurusunda kambiyo takibinde senet aslının sunulmadan takibe başlandığı şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece davacının imzaya ve borca itirazının reddi ile şartları oluştuğundan icra inkar tazminatı ve para cezasına hükmedildiği, davacı tarafça dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür. Borçlunun imzaya itirazı üzerine mahkemece bilirkişi raporu alındığı, 09/10/2019 tarihli ATK raporunda imzanın borçlunun eli ürünü olduğunun tespit edildiği, mahkemece 14/09/2018 tarihinde takibin geçici olarak durdurulmasına karar verildiği ve icra müdürlüğüne gönderildiği, icra müdürlüğü tarafından da tedbirin uygulandığı görülmüştür....

          Dava, çeke dayalı kambiyo takibinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanısıra, yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir....

          UYAP Entegrasyonu