Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 02/03/2009 düzenleme, 06/03/2019 vade tarihli 5.000 TL bedelli, 02/03/2009 düzenleme 01/05/2019 vade tarihli 10.000 TL bedelli 2 adet bonoya dayanarak 26/05/2009 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi yapılmış, davacı borçluya ödeme emri 08/06/2009 tarihinde tebliğ edilmiş, 23/06/2009, 03/05/2010 tarihlerinde haciz istenilmiş, bilahare dosya işlemsiz bırakılmış, 10/03/2015 tarihinde yenilenmiş, tekrar işlemsiz bırakılarak 13/12/2017 tarihinde yenilenmiş, davacı borçlu 30/12/2018 tarihinde açtığı dava ile takip sonrası zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiş, mahkemece şikayetin kabulü ile icranın davacı borçlu yönünden geri bırakılmasına karar verilmiştir....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Borçlu tarafından takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımı iddiasına dayanılarak icranın geri bırakılması talep edilmiştir. 03/02/2012 tarih ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesiyle bu süre üç yıla çıkarılmıştır. Yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nun 6273 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 814. maddesine göre de, çeklerde zamanaşımı süresi üç yıldır. Çekler yönünden zamanaşımı süresinin başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise, o yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği kabul edilmelidir. Buna göre, çek hakkında zamanaşımı süresi ibraz süresinin bitmesi ile başlayacağına göre, çekin ibraz süresinin sona erdiği tarihte geçerli olan zamanaşımı süresinin nazara alınması zorunludur....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacının maaş kesintisinin düzenli olarak takip dosyasına ödenmesi nedeni ile zaman aşımının gerçekleşmeyeceğini, takip dosyasına yatan paranın kabulünün icra işlemi olarak nitelendirilmesi gerektiği borçlunun aradan uzun bir zaman geçmesinden sonra zaman aşımı itirazında bulunmasının zaman aşımı itirazından feragat olarak nitelendirilmesi gerektiğini, davanın dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığını, davanın süresinde açılmadığını belirterek davanın reddine, alacağın %20 inden az olmamak üzere tazminatın tahsiline ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI;12.09.2013- 26.09.2016 tarihleri arasında bonoya ilişkin 3 yıllık zaman aşımı süresini kesen işlem yapılmadığı, maaş haczi kesintilerinin icra takip işlemi olmaması nedeni ile zaman aşımını kesmeyeceği gerekçesi ile davanın kabulüne, zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....
Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, takip dosyasında alacaklı tarafından 17/12/2014 tarihinden takibin yenileme tarihi olan 20/08/2019 tarihine kadar takip dosyasında herhangi bir işlem yapılmadığından icra dosyasının işlemsiz bırakılması nedeniyle 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla mahkemece zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
O halde mahkemece icranın geri bırakılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : .Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2021/1478 (2009/154 eski esas) sayılı dosyasından davacı yönünden zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, takipten sonra zamanaşımı nedeniyle icranın bırakılması talebinin ancak ilamlı icra yoluyla yapılan takiplerden istenebileceği, ayrıca 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takibin kesinleşmesinden sonraki süreçte gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....
Aynı maddenin ikinci fıkrasında da; "Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; yargılama esnasında davacı 3. kişi tarafından dosyaya sunulan İHM. 22.4.2013 T. 2013/309 E.-287 K. sayılı kararı ile; icra takibinden sonra gerçekleşen zamanaşımı nedeni ile TTK’nun 726., İİK’nun 71/2., 33/a maddeleri gereğince borçlu şirket açısından icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın kesinleşme şerhinin ise dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır....
İcra müdürlüğünün 2021/10942 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Bonoya bağlı alacağın 3 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, 15/10/2018 tarihinden itibaren 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, dosyanın yenilenmesinin de tek başına zamanaşımını kesen bir işlem olmadığı anlaşıldığından, davanın kabulü ile davacı borçlular yönünden zamanaşımı sebebiyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, zamanaşımı nedeniyle borca itiraz ve icranın geri bırakılması taleplerine ilişkindir....
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin kesinleşmesi, sözü edilen durumu değiştirmeyeceğinden olayda uygulanması gereken zamanaşımı süresi, Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca 10 yıl olup zamanaşımı süresi dolmadığından borçlunun istemi yerinde değildir. O halde, ilk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan nedenlerle icranın geri bırakılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, zamanaşımı sürelerinde yanılgıya düşülerek yazılı gerekçe ile istemin kabulü isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4....
Temyiz Sebepleri Şikayetçi borçlu temyiz dilekçesinde; şikayet ve istinaf dilekçesini tekrarı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 33/a-1, 71/2. 59, 6762 sayılı TTK’nın 661. maddesi, ve Yargıtay 12. HD 2020/632 E.- 1122 K., 2016/25178 E.- 2017/16438 K. sayılı içtihatları 3....