İcra Müdürlüğün 03/12/2019 tarihli tensip kararının taraflarına tebliğ edilmediğini, Uyap üzerinden 11/12/2019 tarihinde öğrendiklerini ve aynı gün icra memur mualemesini şikayet ettiklerini beyan etmiştir....
Bu itibarla; mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nun 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, bu yöntem şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir. Somut olayda, ihaleye konu taşınmazın kıymet takdiri işleminin, icra müdürlüğünce 03.02.2016 tarihinde yaptırıldığı, borçlunun taşınmaza takdir olunan değerin gerçek değerinin altında olduğunu ileri sürerek kıymet takdirine itiraz etmesi üzerine, İpsala İcra Hukuk Mahkemesinin 20.04.2017 tarih ve 2016/8 E. - 2017/15 K. sayılı dosyasında şikayetin kabulüne karar verildiği görülmüştür....
Kıymet takdirine itiraz davası; İİK'nun 128/a maddesinde düzenlenmiş olup, icra müdürlüğünce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikayettir. Bu şikayette ilgili, müdürlükçe yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığı, malın belirlenen değerinin gerçek kıymetini yansıtmadığı iddiasıyla mahkemeye başvurmaktadır. Mahkemece yapılacak iş; icra müdürü tarafından belirlenen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı, bir başka ifadeyle memur işleminin doğru olup olmadığını denetlemektir. Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler....
Öte yandan, İİK'nun 87. maddesinde düzenlenen; “Haczi yapan memur, haczettiği malın kıymetini takdir eder. İcabında ehli vukufa müracaat edebilir” hükmü gereği, icra memurunca, haczedilen taşınmazların satışa esas olmak üzere değeri belirlenir. İcra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı ilgililer, (7) günlük süre içerisinde şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurarak itiraz edebilirler. Kıymet takdirine itiraz üzerine, mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....
Şikayetçinin birinci haciz ihbarnamesine itiraz dilekçesinin icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü itiraz tarihi, evrakın dosyaya sunulduğu tarih olmayıp dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK. 13.5.2009 tarih ve 2009/12- 185 E.- 2009/182 K). Her ne kadar şikayetçi 3. kişi şikayetinde, birinci haciz ihbarnamesine 04/10/2019 tarihinde süresinde itiraz ettiğini ileri sürmüş ve icra memuru Gülsüm Dilek Cihan'ın aynı tarihli havalesini taşıyan itiraz dilekçesi fotokopisine dayanmış ise de; icra dosyasının incelenmesinde şikayetçi 3. kişinin itiraz dilekçesi verdiğine ilişkin icra tutanağı kaydı olmadığı gibi, UYAP sistemine taranmış bir itiraz dilekçesine de rastlanmamıştır. (Yargıtay 12....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Uyuşmazlık, İcra takibinde memur muamelesini şikayet istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi dairemizin görevi dahilinde olmayıp Yargıtay 12.Hukuk Dairesine ait olduğundan dosyanın adı geçen Daire Başkanlığına gönderilmesine, 18/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Uyuşmazlık, icra takibinde yenileme emrinin ve takibin iptaline yönelik memur işlemini şikayet istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
-TL. na ihale edildiğini öğrendiğini beyan ederek, Hatay İcra Müdürlüğü 2018/2372 Esas sayılı dosyasından borçluya ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin tespitine, usulsüz tebliğe rağmen kesinleştirilen icra dosyasında yapılan tüm işlemlerin geriye dönük olarak iptali ile memur işleminin düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, şikayetçi tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde itiraz edildiği, vekilin 27/12/2018 tarihinde icra dosyasına vekaletname koyduğu, vekilin bu tarih itibariyle yapılan icra işlemlerini öğrendiğinin sabit olduğu, usulsüz tebligat şikayetinin 7 günlük süre içerisinde yapılması gerektiği, şikayet edenin takipten haberdar olunduğu tarihten itibaren 7 günlük şikayet süresi içinde dava açmadığı belirtilerek şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiştir....
Her ne kadar mahkemece tebligat usulsüzlüğünün şikayetçi tarafından öne sürülemeyeceği nedeniyle şikayetin reddine karar verilmişse de İcra hukukunda, kural olarak, şikayet hakkı takibin taraflarına aittir. Ancak, İİK'nın 142. maddesinin son fıkrası hükmüyle bu kurala bir istisna getirilmiştir. İİK'nın 142. maddesinin son fıkrasında "Ancak itiraz alacağın esas ve miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla tetkik merciine arz olunur" hükmü yer almaktadır. Başka bir anlatımla, satış bedelinin borçları ödemeye yetmemesi üzerine sıra cetveli düzenlenirse, alacaklılar, diğer alacaklıların icra dosyalarındaki takip hukukuna aykırı işlemlerin kendi sırasına etkili olduğunu ileri sürerek, sıra cetveline itiraz edebilir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davanın öncelikle derdestlik ve hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddi gerekmekte iken davanın kabulünün yerinde olmadığını, taraflar arasında aynı konuda Bursa 10.İcra Hukuk Mahkemesi'nde görülmekte olan 2022/142E.Sayılı dosyası bulunduğunu, davacı tarafın bu davayı açmasında hukuki yararı bulunmadığını, aynı konuda iki dava açılmasında davacının korunmaya layık bir menfaati olmadığını, icra hukukunda şikayetin icra memur muamelesi işlemlerine karşı başvurulan bir yol olduğunu, Mahkeme kararlarına karşı şikayet yoluna başvurulamayacağını, davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği üzere Bursa 10.İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/142E.2022/325 K.Sayılı kararı ile davacıların icra dosyasına borçlu olarak eklendiğini, davacı tarafın büyük bir yanılgı içine düşerek icra mahkemesinin kararına itirazını şikayet yoluyla ileri sürdüğünü ve bu durumun tamamıyla hukuka aykırı olduğunu, borçluların itirazını usulüne uygun bir şekilde yapmadığını, İİK...