Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/10/2022 NUMARASI : 2022/479 ESAS - 2022/55 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 28.İcra Müdürlüğü'nün 2021/2093 esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, İstanbul 9.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/169 esas sayılı dosyası ile imzaya ve borca itiraz ettiklerini, itirazlarının reddine karar verildiğini, kararın temyiz aşamasında olduğunu ve henüz kesinleşmediğini, buna rağmen icra müdürlüğünce yasaya aykırı olarak 16/08/2022 tarihinde alacaklı vekilinin taşınmazın satışı talebinin kabulüne karar verildiğini, imzaya itiraz davası henüz kesinleşmeden satış...

İcra Müdürlüğünün 2020/28081 Esas sayılı dosyasında kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, 11/01/2021 tarihinde ödeme emrini tebliğ aldıklarını, müvekkiline yalnızca ödeme emri gönderildiğini, takip dayağı çekin onaylı örneğinin gönderilmediğini, bu nedenle ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerektiğini, ayrıca imzaya, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini söyleyerek takibin durdurulmasına, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin tebliğ işleminin iptalini şikayet yolu ile ileri sürülebilecek taleplerden olduğunu, imzaya ve borca itiraz davasında ileri sürülemeyeceğini, ayrıca dayanak belgenin ödeme emri ile birlikte gönderildiğini, açılan davanın haksız olduğunu söyleyerek davanın reddini, imzanın davacıya ait olduğunun anlaşılması halinde davacı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesini istemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Şikayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibinde imzaya itiraz suretiyle icra takibinin iptali istemine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 12.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.12.12.2011 (Pzt.)...

    Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 31.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise İİK'nun 168. maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra 14.08.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürüp, imzaya itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece; öncelikle, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti hakkında HMK'nun 297. maddesine göre bir karar verilmesi, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ve itirazın süresinde olduğunun anlaşılması halinde, işin esasının incelenmesi, aksi halde istemin süreden reddi gerekirken, tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayet hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden ve dolayısıyla İİK'nun 168. maddesi uyarınca itirazın süresinde olup olmadığı saptanmadan imzaya itirazın esasının incelenmesi isabetsizdir....

      İİK'nın 170/a-2 maddesi gereğince icra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasıla göre yapılan takibi iptal edebilir. Buna göre, icra mahkemesi süresinde yapılan şikayet ve itirazda takibe konu senedin kambiyo niteliğinde olup olmadığını değerlendirilmelidir. Somut olayda, ödeme emrinin davacı borçluya 26/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun yasal beş günlük süreden sonra, 04/11/2021 tarihinde borca ve imzaya itiraz ettiği anlaşılmakla davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, İİK'nın 170/a-2. maddesi uyarınca takibe dayanak bonoda tanzim yerinin bulunmadığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

      B.İstinaf Sebepleri Borçlu, cevap dilekçesi içeriğini tekrar ederek, görev ve yetkiye ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini, yerel mahkemece esasa ilişkin itirazlarının hiçbiri incelemeden ve hiçbir delil toplamadan karar verildiğini, sözleşmeye ve sözleşmedeki imzaya itiraz edilmesine rağmen imza incelemesi yapılmadan karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç İİK'nın 50. maddesinin birinci fıkrasına göre, HMK'nın yetkiye ilişkin hükümleri para ve teminat alacaklarına dayalı takiplerde kıyas yolu ile uygulanır....

        Bu durumda mahkemece; HMK'nın 297. maddesi uyarınca öncelikle davacının ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti bakımından değerlendirme yapılıp bir karar verilmesi, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü halinde kambiyo takibine yönelik itiraz ve şikayetlerin de yasal 5 günlük süresinde olduğunun anlaşılması durumunda inceleme sırası gözetilerek (öncelikle varsa icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz, ardından senet vasfına ve takip hakkına yönelik ve İİK'nın 170/a maddesindeki şikayet konuları, bu şikayetlerin kabul edilmemesi halinde, varsa imzaya itiraz ve kabul edilmemesi halinde ise varsa borca, faize ve diğer fer'ilere yönelik itirazlar değerlendirilmelidir.) herbiri hakkında hüküm yerinde olumlu olumsuz bir karar verilip gerekçede değerlendirilmesi gerekirken, davacının usulsüz tebliğ şikayeti bakımından hiçbir değerlendirme yapılmadan, olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden doğduran imzaya itiraz bakımından bir karar verilmesi yerinde olmadığı gibi, imzaya itirazın...

        İTİRAZ VE ŞİKAYET Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda; ödeme emri tebligatı üzerinde yazılı adrese göre tebligatın sicil adresine yapılmış gibi göründüğünü ancak ilgili tebligatın kuvvetle muhtemel yakınlarda ancak taraflarınca tespit edilemeyen başka bir adrese yapıldığını, tebliğden ve dolayısıyla takipten 06.09.2021 tarihinde haberdar olduğunu, icra dosyasında yapılan fiili haciz işleminin de sicil adresinde kayıtlı “No:10” ‘da değil “No: 8” ‘de yapıldığını, No:8 ‘de ... Yemek...Ltd Şti’nin aktif olarak bulunduğunu, fiili haczin yanlış yapıldığı gözetildiğinde tebliğin doğru adrese yapıldığı hususunda oluşan makul ve yeterli şüphe nedeniyle takibin usulsüz tebliğ nedeniyle iptali ile takibe konu senetler üzerindeki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını beyanla imzaya itiraz ettiklerini belirterek takibin iptali ile tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir. II....

          Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/276 D.İş- 2020/279 K. sayılı 19/01/2021 tarihli kararı ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verildiğini, İcra takibine karşı borca, yetkiye ve imzaya itirazlarının Bakırköy 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/286 E.- 2020/494 K. Sayılı 28/10/2020 tarihli kararı ile yetkiye ilişkin itirazların kabul edildiğini, Bakırköy İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, Menemen İcra Müdürlüklerinin yetkili olduklarına karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalı alacaklı yanın Bakırköy 6....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2021/365 ESAS 2021/590 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz, Tebligat Şikayeti KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkikinin istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; icra takibinden davacının 08/06/2021 tarihinde e-devlet üzerinden haberdar olduğunu, yapılan ödeme emri tebliğ işleminin geçersiz olduğunu, bono üzerindeki imzayı açıkça inkar ettiklerini, asıl alacak ve ferileri de olmak üzere borcun tamamına itiraz ettiklerini, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 08/06/2021 tarihi olarak kabulü ile borca, imzaya ve ferilerine itirazlarının kabulünü talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu