Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan alacağa ilişkin itirazın iptali istemine yöneliktir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İnceleme; 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/807 Esas KARAR NO: 2021/461 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/11/2019 KARAR TARİHİ : 28/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin, kamu, özel ve tüzel kişilere insan kaynakları ve personele ilişkin her türlü eğitim verilmesi, sempozyum ve konferans gibi etkinliklerin düzenlenmesi, projeler geliştirilmesi vb. alanlarda faaliyet gösterdiğini, davacı şirket ile davalı vakıf arasında ------ akdedildiğini, davalının, ---- bağlantılı olan ve bu tip projeleri -----adına organize eden bir ---olduğunu, davacı şirketin, sözleşme kapsamında. ----- sınırlan içeririnde davalı tarafından istenen ailelerin sosyal doku verilerini çıkardığını, davacı şirketin, sözleşmeden doğan yükümlülüklerini...

    Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının münhasıran taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunduğunu tespit ettirmekte hukuki yararının bulunmadığı, itirazın iptali davasının genel hükümlere göre görülen bir dava olması sebebiyle borçlunun takibe itirazında bildirdiği itiraz sebepleriyle bağlı olmadan bütün savunma sebeplerini itirazın iptali davasında ileri sürebildiği, menfi tespit davasında ileri sürebileceği borçla ilgili iddiasını itirazın iptali davasında savunma sebebi yapabildiği, savunmayla ilgili tüm delillerini gösterebildiği, davacının kendisi aleyhine itirazın iptali davası açılmasından sonra, itirazın iptali davasına konu faturalardan kaynaklanan cari hesaptan dolayı borçlu olmadığının tespitini ve ödediği 100.000.- TL’nin istirdadını istediğinden, gerek menfi tespit ve gerekse istirdat talebi yönünden hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 10/09/2020 NUMARASI: 2017/1301 Esas - 2020/343 Karar DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 31.03.2021 İstinafa konu uyuşmazlığın, Adi ortaklık kapsamında olduğu; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin; 02/09/2020 tarihli ve 36826 sayılı kararına göre; "Kararı veren mahkemenin ve tarafların sıfatına bakılmaksızın adi ortaklıktan kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar " ile ilgili istinaf incelemesi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin bakiye cari hesap alacağının tahsili için giriştiği icra takibine davalıların haksız olarak itiraz ettiklerini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili cevabında, müvekkilinin böyle bir borcu olmadığını, takibe haklı olarak itiraz ettiklerini savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir....

          ortaklığın işlememesi için birden fazla gerçeğe aykırı şikayetlerde bulunduğunu, davacı kendi hisselerini diğer ortaklara satmak ve şikayetçi olduğu adi ortaklıktan ayrılmak yerine kötü niyetli olarak sırf diğer ortaklara da zarar verme gayesi ile bu davayı açtığı açık iken mahkemece bu yönde bir değerlendirme yapmadan talebe uygun yargılamayı tamamladığını, adi ortaklığın işleyişinde maddi anlamda herhangi bir sorun olmamasına rağmen sırf davacının erkek arkadaşının ortaklık işlerine haricen katılmasından kaynaklanan uyuşmazlığı kötü niyetle güven eksiliği adıyla gündeme alarak fesih ve tasfiyeye ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine karar verilmesi hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, T.B.K. 643....

            HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Talepler; davalı şirketin adi ortaklıktan çıkarılması,karşı dava tazminat istemine ilişkindir. Türk Borçlar Kanunu'nun Ortaklıktan Çıkma ve Çıkarılma Başlıklı Madde 633 de ; Bir ortağın fesih bildiriminde bulunması, kısıtlanması, iflası, tasfiyedeki payının cebrî icra yoluyla paraya çevrilmesi veya ölmesi hâlinde, sözleşmede ortaklığın diğer ortaklarla devam edeceğine ilişkin bir hüküm varsa, bu durumlardan biri gerçekleştiğinde, o ortak veya temsilcisi ya da ölen ortağın mirasçısı ortaklıktan çıkabilir veya diğer ortaklar tarafından yazılı olarak yapılacak bir bildirimle ortaklıktan çıkarılabilir. Adi ortaklıktan haklı sebeple ihraç konusunda TBK da özel bir düzenleme yer almamaktadır....

            Şti'ye sermayesinin hak ve hisselerinin tamamını, bütün hak ve yükümlülükleri ile birlikte devrettiğini, bu devrin noter huzurunda 02.06.2009 tarihinde onaylandığını, bütün hukuki sorumluluğun bu devirle beraber bu şirkete geçtiğinden adi ortaklıktan ayrılmış bulunan müvekkili şirkete karşı husumet yöneltilemeyeceğini belirterek, davanın reddine, alacağın %40’ından aşağı olmamak kaydıyla davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; 02.06.2009 tarihli “Adi Şirket Hisse Devir Senedi” ile adi ortak davalının hak ve hisselerinin tamamını ... İnş.Tic.ve San.Ltd.Şti.'...

              Şti'ye sermayesinin hak ve hisselerinin tamamını, bütün hak ve yükümlülükleri ile birlikte devrettiğini, bu devrin noter huzurunda 02.06.2009 tarihinde onaylandığını, bütün hukuki sorumluluğun bu devirle beraber bu şirkete geçtiğinden adi ortaklıktan ayrılmış bulunan müvekkili şirkete karşı husumet yöneltilemeyeceğini belirterek, davanın reddine, alacağın %40’ından aşağı olmamak kaydıyla davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; 02.06.2009 tarihli “Adi Şirket Hisse Devir Senedi” ile adi ortak davalının hak ve hisselerinin tamamını ... Ltd.Şti.'...

                Taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğu, tarafların ve ilk derece mahkemesinin kabulünde olduğu, dava konusu taşınmazın adi ortaklık döneminde alındığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ortaklık malı olduğu bildirilen dava konusu taşınmaza ortaklık sözleşmesine aykırı olarak haciz konulduğu gerekçesiyle ortaklık sözleşmesinin feshi ile ortaklıktan kaynaklanan alacağının tahsili noktasında toplandığı anlaşılmakla, bu durumda Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 25.06.2020 tarih ve 564 sayılı kararı ile düzenlenen Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünün 6. Hukuk Dairesinin görevlerini belirleyen 16.Maddesinde "Kararı veren mahkemenin ve tarafların sıfatına bakılmaksızın adi ortaklıktan kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar," hükmü uyarınca istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'ne ait olduğundan dairemizin görevsizliği ile Aidiyet (Gönderme) kararı verilmesi gerektiği anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu