Müdürlüğü'nce yürütülen takipte, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilerek takibin kesinleştiğini belirterek, ... Müdürlüğü'nce yapılan ödeme emrinin usulsüz tebliği nedeniyle iptali talep edilmekle, iptali istenen işlem, ... müdürlüğünce yapıldığından, uyuşmazlığın ... Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp, çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 3.... Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsuz haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlu şirketin, şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda; hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilmiş ihtiyati tedbir kararı uyarınca takibin iptali gerektiğini belirterek, 12.12.2014 tarihli memurluk işleminin kaldırılmasını ve takibin iptalini talep etttiği, mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu şirket ortağı şikayet dilekçesinde; icra takibinin ... aleyhine yapıldığını, adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından aktif ve pasif dava ehliyeti bulunmadığından takibin veya davanın bütün ortaklara karşı açılmasının zorunlu olduğunu, bu nedenlerle usulsüz yapılan takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. BK.nun 520. maddesine göre adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından taraf ehliyeti yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; alacaklının başlatmış olduğu takibin derdest olduğunu, önceki takip üzerinden devam etmek mümkün iken yeni bir icra takibi başlatılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece ilk takipten feragat edilmeksizin aynı alacak için bozmadan sonraki ilama dayanılarak yapılan ikinci takibin mükerrer olması nedeniyle iptaline karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekilince temyiz edimiştir....
Eldeki başvurudan önce zaten borçlu şirket bakımından konkordoto geçici mühlet kararı takip dosyasına sunularak icra müdürlüğünün 16/03/2021 tarihli kararı ile takibin durdurulması kararı temin edilmiştir. Diğer borçlu yönünden de aynı şekilde verilen konkordato mühlet kararının borçlu vekilince icra dosyasına sunulması ve takibin durdurulmasının sağlanması mümkün iken bu yapılmayıp, doğrudan yukarıdaki iddia ile takibin iptali ve hacizlerin kaldırılması istenmiştir. Yine borçlu Cevat Yönün'den konkordato geçici mühlet kararından sonra konulan bir haciz bulunmamaktadır. Bu durumda konkordato geçici mühlet kararları tarihi, takip ve haciz tarihleri gözetildiğinde takibin iptali ve hacizlerin kaldırılmasının mümkün olmadığı açık olduğu gibi, takipten sonra verilen mühlet kararının ise takip dosyasına ibrazı ile takibin durdurulmasının temini her iki borçlu bakımından mümkündür. Kaldı ki, şirket yönünden eldeki başvurudan önce bu işlem yapıldığı ifade edilmişti....
Davacı banka tarafından iş bu itirazın iptali davası açılmadan önce davalı borçluların icra takibine vaki itirazlarının yasanın aradığı koşulları taşımadığı, uygun olmayan itiraz dilekçesi muhtevasına göre takibin durdurulmasına karar veren icra müdürlüğü kararının iptali istemli memurun muamelesini şikayet yoluna başvurulduğu ... İcra Mahkemesinin 2007/854-903 Ek sayılı kararı ile “borçlu itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkca bildirmek zorunda olmadığı, itiraz ediyorum demelerinin yeterli olduğu” gerekçesiyle şikayetin reddedildiği, kararın 15.10.2007 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. İcra Hukuk Mahkemesinin anılan kararı karşısında, davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü ile işin esasına girilip, toplanan delillere göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi isabetli görülmemiştir....
süresinin de dolduğunu ve kefilliğinin de sona erdiğini, asıl borçlu açısından takibin durduğundan, kefil olan kendisi hakkındaki takibin durması gerektiğini belirterek, takibin iptali ile maaş haczinin kaldırılmasını istemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/01/2020 NUMARASI : 2019/1347 ESAS 2020/40 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 9 İcra Müdürlüğü'nün 2019/45168 sayılı icra dosyasında müvekkili şirket hakkında verilen İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2019/612 esas sayılı dosyasından 04/11/2019 tarihinde üç aylık geçici mühlet kararından sonra başlatılan takibin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece İİK.nun 18/3 ve HMK 320/1 maddelerine göre, şikayet konusu nedeniyle açıklama yapılmasına ve duruşma açılmasına gerek olmadığı takdir edilerek evrak üzerinde yargılama yapılarak hüküm kurulmuştur....
İİK'nun 71/1. maddesi uyarınca borçlu, “takibin kesinleşmesinden sonraki devrede” borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilebilmesi için itfanın İİK'nun 71/1. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesi’nce hükme esas alınan 08.9.2020 tarihli bilirkişi raporunda; alacaklıya yapılan harici ödemelerin de takip konusu borca mahsubu halinde şikayet tarihi itibariyle bakiye alacak bulunduğu ve tutarının da 1.577.436,68 TL olduğunun tespit edildiği görülmektedir....
ın ölümünden sonra müvekkillerine ödeme emri tebligatı yapılması gerekirken ödeme emri tebligatı yapılmadığını, bu nedenle takip dosyasındaki işlemlerin hukuki dayanaktan yoksun olduğu iddiasıyla murisin ölümünden sonra yapılan işlemlerin iptali ile müvekkillerine ödeme emri tebliğ edilmesini talep etmekle birlikte ayrıca, müvekkillerine tebliğ edilen kıymet takdiri raporu tebliğlerinin usulsüz olduğu iddiası ile kıymet takdirlerine itiraz ettiği görülmüştür. Şikayetçiler vekilinin mahkemeye sunduğu 13.11.2015 havale tarihli dilekçesi ile müvekkillerinin murisine yapılan ödeme emri tebliğinin de usulsüz olduğunu ileri sürdüğü, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 53. maddesi gereğince mirasçılar hakkındaki takip, ilk takibin devamından ibaret bulunduğu için mirasçılara ödeme emri çıkarılmasına gerek yoktur. Takibin kendilerine karşı devam ettirilmesi yönündeki alacaklı isteminin tebliği ile yetinilmesi yeterlidir....