Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 71/2. ve 33/a. maddeleri uyarınca takibin kesinleşmesinden sonra alacağın zamanaşımına uğradığı iddiasıyla icranın geri bırakılması ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından, İzmir 11.Sulh Hukuk Mahkemesinin 30.05.2007 tarih ve 2007/366-639 sayılı ilamına dayalı olarak ilamlı icra takibi yapıldığı, borçlu ... ...örnek 4-5 nolu icra emrinin 22.06.2007 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçen vekilinin ise 30.06.2008 tarihinde icra mahkemesine başvurarak, ilamın gereğinin yerine getirildiği nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile İİK. nun 33/2.maddesine dayalı olarak yapılmış itfa itirazı niteliğindedir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2607 KARAR NO : 2022/1444 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2021 NUMARASI : 2021/266 ESAS, 2021/374 KARAR DAVA KONUSU : ZAMANAŞIMI NEDENİ İLE İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARAR : Karşıyaka 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/266 Esas, 2021/374 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı tarafından 29.10.2008 tanzim ve 14.11.2008 vade tarihli 80.000,00 EURO bedelli bono ile Karşıyaka 2....

    Mahkemece; İİK.nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK.nun 71/1.maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. İİK.nun 71. maddesinde düzenlenmediğinden icra mahkemesince, imzanın alacaklıya ait olup olmadığı konusunda inceleme yapamaz. Davalı alacaklı vekilinin dosya borcuna atfen yapıldığı iddia edilen ödemelerle ilgili kabul beyanının bulunmadığı, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı İİK 71 maddesinde açıklanan belgelerle ispatlanamaması nedeniyle itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2005/8916 E. sayılı takip dosyasındaki alacağı ile takas-mahsup etmek suretiyle ödediklerini beyanla itfa itirazında bulunarak taraflarına gönderilen bakiye borç muhtırasının iptali talebinde bulunduğu, mahkemece; yasal 7 günlük süresi içerisinde başvurulmadığı gerekçesiyle şikayetin süreden reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 33/2. maddesinin ilk cümlesi uyarınca, "icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir.” Bu düzenlemeye göre, icra emri tebliğinden sonraki döneme dair ödeme itirazlarının süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilmesi mümkündür. O halde mahkemece, borçlunun takas-mahsup iddiası değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken şikayetin süreden reddi isabetsizdir....

      İİK'nun 33/1.maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' hükmü düzenlenmiştir. Borçlunun ödeme iddiasıyla icra mahkemesine başvurduğu ve dilekçesine eklediği delillere dayandığı görülmektedir. Dayanak belgeler yukarıda yazılı yasal düzenlemede sayılan belgelerden olmadığı gibi ödeme iddiası da alacaklı vekilince kabul edilmemiştir. Bu durumda itirazın reddi gerekirken ödeme iddiası kabul edilerek esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi isabetsizdir....

        Bu nedenle mahkemenin şikayetin kabulü yönündeki hükmü yerinde ise de, takibin iptali yerine, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi hatalıdır. Anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ... . İcra Hukuk Mahkemesi'nin 14.12.2012 tarih ve 2012/716 Esas, 2012/751 Karar sayılı kararının hüküm bölümünün 2. bendinde ki, "Borçlular hakkındaki İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA," ifadesinin silinerek yerine, ''Borçlular hakkındaki İPTALİNE," cümlesinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. ve İ.İ.K nun 366 .maddeleri uyarınca kararın düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, taraflarca HUMK. nun 388/4....

          Şeker Fabrikası A.Ş. tarafından iş bu alacağının tahsilinden vazgeçildiği, bu doğrultuda vazgeçilen alacak tutarının özel karşılık hesabına alındığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 324. maddesi uyarınca özel karşılık hesabına alınan miktarın ticari zararla mı yoksa mâli zararla mı itfa edilmesi gerektiği hususunda talep edilen özelgeye süresinde cevap verilmemiş olması nedeniyle söz konusu miktarın zararla itfa edilemediği ve gelir olarak kaydedildiği, bu nedenle 2016 hesap dönemine ilişkin olarak ihtirazı kayıtla kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği, davacı tarafından "geçmiş yıl zararlarının da itfa kapsamında olduğu, ancak özelge talebine süresinde cevap verilmeyerek bu imkanın ortadan kaldırıldığı"nın iddia edildiği, 213 sayılı Kanun'un 324. maddesine göre, sulh yoluyla alınmasından vazgeçilen alacakların, borçlunun defterlerinde özel bir karşılık hesabına alınacağı, bu hesabın muhteviyatı alacaktan vazgeçildiği yılın sonundan başlayarak 3 (üç) yıl içinde zararla itfa edilmediği...

            İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde, ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.”, yine aynı Yasanın 16/1 . maddesinde; '' Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas Dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.'' düzenlemeleri yer almaktadır. Somut olayda, icra emrinin 03.08.2011'de bizzat borçluya tebliğ edildiği, borçlunun yedi günlük süreden sonra 24.08.2011 harç tarihli dilekçesiyle, şikayet ve itirazlarını bildirdiği görülmektedir....

              İİK'nun 149/a maddesinde icranın geri bırakılması hakkında 33 üncü maddenin 1, 2 ve 4 üncü fıkralarının uygulanacağı belirtilmiştir. İİK'nun 33. maddesinde ise; “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır” hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda icra emrinin şikayetçi borçluya 03.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği icra mahkemesine başvurunun ise yasal yedi günlük süre içinde 21.08.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. O halde, icra emri tebliğ tarihine göre dava süresinde olup mahkemece, şikayetin esası incelenip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

                UYAP Entegrasyonu