Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senette tahrifat olduğu iddiası, İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, itirazın, aynı Kanun'un 168/5. maddesi uyarınca; ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal beş günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması gerekir. Somut olayda; örnek 10 numaralı ödeme emrinin 07.10.2013 tarihinde tebliği üzerine, borçlunun 09.10.2013 tarihinde (yasal sürede) icra mahkemesine başvurarak, dayanak senedin teminat senedi olduğu iddiasıyla borca itiraz ettiği, anılan itiraz dilekçesinde tahrifat iddiasında bulunmadığı, borçlu tarafından mahkemeye sunulan 11.02.2014 tarihli dilekçe ile ise, senette tahrifat yapıldığı yönünde borca itiraz edildiği görülmüş olup, tahrifat iddiasının (5) günlük yasal itiraz süresi geçirildikten sonra ileri sürüldüğü anlaşılmıştır....

    İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz ederek işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. İleri sürülüş şekli bakımından itiraz sebeplerini borca itiraz ve imzaya itiraz şeklinde ikiye ayırmak mümkündür. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlar borca itirazdır. Borçlu ödeme emrine itiraz ederken borca itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkça bildirmek zorunda değildir. Borçlunun yalnız "itiraz ediyorum" demesi yeterlidir. İcra İflas Kanun'unun 63. maddesi gereğince borçlu itirazında bildirdiği itiraz sebepleri ile bağlı olduğundan borçlunun, senet metninden anlaşılamayan borca itiraz sebeplerini itirazında ayrıca ve açıkça bildirmesi kendi yararınadır. Dava konusu olayda; Davalı borçlu haksız yere aleyhine icra takibi başlatıldığını, mağduriyetine sebebiyet verildiğini bildirerek itiraz etmiştir. Davalı borçlunun bu itirazı borca itiraz olup, itirazı üzerine icra takibi durmuştur....

      T5 dosya içerisinde bulunan 10/04/2017 tarihli imza sirküsüne göre borçlu şirketin 03/01/2011 tarihinden itibaren 20 yıl müddetçe müdür seçildiği, şirket unvanına havi kaşe altında vaazedeceği münferit imzası ile şirketi her hususta temsil ve ilzam etmesine ve taahhüt altına sokmasına ittifakla karar verildiğinin yazılı olduğu görülmekle, itiraz dilekçesinde dava dışı şirket adının olmaması, itiraz eden T5 itirazında şirketim adına demesi, sonuçta borca itiraz tarihinde itiraz eden şahsın şirketin yetkilisi olduğu anlaşılmakla sonradan giderilebilecek eksikliklerin itiraz dilekçesinin geçerliliğini etkileyemeyeceği, aksi görüşün aşırı şekilcilik olacağı, bu durumda dava konusu İstanbul 27....

      Somut olayda, borçlunun başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince; mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. O halde mahkemece, borca itiraz hakkında duruşma açılıp, tarafların beyan ve belgeleri sorularak, borçluya itirazlarını ispat, alacaklıya ise bu hususta savunma hakkı tanınarak, tarafların varsa gösterecekleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde ve eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        - K A R A R - Davacı vekili, Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının tahsili için giriştikleri icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevabında, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davalının 15.9.2009 tarihli icra dosyasına verdiği dilekçesinde sadece takip şekline itirazını bildirdiği, borca itiraz niteliğinde olmadığı, itirazın iptali davasının görülüp dinlenebilmesi için her şeyden önce usulüne uygun olarak bu icra takibine itiraz yapılmasının gerektiği, davalının borca itirazının bulunmaması nedeniyle davanın ön şartının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava itirazın iptali istemine ilişkindir....

          Takibe konu borca ilişkin itiraz haklarım şimdilik saklıdır. Borcu kabul etmiyorum.” demekle hem icra dairesinin .... yetkisine hem borca itiraz etmiştir. Dava itirazın iptali davası olarak açıldığı için bu tür davalarda görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır ve bozmayı gerektirir.23.09.2013 SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 23.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İcra İflas Kanununun 168/4 maddesi uyarınca imzaya ,168/5 maddesi gereğince borca itirazın icra mahkemesine yapılacağı , 169. maddesinde “ Borçlu 168. maddenin 5. bendine göre borca karşı yapacağı itirazını bir dilekçe ile tetkik merciine bildirir” hükmü gereğince kambiyo senetlerine özgü icra takip yolunda imza ve borca itirazda görevli mahkeme İcra Mahkemesidir . Somut olayda; davacı borçlu aleyhine, ... icra Müdürlüğünün 2011/95 E sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, davacı borçlunun ... icra Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dilekçe ile kambiyo senedine dayalı borca itiraz edilmiş olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın ... İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1086 sayılı HMUK'un 25. ve 26. ( 6100 Sayılı HMK 'nın 21., 22. ve 23.) maddeleri gereğince ......

              İlamsız takibe ilişkin olarak icra mahkemesine yapılan borca itiraz ise geçerli bir itiraz değildir. Diğer bir deyişle, ilamsız takip dosyasına ilişkin olarak İcra Mahkemesinin borca itirazın esasını inceleme görevi bulunmamaktadır. Diğer taraftan icra mahkemesi icra dairesi olmayıp, dava olarak yapılan başvuruyu muhabere yoluyla icra dairesine göndermesi gereken makam da değildir. Somut olayda; borca itiraza konu takip, genel haciz yoluyla ilamsız takip olup, Mahkeme de anılan yasal düzenlemelere uygun olarak borca itirazın icra dairesi yerine Mahkemeye yapılması nedeniyle itirazı reddetmiştir. Karar isabetli olup, usul ve yasaya uygundur. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

              bulunmadığını, senedin bedeldiz olduğunu, borca ve tüm fer'ilerine itiraz ettiklerini belirterek icra müdürlüğünün yetkisizliğine, takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflarınca Hendek İcra Hukuk Mahkemesine yapılan başvurunun şikayet değil, icra takibine itiraz (borca itiraz) niteliğinde olduğunu, müvekkili kendisine hiçbir aktif mal varlığı değeri bırakmayan murisinin terekesinin borca batık olduğunu iş bu davaya konu icra takibi neticesinde öğrendiğini, alacaklıya herhangi bir borcu bulunmayan müvekkilinin derhal Hendek 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde mirasın hükmen reddi davası açtığını, ayrıca takibin kesinleşmesini önlemek için de Hendek İcra Hukuk Mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiğini, Hendek İcra Hukuk Mahkemesi tarafından Hendek 1....

              UYAP Entegrasyonu