WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2013/1330 esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takip konusu alacak sebebiyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Ne var ki, davacı tarafından dava açıldıktan sonra icra takibi kapsamında 13.10.2014 tarihinde 4.038,00 TL ve 14.10.2014 tarihinde 190,00 TL olmak üzere toplamda 4.228,00 TL tutarında yapmış olduğu ödemeye ilişkin istirdat talebi hakkında hüküm kurulmamış olması isabetli görülmemiştir. İcra İflas Kanunun m.72/6.fıkrası ile “Borçlu, menfi tespit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.” hükmü ve davacının dava dilekçesindeki talepleri ile yapılan ödemeler de dikkate alınarak davacının istirdat talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

    Ne var ki Yargıtay 19.HD'nin 2010/7950 Esas, 2010/10913 Karar ve 06.10.2010 tarihli ilamında belirtildiği üzere; menfi tespit davası sırasında borcun ödenmesi sebebiyle istirdat davasına dönüşen alacak kalemleri için karar kesinleşmeden ihtiyati haciz talep edilemez. Somut olayda, yukarıda yer verilen mahkeme ilamında açıkça yargılama sırasında çek bedelinin icra dosyasına ödenmiş olduğu, davanın İİK'nın 72/6. maddesi gereği istirdat davasına dönüştüğü belirtilmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2018/8-55 Esas, 2020/130 Karar sayılı kararı, Yargıtay 12 HD'nin 2011/1171 Esas, 2011/16116 Karar ve 20.09.2011 tarihli ilamında da benzer hususa yer verilmiştir....

      Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda depo kararı tarihi itibariyle alacak hesaplanırken kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapılan ... 2.İcra Müdürlüğü'nün 2001/7023 Esas sayılı dosyasında takibe konu 8.000.TL bedelli bonoda davalı alacaklı alacağı gibi hesaba dahil edilmiştir.Oysa iflas dosyasında depo emri kararına esas teşkil edecek alacak hesaplanırken söz konusu iflas yolu ile başlatılan takibe konu alacak yönünden hesap yapılmalıdır. Mahkemece, bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı istirdat davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracı tarafından kiraya verenden istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 1.334 TL nin davalıdan istirdadına karar verilmiş, hüküm davalı ve davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 21.07.2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.03.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu hüküm altına alınan alacak 1.334 TL olup, hüküm tarihinde 2.080....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-İstirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 Sayılı Yasanın 4/a maddesinde, kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların sulh hukuk mahkemesinde görüleceği düzenlenmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Yeniden Düzenlenmesi - İstirdat - Menfi Tespit ve Nafakanın Uyarlanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından menfi tespit, istirdat ve ADSL ödemelerine yönelik alacak davalarının reddi ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 25.02.2020 (Salı)...

              İlamda yer alan tüm alacak kalemlerinin ilamın kesinleştiği tarihte muaccel hale geleceği belirgin olmakla, ilam kesinleşmeden, eklentilerin ayrıca takibe konu edilmeleri de söz konusu olamayacaktır. İİK'nın 72/4- 5 maddesi uyarınca, menfi tespit davasında verilen ilamın, kesinleşmeden takibe konulabilmesi olanaklı değildir. Menfi tespit davasına konu olan alacak ile doğrudan istirdat davasına konu edilen alacak birbirinden farklı olup, doğrudan istirdat davası sonucu verilen karar, kesinleşmeden takibe konulabilir. Ayrıca, İİK'nın 72/7. maddesine göre açılan istirdat davasında verilen kararın icraya konulabilmesi için kararın kesinleşmesi gerekmez....

              Ticaret Kanununun 5/A maddesi gereğince 19 Aralık 2018 günü yapılan düzenleme ile, 1 Ocak 2019 dan itibaren konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerini içeren tüm ticari uyuşmazlıklara dava şartı olarak arabuluculuk getirilmiştir. Ancak, menfi tespit davalarında alacak ve tazminat talebi değil, kural olarak bir tespit talebi bulunduğundan, arabuluculuğa tabi olmadığı yerleşik Yargıtay uygulamaları ile sabittir. Dava, doğrudan istirdat şeklinde açılıyorsa, davada alacak talebi olduğundan arabuluculuğa tabidir. Bununla birlikte, davanın menfi tespit olarak açılıp, dava devam ederken -ödeme nedeniyle- istirdata dönüşen davalarda da arabuluculuğa tabi olmadığı uygulamalarla oturmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 21.7.2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve 5236 sayılı Kanunun 19. maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa eklenen Ek madde 4 uyarınca yeniden değerleme oranına göre ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2.3.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak hüküm tarihinde 1690. -TL’nin altında bulunduğundan hükmün kesin olması nedeniyle temyiz isteminin REDDİNE, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : . KARAR TARİHİ :. KARAR YAZIM TARİHİ : ....

                    UYAP Entegrasyonu