WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2022 NUMARASI : 2021/859 ESAS, 2022/458 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle , İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğünün 2021/18754 esas sayılı dosyasıyla hakkında icra takibinde bulunulduğunu , senetteki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından davacının imza itirazının reddine karar verilmiştir....

doldurulmamış ve imzalanmamış olması sebebiyle hem borca hem imzaya itiraz ettiklerini, bunun yanı sıra taraflarınca ivedilikle İstanbul Anadolu 9....

    ve ev istiharesinde olduğunu, idea edilen tarihlerde İstanbul'a hiç gelmediğini, aynı anda iki yerde olmasının mümkün olmadığını, senette ve altındaki imzanın kendisine ait olmadığını, kendisine ait bir borç olmadığı gibi adına sahte senet ve evrak düzenlendiğini, suç duyurusunda bulunduğunu, kendini alacaklı diye idea eden kişi ve kişileri de ödeme emrinde belirtilmeyen ve kendisine ait olmayan evraklarla borçlu gösterildiğini, borcun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, asıl alacağın ve işletilecek faizin ve faiz oranının tüketici hukukuna ve borç ilişkisine aykırı olduğunu; Tüm bu nedenlerle resmi itiraz süresinde borca, faize, faiz oranına ve ödeme emrinde yer alan tüm taleplere itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/08/2021 NUMARASI : 2021/329 ESAS - 2021/551 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, takibe konu bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaya, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini söyleyerek itirazın kabulüne, davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

    Takibin şekline göre, ilamsız takipte; takibe, icra dairesinin yetkisine, takip dayanağı belgeye, borca, imzaya, faiz ve fer'ilere yönelik her türlü itiraz İİK'nın 62. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde icra dairesine yapılır. Takip dayanağı belgeler içerisinde hakkında takip yapılan borçlu şirketin sorumlu tutulmasını gerektirecek bir belgenin bulunmadığı, bu nedenle takip yapılamayacağı iddiası, ayrıca Türk Lirası üzerinden başlatılan takipte, yabancı para kurunun hatalı tarihe göre belirlendiği ve istenildiği iddiası İİK'nın 58. maddesinde yazılı kamu düzeninden olan sebeplerden olmayıp, borca itiraz niteliğindedir. Bu iddialar borca itiraz niteliğinde olduğundan itiraz üzerine duran takibin devamını sağlayacak itirazın kaldırılması ya da iptali davasında gözetilir....

    Davacı borçlu vekili , istinaf dilekçesinde imzasına itiraz etmek istedikleri senetlerden birisini maddi hataya dayalı olarak itiraz dilekçesinde yanlış bildirdiklerini ancak 06/12/2019 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ve 16/01/2020 tarihli duruşmada 11/11/2018 düzenleme tarihli 210.000 TL lik senetteki imzaya itiraz ettiklerini beyan ederek hatalarını düzelttiklerini, duruşmada hazır olan davalı vekilinin buna itiraz etmediğini, davalı vekilinin itiraz etmeyerek iddialarını genişletmelerini zımnen kabul ettiğini beyan etmiş ise de; dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmadığı gibi, HMK.nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve dava prosedüründe tatbiki mümkün olan ıslah müessesesinin imzaya itiraz hakkında uygulanma olanağı da yoktur....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu çekin lehtar ciranta Nejla Aygül'ün oğlu Erdoğan Aygül tarafından daha önce imzaları tamamlanmış şekilde müvekkiline verildiğini, imzanın huzurunda atılmadığını, lehtar ile aralarında süregelen bir ticari ilişki olduğunu, önceki çeklerin karşılığının çıkmasına güvenerek çeki aldığını, bilirkişi raporunu kabul etmediğini ve müvekkili aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilemeyeceğini belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya, İİK'nın 169. maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2019 NUMARASI : 2018/616 ESAS 2019/325 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz), |İmzaya İtiraz KARAR : Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 13/06/2019 tarih 2018/616 esas 2019/325 karar sayılı kararının davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vasisi dava dilekçesinde özetle; Adana 11. İcra Dairesinin 2018/9497 esas sayılı dosya borçlusunun cezaevinde hükümlü olduğunu, kendisinin vasisi olduğunu, borçlunun senette imzasının olmadığını, imzanın taklit ya da senedin tahrif edilmiş olabileceğini, senet tanzim tarihi olan 31/05/2018'de oğlunun cezaevinde bulunduğunu, dolayısıyla böyle bir senedi düzenlemesinin ve imzalamasının tarih olarak imkansız olduğunu beyan ederek borca ve imzaya itirazının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili duruşmadaki beyanında, davanın reddini talep etmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/858 KARAR NO : 2022/1087 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAN İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/01/2022 NUMARASI : 2021/581ESAS- 2022/41 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Van İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/581 esas-2022/41 karar sayılı, 27.01.2022 tarihli kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmekle, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: TALEP VE SAVUNMA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo takibinde ödeme emrinin mernis adresi olamayan önceki adresine usulsüz olarak tebliğ edildiğini, kambiyo takibinde imzaya borca ve ferilerine itiraz ettiklerini beyanla ödeme emrinin ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    İlk derece mahkemesi kararında özetle: Alacaklı davalı tarafından davacı borçlu aleyhine girişilen kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin davacıya 01/07/2021 tarihinde tebliğ üzerine borçlunun mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü anlaşıldığı, İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerektiği, bu sürenin hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği, borçluya gönderilen ödeme emrinin 01/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 09/07/2021 tarihinde mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü ve açıkça ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürmediği, bu itibarla davanın ödeme emrinin tebliğinden itibaren işleyen yasal 5 günlük süresinde ileri sürülmediği anlaşıldığından süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır...

    UYAP Entegrasyonu