Bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz (İİK m.78/...) konulamayacağından, henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin ... günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK'nın 264. maddesi uyarınca ... günlük ödeme süresi geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğurur. Somut olayda, şikayetçi ve şikayet olunanın alacaklı olduğu dosyalardaki ... takipleri kambiyo senetlerine özgü ... takibi olup, her iki dosyada da ödeme emri ........2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu nedenle hem şikayetçinin hem de şikayet olunanın ihtiyati haczi ... günlük ödeme süresi sonunda ........2012 tarihinde kesinleştiği halde, mahkemece itiraz süresinin sonu olan ........2012 tarihinde kesinleştiğinin kabul edilmesi doğru olmamış ise de mahkemenin gerekçesindeki bu yanlışlık sonuca etkili olmamış, gerekçenin değiştirilmesi gerekmiştir. Öte yandan, sıra cetveline yönelik şikayetlerde ......
Sıra cetvelinin tebliğinden itibaren yasal süre içerisinde her alacaklı ilgililer aleyhine dava açmak suretiyle sıra cetveline itiraz edebilir. Borçlunun İİK 142. maddesi uyarınca sıra cetveline itiraz hakkı bulunmamaktadır. Bu durumda; borçlu alacağın esas ve miktarına ilişkin haklarını İİK' nun 72. maddesi uyarınca menfi tespit veya istirdat davası açmak suretiyle ileri sürebilir. Somut olayda şikayetçi borçlunun sıra cetveline itiraz hakkı olmadığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün şikayet olunan şirket yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ödeme emriyle birlikte takip dayanağı senet suretinin eklenmediğine ilişkin şikayet İİK'nun 16. Maddesi kapsamında olup, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde ileri sürülebilir. Somut olayda, borçluya ödeme emri 15/10/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, 7 günlük yasal şikayet süresi 22/10/2019 salı günü dolmaktadır. İlk derece mahkemesince söz konusu şikayetin yasal 7 günlük süreden sonra 23/10/2019 tarihinde yapılmış olması sebebiyle istemin süreden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek istemin reddedilmesi isabetli değil ise de, hüküm sonucu itibariyle doğrudur. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte İİK'nun 168/3. maddesi uyarınca takip dayanağı senedin kambiyo vasfına haiz olmadığına ilişkin şikayet ve 168/5. Maddesi uyarıca da her türlü borca ve yetkiye itiraz ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılabilir....
İflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının alacağının kabul edilen miktar kadar olmadığına ya da sırasına yönelik itiraz, o alacağın sıradan terkini talebini içerdiğinden, şikayet olarak icra mahkemesinde değil, İİK'nın 235/2. maddesi uyarınca sırasına itiraz edilen alacaklıya husumet yöneltilerek dava yoluyla genel mahkemede (Asliye Ticaret Mahkemesinde) ileri sürülmelidir. İflas idaresinin, sıra cetvelini düzenlerken uyması gereken iflas hukuku kurallarına aykırı hareket ettiği veya yaptığı bir işlemin hadiseye uygun olmadığı iddia edilirse, bu halde sıra cetveline karşı şikayet yoluna başvurulur (İİK'nın m.227; m.16). Şikayet sebeplerinden en önemlisi, bir alacaklının kendisine verilen sıraya itiraz etmesidir (m. 235, IV). Buna göre, alacağı sıra cetveline kabul edilen bir alacaklı, alacağının esas ve miktarına değil de, yalnız alacağına verilen sıraya itiraz ediyorsa, bunu şikayet yolu ile icra mahkemesine bildirir....
İflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının kabul edilen miktar kadar alacağı bulunmadığına ya da sırasına yönelik itiraz, o alacağın sıradan terkin edilmesi talebini içerdiğinden, şikayet olarak icra mahkemesinde değil, İİK'nun 235/2 nci maddesi uyarınca sırasına itiraz edilen alacaklıya husumet yöneltilerek dava yolu ile genel mahkemede ileri sürülmelidir. Bu durumda, şikayetçi taraf kendi sırasına yönelik şikayet nedenlerine dayandığından, dava dilekçesinde husumeti doğru yönelttiğinin kabulü ile İcra Mahkemesince, şikayetin esası incelenip oluşacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, diğer alacaklıların sıralarına ve alacaklarına itiraz edilmişçesine, talebin genel mahkemenin görevine giren bir sıra cetveline itiraz davası olarak yorumlanarak yanılgılı gerekçe ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacı şirketin ihaleyi gerçekleştiren idareye şikayet başvurusunda yer verdiği şikayet nedenleri ile itirazen şikayet başvurusunda yer verdiği itirazen şikayet nedenleri incelendiğinde, şikayet başvurusu dilekçesinde yer verilen 2 numaralı şikayet nedeninin, 30/09/2020 tarih ve 31260 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Kamu İhale Genel Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ'in 18. maddesiyle değiştirilen Kamu İhale Genel Tebliği'nin 78.1.3 maddesine, 4 numaralı şikayet nedeninin ise aynı Tebliğ'in 78.30 maddesine dayanılarak yapılmış olduğu, her ne kadar açıklamalı olarak yer verilmemişse de söz konusu şikayet nedenlerine yalnızca ilgili Tebliğ hükümlerinin yazılması suretiyle itirazen şikayet dilekçesinde de (5, 8 ve 11 numaralı itirazen şikayet nedenleri) yer verilmiş olduğu, yine şikayet başvurusu dilekçesinde yer verilen 6 numaralı şikayet nedeninin İdari Şartnamenin 25.3.1 maddesi kapsamında yapılmış olduğu ve bu şikayet nedenine de yalnızca...
in alacağı muvazaalı olduğundan sıra cetvelinden çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan, dava dışı Kemal Bülent Zorlu'nun yıllarca muhasebesini tuttuklarını, kendi haczinin davacının haciz tarihinden daha eski olduğunu, ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davanın muvazaalı olduğu iddia edilen takip nedeni ile sıra cetveline itiraz olduğu, sınırlı yetkiye sahip mahkemenin bu dar yetki ile muvazaayı inceleme yetkisi olmadığı, davanın geniş yetkili Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği nedeniyle, davacının davasının mahiyeti itibarı ile genel mahkemelerin görevine girdiği kanaatine varılarak reddine, davacının süresinde genel mahkemede dava açmaya muhtariyetine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Şikayetçi vekilinin, hükümden sonra 01/03/2018 havale tarihli dilekçesiyle şikayet ve temyizden vazgeçmesi nedeniyle düşme kararı verilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, anılan Kanun'un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki davanın şikayetten vazgeçme nedeniyle İİK'nın 354. maddesi gereğince DÜŞMESİNE, 12/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Anılan hükümde yer alan "alakadarlar" ifadesi, kural olarak şikayet eden alacaklıdan sıra itibariyle önce olan ve kendisine pay ayrılan alacaklıları ifade eder. Şikayet, kural olarak şikayet edene göre sıra cetvelinde öncelikli olup, pay ayrılan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara, diğer anlatımla kendisine pay ayrılan ve şikayet sonucundan etkilenecek olan alacaklılara yöneltilmelidir. Ancak hukuki yararının olması kaydıyla borçlu da sıra cetveline şikayet yoluna başvurabilir. ''Yargıtay'ın aksine kararları olmasına rağmen, kanaatimize göre şikayet yoluna hukuki yararının bulunması kaydıyla borçlu da başvurabilir. Borçlunun da sıra cetveli yapılırken takip hukuk kurallarına aykırılık iddiasının kendi hukuki durumunu ilgilendirdiği her durumda, borçlunun şikayet yoluna başvurabileceği kabul edilmelidir. Borçlunun hukuki yararının bulunabilmesi için yapılan işlemin borçlunun haklarını doğrudan etkilemesi ve güncel olması gerekir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, ... 10. İcra Müdürlüğünün 2000/242 sayılı dosyasından düzenlenen sıra cetveline itiraz etmiştir. Sıra cetvelindeki sıraya itiraz halinde sırasına itiraz edilen alacaklılara şikayet dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra uyuşmazlıkla ilgili bir karar verilmelidir. İcra Mahkemesince sıra cetvelinde kendisine pay ayrılan 2, 17 ve 19 ncu sıralarda yer alan alacaklılara şikayet dilekçesi tebliğ edilip, iddia ve savunma doğrultusunda toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....