İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin şikayetçi borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına ve icra dosyasından konulan hacizlerin kaldırılmasına, karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, Bursa 16. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı icra takip dosyasında zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Bursa 16. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1792 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı/ alacaklı tarafından, davacı/borçlu ile diğer borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibinde bulunulduğu, ödeme emrinin davacı/borçluya 02.04.2012 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....
Somut olayda, İİK'nun 150/ı maddesine uygun şekilde asıl borçlu ve ipotek veren adına çıkarılan hesap kat ihtarına asıl borçlu tarafından itiraz edilmediği anlaşıldığından, borcun kesinleştiği, İİK'nun 149/a maddesi göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/1- 2. maddesine göre itfa ve imhal nedeniyle icranın geri bırakılmasını talep edebileceği, davacının itfa veya imhali gösterir belgeleri sunmadığı, Davacı T2 hakkında takip başlatılmaması nedeniyle davacının aktif husumeti bulunmadığı anlaşıldığından, dosya kapsamı ve delil durumu değerlendirildiğinde, istinaf olunan kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun HMK.353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İcra Müdürlüğü’nün 2009/4094 Esas (önceki 2002/533 Esas) sayılı dosyasında icranın geri bırakılması ve iptalinin talep edildiği; mahkemece 22. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4094 Esas sayılı dosyasında alacaklıya fazla ödenen 19.921, 84 TL’nin davacılara iadesine karar verildiği görülmektedir.Somut olayda, alacaklı, 06.05.2002 tarihinde ... 31. İcra Müdürlüğü’nün 2002/2633 Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlamış, dosya hacizli taşınmazın satış işlemleri için ... 22. İcra Müdürlüğü’ne gönderilerek burada 2002/533 Esas (yeni 2009/4094 Esas) numarasını almıştır.Borçluların icra mahkemesine yaptıkları icranın geri bırakılması/iptal talepli, 11.02.2013 tarihli başvuruları, ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/96 Esas sayılı dosyasına kaydedilmiş, yapılan yargılama sonucunda, mahkemenin 13.02.2014 tarihli, 2014/100 K. sayılı kararı ile; hükmün “1” nolu bendi ile borçluların ... 31....
İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda; borçlunun dayandığı 23.11.2012 tarihli belge alacaklı vekili tarafından kabul edilmemiştir.Bu durumda anılan bu belge yukarıda açıklanan yasal düzenlemede bahsedilen belgelerden kabul edilemez. İcra Mahkemesi'nce diğer iddia ve ödeme belgelerinin yine İİK 'nun 33/1.maddesi kapsamında incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi yerine, eksik incelemeyle yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. ..//.....
İİK'nun 33/2. maddesinde "icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş, itfa, imhal ve zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa ve imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe resen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir" hükmü düzenlenmiştir. Anılan maddeye göre alacaklı tarafından imzası ikrar edilen belgeye yer verilmemiş ise de, Yargıtay yerleşik uygulamasına göre alacaklının ibraname vasfında olan belgedeki imzayı kabul etmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği, ancak alacaklı tarafından ibraname altındaki imzanın inkar edilmesi halinde İcra Mahkemesi'nce bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuca gidilmesinin mümkün olmadığı kuralı benimsenmiştir. Somut olayda, borçlu tarafından sunulan adi yazılı 18.03.2015 tarihli “Belge ve İbradır” başlıklı belgede alacaklının ilamda adı geçen vekili Av. ...'ın imzası bulunmaktadır....
Davalı vekili tarafından her ne kadar edimin hükmün kesinleşmesinden sonra yerine getirilmesi nedeniyle cezai şartın talep edilebileceği belirtilmiş ise de, ilamda devir ve sükna hakkı için düzenleyici nitelikte bir süre öngörüldüğü, cezai şartın devir ve sükna hakkı tesis edilmemesi durumunda doğacağının belirtildiği, davacı tarafından makul sürede edimin yerine getirildiği, dolayısıyla borcun itfa edildiği sabit görülmekle davanın kabulü ile davacı borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İİK'nın 33. maddesinde tazminata ilişkin düzenleme olmadığından davacının tazminat talebinin reddine" dair karar verildiği görülmüştür....
edilmiş olması sebebiyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinden davacının istinaf talebinin kabulü ile Kayseri 2....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33. maddesi uyarınca ilamlı icra takibinde alacağın takipten önce ödenmesi nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Menemen İcra Müdürlüğünün 2019/266 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 47.600,00 TL nafaka alacağı ve 21.248,54 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 68.848,54 TL alacağın tahsili amacıyla 30/01/2019 tarihinde ilamlı icra takibine girişildiği, takibin konusunu Adana 3. Aile Mahkemesinin 2009/105 Esas, 2009/78 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 200'er TL iştirak ve yoksulluk nafakasının tahsili talebinin oluşturduğu, 4- 5 örnek icra emrinin borçluya 05/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nın 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/02/2022 NUMARASI : 2022/24 ESAS 2022/82 KARAR DAVA KONUSU : Zamanaşımı Nedeniyle İcranın Geri Bırakılması KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edilldikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı taraf vekili dava dilekçesinde özetle;Bursa 13....
O halde; Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgulara göre yukarıda sözü edilen icranın geri bırakılması kararına karşı, alacaklının 7 gün içinde genel mahkemelerde dava açıp açmadığının araştırılması alacaklı tarafından genel mahkemelerde İİK'nun 33/a-2. maddesi uyarınca açılan bir davanın olmaması halinde, alacağın zamanaşımına uğradığı hususunun kesin hüküm teşkil edeceği ve icranın geri bırakılması kararının, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğuracağı ve icra dosyasındaki mevcut hacizlerin kalkacağı, alacaklı tarafından açılmış böyle bir dava varsa sonucunun istihkak davasında bekletici mesele yapılacağı dava sonuna kadar icra takibinin duracağı davanın kazanılması halinde duran icra takibine devam edileceği, davanın kaybedilmesi halinde ise dosyadaki hacizlerin kalkacağının değerlendirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bozma neden ve şekline göre, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....