WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 169/a-1. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de, sunulan ödeme belgesinin, takip konusu borca ilişkin olarak verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunludur.Somut olayda borçlunun itfa itirazına dayanak yaptığı 01.05.2013 ve 26.07.2013 tarihli "Tutanaktır" başlıklı belgelerde, senedin vade tarihi dışında, takibe konu senede açıkça atıfta bulunulmadığı belirlenmiştir. Alacaklı taraf, bu ödemelerin takip konusu bonoya ilişkin olmadığını ve sunulan ödeme belgelerinde takibe konu bonoya atıfta bulunulmadığını savunmuştur. Bu durumda, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesine göre usulünce ispatlandığı sonucuna varılamaz. O halde mahkemece borca itirazın tümden reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kısmen kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; takibin kesinleşmesinden sonraki devrede takibe konu borcun itfa edilmesi sebebiyle takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, davanın reddine karar verildiği görülmektedir....

      İİK'nun 33/1.maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' hükmü düzenlenmiştir. Borçlunun ödeme iddiasıyla icra mahkemesine başvurduğu ve dilekçesine eklediği delillere dayandığı görülmektedir. Dayanak belgeler yukarıda yazılı yasal düzenlemede sayılan belgelerden olmadığı gibi ödeme iddiası da alacaklı vekilince kabul edilmemiştir. Bu durumda itirazın reddi gerekirken ödeme iddiası kabul edilerek esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi isabetsizdir....

        İİK'nın 33. maddesinin 1. fıkrasında; “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir” hükmü yer almaktadır. Somut olayda, icra emri, borçluya 12.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği halde, borçlu yasada gösterilen yasal yedi günlük süreyi geçirerek 29.08.2014 tarihinde itirazda bulunmuştur. O halde, mahkemece, takip öncesi itfa itirazının süre aşımından reddi gerekirken, işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca re'sen (BOZULMASINA), bozma nedenine göre tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Maddesi gereğince itfa itirazının kabulünü istediği, delil olarak takip alacaklısı vekilinin hesabına yatırılan paralar ile ilgili dekont örneklerini ibraz ettiği, ibraz edilen dekont içerikleri , bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre takipten sonra takip alacaklısı vekilinin hesabına takip dosyası borcuna mahsuben yapılan ödemelerin ödeme tarihi itibarı ile alacaklı vekili olan avukat tarafından icra dosyasında bildirilmediği, ödeme tarihi itibarı ile Av. Gözde Çaçan'ın vekalet görevinin devam ettiği, bu nedenle İİK 71. Maddesi kapsamında itfa itirazının kabul edilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          İİK'nın 33.maddesinin birinci fıkrasında "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." hükmü düzenlenmiştir. Borçlu, icra emrinin tebliğinden önceki bir dönemde borcun itfa edilmiş olduğunu, icra mahkemesinde ancak belli belgelerle ispat edebilir. Bu belgeler yetkili mercilerce resen düzenlenmiş veya onaylanmış belgeler ile imzası alacaklı tarafından ikrar edilmiş belgelerdir. Borçlu, borcun itfa edildiğini İİK'nın 33.maddesinde yazılı belgelerden başka bir delille ispat edemez....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamlı icra takibinde, itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK. 'nun 33/1.-2. Maddelerinde, "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra tetkik merciine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya tetkik merciinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır. İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Yine, Tebligat Kanununun 11....

          Dosya içeriğinden, İstanbul 9.İcra Müdürlüğünün 2013/3883 sayılı dosyasındaki alacağın davalı Şakir tarafından dava açma hakları saklı kalarak itirazi kayıtla ödediğinden ve borçlu ile anılan şahsın kardeş olup İİK'nun 278/3-1 maddesi gereğince iptale tabi olduğundan bu dosya ile ilgili davanın kabulüne karar verilmesi yerinde ise de diğer İstanbul 9.İcra Müdürlüğünün 2013/2913 sayılı dosyasındaki takip konusu borcun, karardan sonra 16.12.2013 tarihinde itirazi kayıt olmadan ödendiği ve hacizlerin kaldırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, belirtilen icra dosyası yönünden davanın konusu kalmadığından mahkemece,konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Ş.. B.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Ş.. B..'a geri verilmesine 06.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Davalılar, taşınmazların süresinde teslim edildiğini, itirazi kayıt konmadığını ayıp ihbari yapılmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasında düzenlenen sözleşmede taşınmazların teslim tarihi 30.8.2009 olarak kararlaştırılmıştır. Davalılar bu tarihten önce taşınmazların teslim edildiğini itirazi kayıt ileri sürülmediğini savunmuşlardır. Mahkemece dava tarihine kadar iskan ruhsatı alınmadığı gerekçesi ile kira kaybına hükmedilmiştir. Taşınmazlar süresinden önce teslim edilmiş ise davacıların zararından söz edilmez....

              İş Mahkemesi Tarihi : 14.04.2015 No : 2014/253-2015/158 Dava, ek prim tahakkukunun iptali ve bu nedenle itirazi kayıtla ödenen primlerin istirdatı istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 13.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu