Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakanları ...'nın 5 ayrı taşınmazı mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak davalıya temlik ettiğini ileri sürerek tapuların miras payları oranında iptal ve tescilini, olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuşlar, 6.3.2009 tarihli dilekçe ile dava konusu 2431 ada 6 parsel yönünden feragat etmişlerdir. Davalı, alım gücü bulunduğunu temliklerin muvazaalı olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davacıların muvazaa iddiası 1790 ada 8 ve 1007 ada 126 parseller yönünden sabit görülerek bu parsellere yönelik davanın kabulüne, 6 parsel yönünden feragat nedeniyle , diğer taşınmazlar yönünden ise muvazaa iddiası sabit görülmeyerek davanın reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanları ...'nin, 942 ada 21 parselde yer alan 39 nolu bağımsız bölümü 10.02.2006 tarihinde sağ kalan eşi dava dışı ...'nin yeğeni olan davalı ...'a satış suretiyle temlik ettiğini, anılan devrin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payları oranında iptal ve tescile, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, satış bedelini murise ödediğini ve devrin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında ölmesi üzerine mirasçıları davayı sürdürmüşlerdir. Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

      -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle dava mirasçılar ... ve ... tarafından açılmış olup yargılama sırasında ölmüşlerdir.Terekeleri elbirliği mülkiyetine tabi olduğundan, mirasçılardan bir kısmının temyizden feragatlerine değer verilemeyeceği açıktır. Muvazaa olgusunun kanıtlanamadığı gözetilerek davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.00 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 20.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        a satış suretiyle devrettiğini, anılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payları oranında iptal ve tescile, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, kendisinin....'da ikamet ettiğini ve devir işlemi için Türkiye'ye gelemediğinden bedelini kendisinin ödediği taşınmazın muris adına tescil edildiğini, bilahare Türkiye'ye geldiğinde taşınmazı muristen devraldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanı olan ...'nin mal kaçırmak amacıyla 489 ada 42 parsel sayılı taşınmazdaki 1/5 payını satış yoluyla davalıya temlik ettiğini, işlemin gerçek satış olmadığını, davalının kandırması sonucunda devrin gerçekleştiğini ileri sürüp, muvazaa nedeniyle tapunun iptal edilip muris adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece “...Toplanan delillerden miras bırakanın yapmış olduğu temlikle ilgili olarak gerçek amaç ve iradesinin mirasçıdan mal kaçırmak olmadığı anlaşılmaktadır....

            Mahkemece, davalı ...’nun diğer davalı ...’den olan alacağının 2004 yılına dayandığının havale makbuzu ile sabit olması, davalı ...’nun gerçek borçlusuna ödeme yaptığı ve davacıyı zararlandırmaya yönelik muvazaalı işlem yapma kastı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava, Borçlar Kanunu’nun 18. maddesi (Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi) kapsamında muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal ve tescil istemine ilişkindir. Muvazaa; tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacı ile ve fakat kendi gerçek iradelerine uymayan ve aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak hususunda anlaşmalarıdır, şeklinde tanımlanabilir. Muvazaa daha çok sözleşmenin yorumuyla ilgili olduğundan, öğreti ve uygulamada kapsamlı olarak incelenmiş ve belirli kurallara bağlanmıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 27/12/2012 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18/09/2014 günlü kararın Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 24/11/2020 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan kimsenin gelmediği görüldü, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, müvekkili ile davalı ...'...

                HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Her ne kadar Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulunun 06.02.2019 tarihli kararında uyuşmazlık, asıl dava yönünden ölünceye kadar bakma akdi gereğince tapu iptali ve tescil, birleşen dava yönünden ise muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olarak nitelendirilmiş ise de, bu nitelendirmenin maddi hata nedenli olduğu anlaşılmakla Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2020 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14).Hukuk Dairesine ait bulunduğundan, dosyanın anılan Daire Başkalığına GÖNDERİLMESİ için HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 10.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 06/10/2021 tarihli ve 2020/1216 E., 2021/1363 K. sayılı kararıyla; devrin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığı kabul edilerek karar verilmesinin yerinde olduğu, ancak iptal tescil hükmü kurulurken davacıların miras payları oranında iptal - tescil hükmü kurulup kalan payların davalı uhdesinde bırakılmasına hükmedilmesi gerekirken, davalı yönünden de iptal tescil hükmü kurulmasının hatalı olduğu, ayrıca dava konusu taşınmazın keşfen belirlenen ve harçlandırılmış dava değerinden davacıların miras paylarına karşılık gelen tutar üzerinden davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, taşınmazın tamamının değeri üzerinden davacılar lehine fazla vekalet ücretine hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.2 maddesi gereğince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına yanlışlığına değinilen hususlar...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kök miras bırakan dedesi...’in 235 ve 237 parsel sayılı taşınmazlarını 25.11.1991 tarihinde ve satış suretiyle davalı torununa temlik ettiğini, ancak yapılan işlemin kendisinden mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve miras payı oranında tescil, olmazsa tenkis isteğinde bulunmuştur. Davalı, satışın gerçek olduğunu, muvazaa iddiasının yerinde olmadığını, miras bırakanın iradesinin bağış olduğunun kabulü halinde dahi murisin sağlığında mirasçıları arasında malvarlığını denklik gözeterek paylaştırdığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa olgusu sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu