nin işe başlatmadan kaynaklı ücret ve tazminatlardan müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu, adi ortaklığın borçlarından dolayı kendisi aleyhine tek başına husumet yöneltilebileceğini, Yerel Mahkemece davanın tümden reddi yerine en azından adi ortaklık yönünden reddine, müşterek ve müteselsil sorumlu T7 A.Ş. Yönünden ise kabulüne karar verilmesi gerektiğini, T7 A.Ş.'nin hem icra takibinde hem de itirazın iptali davasında hasım olarak gösterildiğini, Yerel Mahkemece adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından bahisle davanın tüm davalılar yönünden reddine karar verilmesinin taraflarınca anlaşılmadığını, davalılardan T5 A.Ş.'nin 14.09.2015 tarihinde Bakırköy 9....
İlk derece mahkemesi dosyasındaki dava; yukarıda anlatıldığı üzere davacı ile davalılardan T6 arasında düzenlendiği iddia olunan adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, bu adi ortaklık sözleşmesinin davacının da kabulünde olduğu ancak davacı tarafından adi ortaklık sözleşmesinin hayata geçirilmediğinin iddia edildiği ve davalı savunmasında bahsi geçen adi ortaklık sözleşmesinin taraflar arasında geçerli bir şekilde kurulduğunun ve ifa edildiğinin tespiti halinde davaya konu bağımsız bölümün adi ortaklık sözleşmesine konu edilen yani adi ortaklığın sahibi olduğu bağımsız bölümlerden olacağı ve taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlığın adi ortaklık sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğinden ve nitekim Ankara BAM 24. Hukuk Dairesi'nin de 09/06/2020 tarihli, 2020/128 Esas-2020/441 Karar sayılı kararı ile taraflar arasında aynı nedenle görülmekte olan Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/364 Esas sayılı dosyası ile Ankara 21....
Şti. adi ortaklığa mal verdiğini, dava konusu bedel, davacı müvekkilin adi ortaklığa verdiği bu malın (076806 seri nolu 01.02.2013 tarihli 73.544,92 TL bedelli fatura) bedel olduğunu, davacı şirketin adi ortak olması ile adi ortaklıktan alacaklı olması tamamen ayrı şeyler olduğunu, adi ortaklığın ......
Bu haliyle davacı şirket ile davalı şirket arasında akdedilen 29/08/2019 tarihli adi ortaklık sözleşmesi kapsamında tarafların alacak ve borç durumunun tespiti açısından adi ortaklığın tasfiyesinin gerektiği, benzer olayda Yargıtay 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ve dava dışı ... ile adi ortaklık kurarak apartman inşa ettiklerini ve bu ortaklığı 6.4.2007 tarihli sözleşme ile sona erdirdiklerini, bu sözleşme gereğince davalının ödemesi gereken 20,000TL'yi ödemediğini, bu nedenle yapılan icra takibine de itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Şirket kurulmadığı ve adi ortaklık olduğu şeklinde açıklama yaptığı sonrasında adi ortaklık bulunduğu açıklamasının zuhulen dayalı olduğu dikkate alındığında, davalı asilin beyanlarının öncelikle dikkate alınıp, ... Ticaret ünvanını kullanan gerçek kişiden mazot satın alındığının kabulü gererkir. Dolayısı ile ödeme savunmasının ispatı yönünde taraf delilleri toplanıp uyuşmazlığın esası hakkında davanın reddi isabetli görülmemiştir. Kabule göre de taraf vekillerinin açıklamaları, ticaret sicil kayıtlarından (ilgili şirket kuruluş kayıtları, ortakları, temsilcileri) araştırılmadan varsayıma dayalı tüzel kişi varlığından hareketle hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2014/68 E. sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın ana para yönünden 3.947,43 TL'lik kısmının iptali ile 11/06/2014 tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline; fazlaya ilişkin istemin reddine; icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava; adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmeler olup, (TBK. 620/1 md.) bu sözleşme türü Borçlar Kanunu'nda düzenlenmiştir. Bu nedenle, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkin davalara bakma görevi de genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemelerine aittir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir ve taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz....
Davalı, kendisine ait görünen şirkette davacı ile adi ortaklıklarının bulunduğunu, davacının elindeki senetlerden birlikte sorumlu oldukları için senet bedellerini davacı tarafından ödendiğini iddia etmişse de kural olarak, adi ortaklık ilişkisinin geçerliliği herhangi bir şekle bağlı olmayıp, ihtilaf çıktığında, adi ortaklık ilişkisinin varlığını ispat yükü iddia eden düşecektir. Bu iddiayı ileri süren taraf, adi ortaklık ilişkisi bir sözleşme olduğundan, iddiasını HMK. md.200 gereğince senet (kesin delil) ile ispat etmelidir....
Davada, tarafların ortak işlettikleri fırına ilişkin borcun davacı taarfından 3.kişiye tümüyle ödendiği, ödenen borcun 1/2'sinden davalı ortağın da sorumlu olduğu ileri sürülerek alacağa ilişkin icra takibine vaki itirazın iptali istenilmiş; mahkemece, taraflar arasındaki ibranameenin dava konusu alacağa ilişkin olmadığı, ortaklığa ait borcun davacı tarafından ödendiği gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık; davacı tarafça ödenen borcun, adi ortaklığa ait borç olup olmadığı, ortaklığın feshi ve ibraname ile davalının yükümlülüğünün ortadan kalkıp kalkmadığı hususlarına ilişkindir. Tarafların fırın işletmeciliği olarak adi ortaklık kurdukları, merkez olarak...'deki işyerini, şube olarak ta ...'daki işyerini gösterdikleri, 2005 yılı içerisinde merkez...'de bulunan işyerindeki faaliyetlerini sonlandırıp kiraladıkları dükkanı tahliye edip, aynı vergi numarası ile merkez ve şubeyi birleştirip ...'...
Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri bir sözleşme olup, adi ortaklık ilişkisi mutlaka sözleşme temeline dayanır. Adi ortaklık sözleşmesi yazılı yapılabileceği gibi sözlü de yapılabilir. Her ne kadar adi ortaklık ilişkisi her hangi bir şekle bağlı değilse de, bu kural geçerlilik şekli bakımından söz konusu olup, ihtilaf çıktığında adi ortaklık sözleşmesinin varlığını ispat yükü, adi ortaklık ilişkisinin varlığını iddia edene düşer. Adi ortaklıkta yazılı sözleşme, geçerlilik koşulu değil, bir ispat aracıdır. HMK 200- (2) maddesi gereğince; senetle ispatı gereken hususlarda birinci fıkradaki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati halinde tanık dinlenebilir....