Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çocuğun ... zamandır babası ile görüşmemesi nedeniyle babasını tanımadığı, çocuğun yaşı göz önüne alındığında, davacı baba ile tarafların müşterek çocuğu arasında sosyal inceleme raporunda da belirtildiği üzere yaşı ... çocuk ile baba arasında yatılı olmayacak şekilde şahsi ilişkinin düzenlenmesinin küçüğün yararına olacağı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne davacı baba ile 2017 doğumlu ortak çocuk Eymen ... Çal arasında her ayın 1. ve 3. Cumartesi günleri saat 10:00'dan saat 17:00 'e kadar, her yılın dini bayramların ikinci günleri saat 10:00'dan saat 17:00'e kadar ve her yılın babalar günü saat 10:00'dan saat 18:00'e kadar şahsi ilişki tesisi ile küçüğün anneden alınarak geri verilmek üzere babaya teslimine şeklinde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

    Davalı cevap dilekçesinde özetle, Müşterek çocukları Mustafa Efe'nin velayetinin davacıya verilmesine rıza gösterdiğini, şahsi ilişki tesisine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece müşterek çocuğun velayetinin anne Nur Dilek Katırcı'dan alınarak, Baba Selçuk Katırcı'ya verilmesine, müşterek çocukla anne arasında şahsi ilişki kurulmasına karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece velayet konusunda verilen kararı kabul ettiğini ancak yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden kararın yerinde olmadığını, bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesi kararına karşı; davalı yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Velayet kamu düzenine ilişkin olup mahkemece resen gözetilir....

    O halde mahkemece yapılacak iş; tüm deliller, iddia ve savunma birlikte değerlendirilerek, özellikle Anayasanın 141/3. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 27 ve 297. maddeleri kapsamında (yalnızca velayet, iştirak nafakası, şahsi ilişki tesisi konularında) gerekçe oluşturularak, vardığı yargıyı içerir ve denetlenebilir hüküm kurmak olmalıdır. O halde, davacının istinaf talebinin “hükmün gerekçesiz olması” nedeniyle kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının velayet ve velayete bağlı olarak şahsi ilişki ve iştirak nafakası yönlerinden esası incelenmeksizin münhasıran bu sebeple kaldırılmasına ve gerekçede belirtilen eksiklik giderilerek ve denetlenebilir gerekçeli bir karar oluşturularak yeniden kesinleşen hükümler hariç karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının velayetin kaldırılması talebinin reddine, davacının şahsi ilişki kurulması talebinin kabulü ile; küçük T6 ile davacı Rahmi Kılıç arasında her ayın ilk haftası Cumartesi günleri saat 10:00 ile 18:00 arasında, dini bayramların 3. günü saat 10:00 ile 18:00 arasında şahsi ilişki kurulmasına, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, çocuğun üstün yararı gözetilerek velayetinin müvekkiline verilmesini aksi kanaatte olunduğu takdirde kişisel görüş günlerinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Velayetin Düzenlenmesi, Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasına ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı, davacı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

    Çocuk beş yaşını dolduruncaya kadar tesis edilen kişisel ilişki yetersiz ve babalık duygularını tatmine, çocuk bakımından da baba sevgi ve şefkatini tatmaya elverişli değildir. Bu bakımdan tesis edilen kişisel ilişki bu yönüyle doğru bulunmamıştır. Hükmün bu sebeple bozulması gerekmekte ise de; beş yaşını doldurmasından sonrası için kararda öngörülen kişisel ilişki yeterli ve bundan beklenen amaca uygun olup, çocuğun yaşı itibarıyla sağlığı bakımından bir risk de taşımamaktadır. Bu durumda yaş sınırlamasının kaldırılması halinde amaç hasıl olacaktır....

      Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Müşterek çocuğun üstün menfaatleri de gözetilerek babalık duygularını tatmine elverişli, çocukların da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Velayeti annede olan müşterek çocuk ile baba arasında uygun süre ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

      Sayılı ve 15.05.2015 tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma ile birlikte Küçük Ender Kuzey Kayan'ın velayetinin annesi olan Aslı Eker'e verildiğini, müvekkilinin oğlunun 07.09.2017 tarihinde vefat ettiğini, müvekkilinin vefat eden oğlundan kendisine kalan ve oğlunun yokluğunun acısını bir nebze dahi azaltmak için tutunacağı tek dalının torunu olan küçük Ender Kuzey Kayan olduğunu, üstelik dedenin bu torununun, soyadını devam ettirecek tek çocuk ve de sadece iki torunundan birisi olduğunu, bu nedenle şahsi ilişki tesisinin dedesi için çok önemli olduğunu belirterek, davalarının kabulü ile mahkemenin belirleyeceği günlerde tedbiren şahsi ilişki kurulması kararı verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      , velayet yönünden HMK'nın 382/2- b-13 ve 362/1- ç maddesi gereğince KESİN, şahsi ilişki yönünden HMK. 361. maddesi uyarınca tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

      Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yaşı, ana ve babalık duygusunun tatmini, çocukların yüksek yararı birlikte değerlendirilerek çocukların kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Vesayeti anneannede olan çocuk ile baba arasında talep olmamasına rağmen "aynı yer", "ayrı yer" ayrımı yapılarak, covid izni sonrası kişisel ilişki tesisi şeklinde terditli şahsi ilişki tesisine karar verilmesi yerinde olmamıştır. Çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki yönünden çocuğun yaşının küçük olması, babayla 10 yılda sadece bir kere görüşmüş olması, çocuğun bakım ve gözetimin yapılacağı ortamın belirsiz olması nedeniyle kurulan kişisel ilişki süresi uzundur....

      Tarafların boşanmaları sırasında müşterek çocuk 3 yaşında olup boşanma ilamında yaz tatili hariç yatılı olmayacak biçimde şahsi ilişki kurulmuştur. Eldeki davada ise çocuk idrak çağına erişmiştir. Babası ile görüşme konusunda bir problem dile getirmediği dosyaya yansıyan olumsuz bir durumun da iddia ve ispat edilmediği anlaşılmaktadır. O halde hafta sonları ve sömestr tatili için yatılı şahsi ilişki kurulmasında hukuka aykırı bir yön yoktur. Şahsi ilişkinin süresi ve sıklığı babalık duygularının tatminine yeterli düzeyde olduğu gibi, annenin velayet hakkını kullanmasını engelleyici mahiyette de değildir. Bu itibarla davacı davalı kadının şahsi ilişkiye yönelik istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hükmü tesis edilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu