Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nin 363/1. maddesinin (7) nolu bendinde temyiz edilebilecek kararlar arasında sayılan istihkak davalarında ve istihkak davalarına ilişkin takibin taliki kararlarında temyiz incelemesi yapılabilmesi için aynı fıkranın son cümlesinde yer verilen özel düzenlemeye göre icra mahkemesi kararının taalluk ettiği malın veya hakkın değerinin belirlenen bu miktarı geçmesi şarttır. Somut olayda, temyiz konusu mahcuzların değeri 6.310,00 TL'nin altındadır. Bu durumda hüküm kesin nitelik taşıdığından temyiz dilekçesinin reddi gerekir. SONUÇ: Yukarıdaki nedenlerle İİK'nin 363, 365/3, Ek 1. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin REDDİNE, taraflarca İİK'nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 08.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    İcra Müdürlüğünün 2018/7188 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davacı tarafından borçlu T5 adlı şirket aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinde Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün 2018/846 Tal. sayılı dosyası ile 24/04/2019 tarihinde haciz işlemi yapıldığı, haciz mahallinde bulunan Sinan Başar tarafından haciz mahallinin T3 şirkete ait olduğu, kendisinin yetkilisi olduğu belirtilmek suretiyle haczedilen mahcuzlar hakkında istihkak iddiasında bulunulduğu, icra müdürlüğünce 14/05/2019 tarihli karar ile İİK'nın 97. maddesi uyarınca takibin devamı veya taliki hususunda karar verilmek üzere dosyanın İcra Hukuk Mahkemesine gönderildiği ve İzmir 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/377 Esas 2019/357 Karar sayılı ilamı ile haciz mahallinde borçlunun hazır olmaması nedeniyle İİK'nın 97. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, üçüncü kişinin zilyetliğinde malların haczedilmiş sayılacağı ve istihkak iddiasının İİK'nın 99. maddesi gereğince değerlendirilmesi gerektiği ve 50.000,00 TL teminat karşılığında...

    İcra Hukuk Mahkemesi'nce 2019/858 E 2019/503 K sayılı karar ile, istihkak iddiasının reddine, takibin devamına ve üçüncü kişinin, kararın tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde mahcuzlar hakkında istihkak davası açmakta muhtariyetine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu tespitlerden de açıkça anlaşılacağı üzere mahkemece kesin hüküm nedeniyle şikayetin reddine dair karara esas alınan Adana 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/858 E 2019/503 K sayılı kararı, üçüncü kişinin istihkak iddiası üzerine icra memuru tarafından İİK'nın 97/1 maddesi uyarınca takibin devamına ya da talikine dair bir karar verilmesi için dosyanın merciye gönderilmesi üzerine verilen bir karardır. Somut olaydaki şikayet ise üçüncü kişinin, haczin İİK'nın 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılması gerektiğine yönelik olup, merci tarafından İİK'nın 97. maddesi uyarınca takibin devamına dair verilen karar, iş bu şikayet yönünden kesin hüküm teşkil etmeyecektir....

    A.Ş. aleyhine İİK'nın 97. maddesi hükümlerine göre istihkak iddiası nedeniyle takibin taliki veya devamı istemli olarak dava açıldığı, yapılan yargılama sonucunda 30/05/2018 tarihli karar ile 3. Kişinin istihkak iddiasını destekler mahiyette takibin talikini gerektirecek nitelikte dosya kapsamında yeterince kanıt bulunmadığından, takibin devamına, 3. Şahsın istihkak davası açmakta muhtariyetine karar verildiği, Davacı tarafça, ... Hukuk Mahkemesi'nin ... E. Sayılı dosyası ile istihkak davasının açıldığı, yapılan yargılama sonucunda; 15/01/2019 tarih ve ... E. 2019/20 K. Sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu, kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır. Az yukarıda da açıklandığı üzere, davacı taraf Mahkememiz iş bu dosyasında; ... Müdürlüğünün ... E....

      Her ne kadar geçersiz istihkak iddiasına dayalı olarak ilgili icra müdürlüğünce takip dosyası İİK.nun 96.maddesine göre takibin devamı ya da taliki yönünde karar verilmek üzere icra mahkemesine gönderilmiş ve mahkemenin 2018/494 Esas 2018/463 Karar sayılı kararı ile takibin devamına karar verilmiş ve bu karar davacı 3.kişiye 24.10.2018 tarihinde tebliğ edilmiş ise de; biraz önce açıklandığı üzere geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığına ve bu prosedürün işletilmesi gerekmediğine göre anılan kararın davacıya tebliğ edilmesi istihkak davası ya da iddiasına ilişkin hak düşürücü nitelikte olan sürenin yeniden işlemeye başlamasını sağlamaz....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-3 şahıs şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirket adresinde 30/01/2020 tarihinde yapılan haciz sırasında istihkak iddiası ileri sürüldüğünü, buna rağmen mahalde haciz yapıldığını, icra müdürlüğü tarafından takibin devamı ya da taliki yönünden dosyanın icra mahkemesine gönderildiğini, İstanbul 16 İHM'nin 2020/164 esas sayılı dosyasından 09/03/2020 tarihinde verilen kararla takibin devamına karar verildiğini, bu karar henüz kendilerine tebliğ edilmeden 10/03/2020 tarihinde adrese yeniden haciz için gelindiğini ve büyük bir icrayı tehdit altında müvekkili şirket tarafından dosya borcunun ihtirazi kayıtla ödenmek zorunda kalındığını, akabinde iş bu istihkak davasının açıldığını, ancak yerel mahkeme tarafından verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı müvekkili ile borçlular arasında hiçbir danışıklı ilişki bulunmadığını, sadece borçlunun belirli bir süre müvekili şirketin bir odasında kiracı olarak bulunduğunu, kira dönemine...

      İİK'nın 96 ve devamı maddesine göre, borçlu tarafından 3. kişi lehine veya 3. kişi tarafından bizzat kendi lehine istihkak iddiasında bulunabilirler. Bu kişiler tarafından yasal sürede yapılan istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilir. İİK'nın 97/1 maddesinde öngörülen prosedürün işletilmesi halinde icra mahkemesinin takibin devamına veya ertelenmesine ilişkin kararının 3. kişiye tefhim ya da tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde istihkak davasının açılması gerekir. Bu karar tefhim veya tebliğ edilmediği takdirde hacizli mal satılıp bedeli alacaklıya ödeninceye kadar 3. kişi tarafından istihkak davası açılabilir. 3.Üçüncü kişinin haciz müzekkeresine karşı mevduat hesabı üzerinde rehin hakkı bulunduğunu ileri sürmesi ise, İİK'nın 96/1 uyarınca istihkak iddiası niteliğinde olup, icra müdürünün istihkak prosedürünü düzenleyen İİK’nın 96-97 maddelerinde yazılı kurallara göre işlem yapması gerekir. 4....

        Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ....kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- İstemde bulunan ...... ... Müdürlüğü, ...... ... Müdürlüğü’nün 2012/246 sayılı Takip dosyasında üçüncü kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu, alacaklı tarafın istihkak iddiasına itiraz ettiğini belirterek İİK’nun 97/.... maddesi uyarınca takibin taliki ya da devamı konusunda bir karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda: “ticaret sicil kayıtlarına göre davacı ... borçlu şirket adreslerinin farklı yerler olduğu, mahcuzların bir kısmının niteliği itibarı ile üçüncü kişinin iştigal alanı ile uyumlu olduğu, sunulan delillerin istihkak davasında ele alınıp değerlendirileceği ancak takibin ertelenmemesinin telafisi güç zararlara neden olacağı “ gerekçesi ile alacak miktarının %...'...

          Gerçekten de; İİK’nun 97/3. maddesinde: “…Takibin talikine karar verilirse, haksız çıktığı takdirde alacaklının muhtemel zararına karşı davacıdan 36. maddede gösterilen teminat alınır.…“ ve aynı maddenin 13. fıkrasında ise: “…Değişik fıkra: 09/11/1988-3494/11 madde) İstihkak davası üzerine takibin talikine karar verilip de neticede dava reddolunursa alacaklının alacağından bu dava dolayısıyla istifası geciken miktarın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere davacıdan tazminat alınmasına hükmolunur…” düzenlemesi yer almaktadır. Buna göre; alacaklı yararına tazminata hükmedilmesi için takibin taliki kararı ile birlikte alacaklının olası zararını karşılamak üzere, istihkak iddia eden kişiden İİK’nun 36.maddesinde gösterilen teminatlardan birisini almak zorundadır. Dava konusu hacizli mallar istihkak iddiasının reddine yönelik kararın kesinleşmesinin ardından zaten paraya çevrilecektir....

            Nitekim daha sonra icra müdürlüğünce prosedür işletilerek dosya takibin devamı veya taliki konusunda bir karar verilmek üzere icra mahkemesine gönderilmiş, mahkemece takibin devamına karar verilmiş ve istihkak iddiasında bulunan 3.kişiye dava açması için süre verilmiştir. Mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken bu hususlar gözden kaçırılarak aksi düşüncelerle ve tetkik mercii kararının yok hükmünde olduğundan bahisle şikayetin kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 21.2.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu