Ancak, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2007/10660 Numaralı soruşturma evrakının incelenmesinde davacının, açtığı tazminat davasından dolayı, davalı ...nin yetkilileri olan Necmettin ve Hasan Çelik tarafından tehdit edildiği iddiasıyla 26.07.2007 tarihinde şikayette bulunması üzerine yürütülen soruşturma sonucunda delil yetersizliğinden takipsizlik kararının verildiği; davacı vekilinin de, 28.11.2007 ve 12.03.2008 tarihli celselerdeki beyanlarında ve temyiz dilekçesinde davacının tehdit altında, irade fesadına uğratılarak davasından feragat ettiğini, davacının feragatının geçerli olmadığını belirttiği görülmektedir.. Feragat kişinin neticei talebinden vazgeçmesidir. Dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılacağı HUMK 91. ve devamı maddelerinde belirtilmiştir. Bu anlamda davacı şekli kurallara uyarak feragatını yapsa da bu feragat iradeyi fesada uğratan hata, hile ve (ikrah)korkutmaya dayalı olmadığı sürece geçerlidir....
Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra somut uyuşmazlık incelendiğinde; davacı, ... sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürmüş ve yargılama aşamasında istifa dilekçesine ilişkin alınan beyanında işverenin kendisini başka işyerlerinde çalışamayacağını söyleyerek korkutması nedeniyle istifa dilekçesi verdiğini belirtmiştir. Davalı işveren ise davacının istifa ettiğini savunmuştur. 10. Bölge Adliye Mahkemesince istifa dilekçesinin işverenin baskısı ile iradenin fesada uğratılarak düzenlendiğinin ispatlanamadığı; kaldı ki yanılma ve aldatma hâllerinin, öğrenildiği andan itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içinde ileri sürülmesi gerektiği gerekçeleriyle kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir. 11. Davacı, delil olarak daha önce aynı taleplerle açmış olduğu ... 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesinin 2016/768 Esas, 2018/648 Karar sayılı dava dosyasına dayanmıştır....
ın davacı taraf ve dava ehliyetine sahip olmaması nedeniyle husumet itirazında bulunduklarını ve davanın husumet yokluğu nedeniyle reddini talep ettiklerini belirterek davanın esasına ilişkin cevaplarını da sunarak davanın reddine, her türlü masraf, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu bir kısım taşınmazları 3. kişilere borçları nedeniyle alacaklarına karşılık olmak üzere satmak zorunda kaldığını, bu borç ve devirler nedeniyle eşinin elde kalan taşınmazları müşterek çocukları olan davalılara devretmezse boşanacağı yönünde tehdit ettiğini, eşi ve ona destek çıkan çocuklarının baskı ve tehditleri karşısında dava konusu 512, 859 ve 368 parsel sayılı taşınmazları ...’ye, 871 parseli ise ...’ye tapuda satış göstermek suretiyle temlik ettiğini, bu temliklerden kısa bir süre sonra müşterek hanedeki tüm eşyaları alarak başka bir eve taşındıklarını ileri sürerek, tehdit hukuksal nedenine dayalı olarak tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....
Sözleşmelerin baskı ve tehdit altında yapıldığı, hak düşürücü sürenin TBK'nın 39 uncu maddesi gereği baskı ve korkunun ortadan kalktığı andan başlaması gerektiğini, tüm alım satımların tehdit ve baskıyla ... tarafından planlandığını, 5. ... hakkındaki mahkumiyet kararının kesinleştiğini, 6. İptali istenen sözleşmelere ve tapu iptaline konu edilen 267 ada 4-5 ve 6 sayılı parsellerden yalnızca tüm yapılar 6 sayılı parsel içinde kaldığından 4 üncü ve 5 inci parseller üzerindeki tedbirin kaldırılması gerektiğini, 7. 267 ada 6 parsele ilişkin yapı kayıtlarına göre arsa paylarının hatalı hesaplandığını ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl davalarda satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; birleştirilen davalarda cebir, hile, tehdit nedeniyle sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. 2....
İstifa halinde dahi işçiye kıdem tazminatı ödeneceğini öngören sözleşme hükümleri ile işyeri uygulamaları, 4857 sayılı Yasaya göre geçerli olup, bu halde kıdem tazminatı 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesine göre hesaplanmalı ve anılan maddedeki kıdem tazminatı tavanı gözetilmelidir. Belirtmek gerekir ki, sözü edilen Yasada düzenlenen kıdem tazminatı tavanı mutlak emredici niteliktedir. Somut olayda; Dosya içeriği incelendiğinde, işyerinde 01.09.2003 – 31.03.2011 tarihleri arasında 7 yıl 7 ay çalışan davacı işçinin, işverenlik genel müdürlüğüne hitaben düzenlediği el yazısı 30.03.2011 tarihli dilekçede, eğitim nedeniyle 31.03.2011 tarihinde ayrılmak istediğini beyanla, istifasının kabulü için gereğini arz ettiği anlaşılmıştır. İstifa dilekçesi içeriği ve dosya kapsamı dikkate alındığında, davacı işçinin iradesinin eğitim nedeniyle istifa olduğu istifa iradesinin fesada uğratıldığı baskı ile alındığını kanıtlayamadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Sanığın sahibi olduğu çağrı merkezi aracılığı ile mağdura para puanı biriktiği ve aktif hale gelebilmesi için belirtilen numarayı araması gerektiği söylenerek iradesi fesada uğratıldıktan sonra kredi kartı bilgilerinin öğrenildiği ve kredi kartından iradesi dışında harcama yapıldığı, mağdura birikmiş puanları karşılığında elektronik ürün paketi gönderileceği söylenmesine rağmen herhangi bir ürünün de yollanmadığının anlaşılması karşısında, mağdurun iradesi fesada uğratılıp kredi kartı bilgilerinin ele geçirilerek 975,00 TL harcama yapıldığı, bu miktarın karşılığı olan mal ve hizmetin ise katılana gönderilmediği ve suçun yasal unsurlarının oluştuğu gözetildiğinde, sanık müdafiinin bu yöndeki temyiz itirazları reddedilmiştir. 3....
ün bilgisizliğinden ve tecrübesizliğinden faydalanıp kendisine duyulan güveni suistimal ederek hileli yollarla taşınmazları kendi adına tescil ettirdiğini, adlarına intikal yapıldığı düşüncesiyle ve davalı kardeşlerine duyulan güven sebebiyle tapu kayıtlarını sorgulamadıklarını, tüm kardeşlerin 29.12.2010 tarihinde bir araya gelmeleri üzerine durumu öğrendiklerini, hileli yollarla iradelerinin fesada uğratıldığını, kendilerine bedel ödenmediğini ileri sürerek, payları oranında tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki Tapu İptali ve Tescil davasının reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 30.01.2014 gün ve 424/71 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava dilekçesinde ada ve parsel numaralarını belirttiği 15 parça taşınmazın muris ...'dan intikal ettiğini, taşınmazlar, hakkında ortaklığın giderilmesi davası açıldığını ancak taşınmazların mirasçılar arasında 2001 yılında yapılan miras taksim sözleşmesi ile paylaşıldığını açıklayarak, taşınmazların paylaşım sözleşmesine uygun olarak mirasçılar adına tesciline karar verilmesini istemiştir....