WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; istihkak iddiasının usulüne aykırı yapıldığını, istihkak iddiasında bulunabilme yetkisinin ya borçlunun kendisinde ya da haczedilen mal üzerinde hak iddia eden üçüncü şahısta olduğunu, istihkak iddiasında bulunan T5'ın ne borçlu ne de üçüncü kişi olduğunu, gerçek kişilerde istihkak iddiasının bizzat ileri sürülmesi gerektiğinden geçerli bir istihkak iddiasının bulunmadığını, istihkak iddiasının usulden reddinin gerektiğini, istihkak iddia eden tarafından sunulan vergi levhasının her zaman düzenlenebilir belge niteliğinde olduğunu, mülkiyeti ispata yeterli belge olarak kabul edilmediğini, ayrıca vergi levhasının tarihinin borca konu senetlerin düzenlenme tarihinden sonraki tarihe ilişkin olduğunu, lehine İstihkak İddia edilen ile borçlu arasında akrabalık (organik) bağı bulunduğunu, istihkak iddiacısı T5'ın borçlunun ağabeyi, lehine istihkak iddia edilen T1 ise borçlunun yeğeni olduğunu, borçlu ile istihkak iddiacısı ve lehine istihkak iddia...

Malın borçlu elinde haczedilmesi durumunda, bu mal üzerinde hakkı olduğu kanısında olan 3. kişi veya onun yararına borçlu yahut malı borçlu ile birlikte elinde bulunduran 3. kişi, haczi öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunursa dava açma süresi durur. Bu durumda icra müdürlüğünce sırasıyla, İİK'nun 96/2 ve 97/1 maddelerinde öngörülen prosedürün işletilmesi gerekir. İcra müdürlüğünce, önce, alacaklı ve borçluya istihkak iddiasıyla birlikte istihkak iddiasına karşı itirazları olup olmadığını bildirmeleri için 3 günlük süre verilir. Verilen süre içinde itiraz etmezlerse istihkak iddiasını kabul etmiş sayılırlar.(İİK. md 96/2) Alacaklı veya borçlu ya da her ikisi verilen süre içinde istihkak iddiasına itiraz ederlerse icra müdürlüğünce dosya hemen bağlı olduğu icra mahkemesine verilir....

    Bu inceleme yapılırken icra mahkemesi'nce duruşma açılabilir ise de açılmış bir "istihkak davası" varmışçasına inceleme yapılarak haczedilen mallar üzerindeki 3. kişinin istihkak iddiasının kabulüne karar verilemez, 3. kişinin İİK'nun 97/6. maddesi gereğince istihkak davası açma hakkı bulunmaktadır. Zira, İİK'nun 97/6. maddesi “Üçüncü şahıs, icra mahkemesi kararının tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinde istihkak davası açmaya mecburdur. Bu müddet zarfında dava edilmediği takdirde üçüncü şahıs alacaklıya karşı iddiasından vazgeçmiş sayılır." hükmünü içermektedir. Anılan maddenin 6. fıkrasında açıkça belirtildiği üzere; Mahkemece, istihkak iddiası üzerine gerek takibin devamı gerekse ertelenmesine ilişkin karar verilmiş olsun, her iki halde de dava açılması için üçüncü kişiye süre verilmesi gerekmektedir....

      İstihkak davasının dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 28.02.2015 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ...’nın davalı 3. kişinin eşi olduğu, anılan şahsın üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı, haciz yapılan yerin de bir işyeri olduğu sabittir. Davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır....

        Dava, alacaklının İİK'nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak davasıdır. 1- Kural olarak, istihkak davasında borçlunun davalı gösterilmesi için üçüncü kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmış olması gerekir. Borçlunun üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunması veya haciz sırasında hazır bulunmasına karşın üçüncü kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmaması ya da İİK’nun 96/2. maddesi gereği yokluğunda yapılan üçüncü kişinin istihkak iddiası kendisine bildirilmesine rağmen verilen 3 günlük süre içinde itiraz etmemesi durumunda istihkak davasında davalı gösterilmesine gerek yoktur. Çünkü bu durumda borçlu istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. Haciz sırasında hazır bulunmayan ve dava konusu menkullerin haczine ilişkin tutanak İİK’nun 103.maddesi uyarınca kendisine tebliğ edilmeyen borçlunun, istihkak iddiasına karşı çıkıp çıkmadığı anlaşılamaz....

          Çarşısı 89/2 ... adresinde ve borçlunun huzuru ile 3. şahsın yokluğunda yapılmıştır. 6183 sayılı Yasa’nın 66/1-2 cümleleri uyarınca borçlunun istihkak iddiasını içeren haciz tutanağının, yararına istihkak iddiasında bulunulan 3. kişiye tebliğ edilip, 3. kişiye istihkak iddiasında bulunma imkanı ve bunun sonucu olarak istihkak davası açma olanağının yaratılması gerekirken bu prosedüre uyulmamıştır. 6183 sayılı Yasa’nın 67. maddesi 2. fıkrasındaki “borçlu ile birlikte ikamet etmekte olan şahıslar tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu takdirde mal borçlu elinde sayılır” hükmü ve yasal karine uyarınca malın borçlu elinde olduğunun kabulü zorunludur. Bu halde kural olarak istihkak davasının 3. kişi tarafından açılması gerekir. Ne var ki, kamu idaresinin 3. kişi yararına yapılan istihkak iddiasının kaldırılması ya da reddi için dava açmasını engelleyen bir yasa hükmü olmadığı gibi, eğer dava kamu idaresince açılmışsa bunu süreye bağlayan bir Kanun hükmü de bulunmamaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, İstanbul 9.İcra Müdürlüğünün 2009/4894 esas sayılı takip dosyasında haczedilen menkullerin borçluya ait olduğunu, istihkak iddia eden 3.kişiye ait olmadığını ileri sürerek, 3.kişinin mahcuzlar üzerindeki istihkak iddiasının reddini talep etmiştir. Davalı borçlu davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, takip borçlusunun davalı olarak gösterildiği, lehine istihkak iddiasında bulunan 3.kişiye dava açılmadığı, davalı olarak gösterilen şirketin aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir....

              K A R A R Davacı üçüncü kişi, takip alacaklısı ...’yu davalı göstererek İcra ve İflas Kanunu’nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasında, 07.05.2007 tarihinde haczedilen ve mülkiyetinin kendisine ait olduğunu iddia ettiği eşyalar üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. Borçlu davada taraf gösterilmemiştir. Kural olarak, istihkak davasında borçlunun davalı gösterilmesi için üçüncü kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmış olması gerekir. Borçlunun İcra ve İflas Kanunu’nun 96/1. maddesi uyarınca davayı açan üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunması veya haciz sırasında hazır bulunmasına karşın üçüncü kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmaması ya da İcra ve İflas Kanunu’nun 96/2. maddesi gereği yokluğunda yapılan üçüncü kişinin istihkak iddiası kendisine bildirilmesine karşın verilen üç günlük süre içinde itiraz etmemesi durumunda istihkak davasında davalı gösterilmesine gerek yoktur....

                Eğer istihkak iddiasına konu mal, borçlunun ya da üçüncü kişinin gıyabında (yokluğunda) haczedilmiş, yani haciz sırasında bunlar hazır bulunmamış ise, malın haczedildiğini öğrendikleri tarihten itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunmak zorundadırlar; aksi takdirde aynı takipte bu iddiayı ileri sürme hakkını kaybederler. Şu halde bu ihtimalde,istihkak iddiasında bulunma süresi haczin yapıldığı tarihten itibaren değil,haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlayacaktır. İİK'nin 97/1 maddesinde öngörülen prosedürün işletilmesi halinde icra mahkemesinin takibin devamına veya ertelenmesine ilişkin kararının üçüncü kişiye tefhim ya da tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde istihkak davasının açılması gerekir. Bu karar tefhim veya tebliğ edilmediği takdirde hacizli mal satılıp bedeli alacaklıya ödeninceye kadar davacı 3. kişi tarafından istihkak davası açılabilir. Yine İİK'nin 97/9....

                  İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 22.05.2015 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi ... yararına istihkak iddiasında bulunan kardeşinin üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu