DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı icra memur işlemini şikayet ve ilamsız takipte borca itiraza ilişkindir. Bakırköy 4. İcra Müdürlüğünün 2021/11930 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacılar aleyhine 112.706,00 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili amacıyla başlatılan ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin davacı borçlulara 27/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Genel haciz yolu ile başlatılan bir takipte, her türlü itirazın İİK'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine bildirilmesi zorunludur. Bu durumda, borçlunun itirazlarını, icra dairesi yerine icra mahkemesine bildirmiş olması fuzuli bir işlem olup, yanlış merciye yapılan başvuru hukuki sonuç doğurmaz....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İcra memur muamelesinini şikayet süresi kural olarak 7 gün olduğunu, Ancak bazı işlemlerin İİK gereği ilgiliye tebliğ edilmesi gerektiğini, Şayet tebliğ edilen işlemle ilgili şikayet yoluna gidilecek ise şikayet süresi tebliğden itibaren başlayacağını, Şikayet eden tebliğ edilmemiş işlemi hangi tarihte öğrendiğini ispat etmek zorunda olmadığını, İcra mahkemesi şikayetin süresinde yapılıp yapılmadığını kendiliğinden incelemek zorunda olduğunu, Ancak buradaki araştırma icra dosyasından anlaşılabilecek ölçüde yapılması gerektiğini, hakim şikayet konusu işlemin daha önceden öğrenildiği araştırmasını kendiliğinden yapamayacağını, İtiraz halinde böyle bir araştırma yapılabileceğini Fakat dosyada herhangi bir itiraz bulunmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık: İcra Dairesinin 26/02/2021 tarihli kararının iptaline ilişkin şikayettir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/02/2020 NUMARASI : 2019/628 ESAS, 2020/57 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Taraflar arasında görülen icra memur muamelesini şikayet başvurusunun yapılan yargılaması sonunda verilen karara karşı yasal süre içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Erzurum İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/568 Esas sayılı dosyasında, Erzurum 5. İcra Müdürlüğü'ndeki 2012/3438 Esas sayılı dosyasındaki alacağa istinaden borçlunun üzerine kayıtlı menkul ve gayrimenkuller yönünden taşkın haciz nedeniyle verilen haciz kaldırma kararının iptali ile Erzurum 5. İcra Müdürlüğü'ndeki 2012/3438 Esas sayılı dosyasındaki haciz sırası ve işlemlerinin kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İİK'nın 16.maddesine göre şikayet yoluna icra müdürlüğünün işleminden zarar gördüğünü ileri süren kişiler başvurabilir. Şikayet yoluna başvurulabilmesi için şikayette bulunanın korunmaya değer hukuki bir yararının bulunması gerekir. Somut olayda, Asliye Hukuk Mahkemelerinin ihtiyati haciz kararlarının tapu kaydına işlenmediği gibi, davacının icra takip dosyasının tarafı olmadığı anlaşılmakla, şikayette aktif husumetinin bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, memur işlemi doğrultusunda dosya faizi silindiği takdirde müvekkilinin kazanmış olduğu davalardaki haklarına kavuşmayacağını belirtmiş ise de, davacının açmış olduğu davalardaki haklarının o dosyalardan tahsilinin gerektiği, zira davacının kendi başlattığı icra dosyalarından bu dosya alacağına haciz yazılarının gönderildiği anlaşılmakla, istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....
Hukuk Dairesi'nin 12/11/2013 tarihli, 2013/26022 esas ve 2016/35583 karar sayılı kararınındaki, "İİK.nun 85. maddesine göre icra dairesince haciz isteminin yerine getirilmesi zorunlu olup memurun bu konuda takdir hakkı bulunmamaktadır. ...Bu nedenlerle icra memurunca alacaklının gösterdiği adreste haciz işlemi yapılıp, borçlu veya üçüncü bir kişinin istihkak iddiası varsa İİK'nun 97 veya 99.maddelerine göre işlem yapması gerekir. İcra müdürlüğünün işlemi, İİK.nun 85. maddesine aykırı olup bu konudaki alacaklının şikayetinin kabul edilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle reddi yolunda hüküm kurulması isabetsizdir." şeklindeki ifadesi gereği icra memur işleminin iptali gerektiğini belirterek istinaf talebinin kabulü ile Yerel Mahkeme'nin 2021/176 esas 2021/227 karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Anılan yasal düzenleme ile sıra cetveline şikayet hakkı takip alacaklılarına tanınmış olup borçlunun alacaklı sıfatı bulunmadığından ve kendisine pay ayrılmadığından sıra cetveline karşı şikayet hakkı bulunmamaktadır. Öte yandan, sıra cetvelinin ön hazırlığı niteliğindeki icra memur işlemlerinin işlemin yapıldığı tarihten itibaren yasal sürelerde şikayete konu yapılması gerekirken bu husustaki uyuşmazlıkların sıra cetveline karşı şikayet yoluyla çözümlenmesi mümkün değildir. Mahkemece gerekçesinde de ifade edildiği üzere, her ne kadar şikayet sıra cetveline karşı açılmış ise de, uyuşmazlığın niteliği esas itibariyle icra memur muamelesine karşı şikayet olup yapılan işlemde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı tespit edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2021/2669 Esas sayılı dosyası ile borçlu hakkında ilamlı icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine borçlu belediyenin banka hesaplarına Belediye Kanunu'nun 15. maddesi kapsamındaki hariç olmak üzere İİK'nın 8/1. maddesi gereğince birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesinin istenildiğini, icra müdürlüğünce mal beyanında bulunulan mallardan olmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verildiğini, icra memur işleminin usul ve yasaya uygun olmadığını belirterek, 17/05/2021 tarihli icra memur işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir....
ŞİKAYET Şikayetçi alacaklı şikayet dilekçesinde; 165.000 Euro alacak için takip başlattıklarını, icra dosyasına borçlu tarafından 1.600.000,00 TL teminat yatırıldığını, değişen ekonomik koşullar ve kur farkları yüzünden hem kendilerinin hem de borçlunun zarara uğramaması amacıyla nemalandırma talebinde bulunduklarını, taleplerinin müdürlükçe reddedildiğini, taleplerinin her iki tarafında menfaatine olduğunu belirterek memur muamelesine şikayetlerinin kabul edilerek alacağın nemalandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen borçlular cevap dilekçesinde; şikayetin memur muamelesi işlemine karşı yapıldığını, taraflarının bir kusuru olmadığını, verilecek kararın aleyhlerine bir sonuç doğurmamasını ve aleyhlerine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmolunmamasını talep etmişlerdir. III....
Ayrıca her şikayet başvuru tarihi itibariyle sonuç doğuracağından, daha önce kapak hesabına ilişkin şikayet üzerine icra mahkemesince faiz hesaplaması yapılması ve karar verilmesi, mevcut şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez" gerekçesi ile borçluların istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlular vekili 11/12/2020 tarihinde dosyaya talep açarak İzmir 1....
Her dava/şikayet, şikayet tarihindeki duruma göre çözümlenmelidir. İcra dosyası incelendiğinde, şikayet tarihi olan 20/11/2020 tarihinden sonra, yargılama devam ederken icra müdürlüğünce 14/01/2021 tarihinde, İİK'nın 96- 97.maddeleri kapsamında 3.şahıs Tazeden Süt ve T1 Tic. A.Ş. lehine yapılan istihkak iddiası hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın icra mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, şikayet tarihi itibariyle icra müdürlüğünce İİK'nın 96- 97 md. uyarınca verilmiş bir karar bulunmadığı, bu nedenle şikayet tarihi itibariyle şikayetçinin şikayette bulunmakta hukuki yararının olmadığı anlaşıldığından, Mahkemece şikayetin hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, açıklanan şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin hukuki yarar yokluğundan usulden reddine, davacının sair istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir....