Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılacak iş, davalı Kurumdan davacının şahsi sicil dosyasını, yaşlılık aylığı tahsis dosyasını getirtmek, davalı Kurumun 26.03.2007 tarihli yoklama memurluğu raporuna istinaden iptal edilen hizmetlerinin fiili çalışmaya dayanıp dayanmadığını araştırmak, davacı hakkında ceza yargılaması olup olmadığını sormak, iptal edilen hizmetin bildirildiği 1033740 sicil numaralı işyerinin dönem bordrolarının tamamını istemek, re’sen bordrolarda kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, söz konusu işyerinde ne iş yapıldığını tanıklara sormak, iptal edilen hizmetin bildirildiği işyerinin adresinde ...Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle ihtilaflı dönemde komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, davacının iptal edilen çalışmasının...

    İptal kararı alan hamil hakkını senetsiz olarak ileri sürebilecek ya da borçludan yeni bir senet tanzim edilmesini isteyebilecektir. Bu davayı açma hakkı hamile aittir .Yine TTK.651/2. maddesi uyarınca iptal davasını açmakta hukuki menfaati olan kişi senede bağlı alacak hakkı olan hamildir. Hesap sahibi - keşidecinin iptal kararı almakta hiç bir hukuki yararı bulunmadığı, ayrıca boş çek yaprağının iptali istenemeyeceğinden, davanın reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Anılan davalı idare işlemi, davacının açtığı dava sonunda İdare Mahkemesi kararıyla, davacının savunması alınmadan disiplin cezası verilmesi nedeniyle hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiştir. Bu iptal kararı üzerine davacının savunmasını alan davalı idare, iptal edilen işleme konu olaydan dolayı tekrar davacıyı meslekten ihraç cezasıyla cezalandırmıştır....

        Davanın yasal dayanağını teşkil eden 3201 sayılı Kanunun 3. maddesi Anayasa Mahkemesinin 12.12.2002 tarih ve 2000/36-2002/198 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. Böylece yurt dışı hizmet borçlanmasının geçerliliği için kesin dönüş şartına dair yasa kuralı yürürlükten kalkmıştır. Anayasa Mahkemesinin iptal kararları usuli kazanılmış hakkın istisnasını teşkil etmekte olup, derdest bulunan bütün davalara uygulanması gerektiği doktrin ve uygulamada tartışmasızdır. Hukuk Genel Kurulu'nun vermiş olduğu 05.02.2003 tarih ve 2002/21-790, 2003/61 sayılı kararı da bu doğrultudadır. Her ne kadar dava; borçlanma bedelinin istirdadına ilişkin ise de, bu davada öncelikle borçlanmanın geçerliliği konusunun tartışılması gerekir. Kurum, Anayasa Mahkemesinin iptalinden önceki mevzuat çerçevesindeki uygulamaya göre, borçlanmayı iptal ederek, ödenen bütün aylıkların istirdadını talep etmiştir....

          Yargılama devam ederken, davacı şirket tarafından dava konusu istemin----- temlik edildiği bildirilmiş ve buna ilişkin temlikname dosyaya ibraz edilmiş olup, yargılamaya davacı temlik alan-------- Vekili müdahale talepli dilekçesinde özetle; dava konusu çekin bizzat ---------Tarafından üzerindeki cirolar iptal edilmek suretiyle müvekkiline iade edildiğini, müvekkili tarafından da çekin bankaya iade edilerek çekin iptal edildiğini, çekin zayi olmadığını, davacının çek üzerinde hak sahibi de olmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Muhatap banka tarafından gönderilen cevabi yazıda çekin keşideci tarafından bankaya teslim edilerek çekin iptal edildiği bildirilmiş ve çek aslı mahkememize gönderilmiştir. Çek aslının incelenmesinde talep konusu çekin ön ve arka yüzünde iptal kaşelerinin bulunduğu görülmüştür. Dava, TTK.nun 818/s, 757- 765....

            Yargılama devam ederken, davacı şirket tarafından dava konusu istemin----- temlik edildiği bildirilmiş ve buna ilişkin temlikname dosyaya ibraz edilmiş olup, yargılamaya davacı temlik alan-------- Vekili müdahale talepli dilekçesinde özetle; dava konusu çekin bizzat ---------Tarafından üzerindeki cirolar iptal edilmek suretiyle müvekkiline iade edildiğini, müvekkili tarafından da çekin bankaya iade edilerek çekin iptal edildiğini, çekin zayi olmadığını, davacının çek üzerinde hak sahibi de olmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Muhatap banka tarafından gönderilen cevabi yazıda çekin keşideci tarafından bankaya teslim edilerek çekin iptal edildiği bildirilmiş ve çek aslı mahkememize gönderilmiştir. Çek aslının incelenmesinde talep konusu çekin ön ve arka yüzünde iptal kaşelerinin bulunduğu görülmüştür. Dava, TTK.nun 818/s, 757- 765....

              Yargılama devam ederken, davacı şirket tarafından dava konusu istemin----- temlik edildiği bildirilmiş ve buna ilişkin temlikname dosyaya ibraz edilmiş olup, yargılamaya davacı temlik alan-------- Vekili müdahale talepli dilekçesinde özetle; dava konusu çekin bizzat ---------Tarafından üzerindeki cirolar iptal edilmek suretiyle müvekkiline iade edildiğini, müvekkili tarafından da çekin bankaya iade edilerek çekin iptal edildiğini, çekin zayi olmadığını, davacının çek üzerinde hak sahibi de olmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Muhatap banka tarafından gönderilen cevabi yazıda çekin keşideci tarafından bankaya teslim edilerek çekin iptal edildiği bildirilmiş ve çek aslı mahkememize gönderilmiştir. Çek aslının incelenmesinde talep konusu çekin ön ve arka yüzünde iptal kaşelerinin bulunduğu görülmüştür. Dava, TTK.nun 818/s, 757- 765....

                Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında 5841 sayılı Yasa hükümleri uyarınca davanın reddine ilişkin olarak kurulan hükmün, verildiği tarih itibarıyla doğru olduğu düşünülse ve ayrıca Anayasanın 153.maddesine göre iptal kararı geriye yürümezse de 10.3.1969 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçe bölümünde belirtildiği üzere iptal, kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemez ve henüz anlaşmazlık hali devam ediyorsa iptalin kapsamına girer. Bu durumda, davanın hak düşürücü süreden reddine ilişkin kurulan kararın Anayasa Mahkemesi’nin anılan iptal kararından sonra doğru olduğu söylenemez. Zira, kamu düzeni gibi Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı da usuli kazanılmış hakkın istisnaları arasında yer alır....

                  Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında 5841 sayılı Yasa hükümleri uyarınca davanın reddine ilişkin olarak kurulan hükmün, verildiği tarih itibarıyla doğru olduğu düşünülse ve ayrıca Anayasanın 153.maddesine göre iptal kararı geriye yürümezse de 10.3.1969 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçe bölümünde belirtildiği üzere iptal, kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemez ve henüz anlaşmazlık hali devam ediyorsa iptalin kapsamına girer. Bu durumda, davanın hak düşürücü süreden reddine ilişkin kurulan kararın Anayasa Mahkemesi’nin anılan iptal kararından sonra doğru olduğu söylenemez. Zira, kamu düzeni gibi Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı da usuli kazanılmış hakkın istisnaları arasında yer alır....

                    Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında 5841 sayılı Yasa hükümleri uyarınca davanın reddine ilişkin olarak kurulan hükmün, verildiği tarih itibarıyla doğru olduğu düşünülse ve ayrıca Anayasanın 153.maddesine göre iptal kararı geriye yürümezse de 10.3.1969 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçe bölümünde belirtildiği üzere iptal, kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemez ve henüz anlaşmazlık hali devam ediyorsa iptalin kapsamına girer. Bu durumda, davanın hak düşürücü süreden reddine ilişkin kurulan kararın Anayasa Mahkemesi’nin anılan iptal kararından sonra doğru olduğu söylenemez. Zira, kamu düzeni gibi Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı da usuli kazanılmış hakkın istisnaları arasında yer alır....

                      UYAP Entegrasyonu