ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/316 Esas KARAR NO : 2022/266 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 07/04/2021 KARAR TARİHİ : 28/03/2022 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 20/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğünde kayıtlı, ...... mah., ..... ada, ....... parsel, A blok 4.normal kat, 10 nolu Bağımsız bölümün müvekkilleri ...... tarafından vekaletname verilmek sureti ile, önceki malik olan davadışı ....... Gıda Tic.Ltd.Şti'nden satın alındığını, taşınmazın kaydında ....... Gıda Tic. Ltd.Şti.nin genel kredi borçları için Davalı .........
Üst sınır (limit) ipoteğinde üst sınır çerçevesinde tescil edilen ipotek, tescil edildiği tarihte mevcut ve miktarı belli olan bir alacağa dayanmamaktadır. Bu nedenle bu ipotek maddi bünyeden yoksun, biçimsel bir ipotek niteliği taşımaktadır. İleride alacak doğup miktarı belli olduğunda başlangıçta şekli bir karakter taşıyan üst sınır ipoteğini, gerçekleşen alacak tutarı ile sınırlı tutarak maddi içeriğe kavuşacaktır. Bu hâlde ipoteğin fer’ilik niteliği tam anlamı ile gerçekleşmiş olur. Rehnin paraya çevrilmesi de bu aşamadan sonra olacaktır (Altay, Sümer/Eskiocak, Ali: Türk Medeni Hukukunda Taşınmaz Rehni, İstanbul 2007 s. 82; Oğuzman, Kemal/ Seliçi, Ömer/ Oktay Özdemir, Saibe: Eşya Hukuku, İstanbul 2005 s. 728). ... İpotekle temin edilen borcun sona erme halleri TMK’nın 883 ve devam eden maddelerinde düzenlenmiş olup, ipotek veren üçüncü kişinin tek taraflı irade beyanı ile ipotek borcundan kurtulması hâlini düzenleyen bir yasa maddesi bulunmamaktadır. ..." denilmektedir....
İpotek bedelinin günün koşullarına uyarlanmayıp yasal faiz istenebileceğinin benimsenmesi durumunda faiz ile birlikte ipotek bedelinin yeni para karşılığının 1 TL, 3953 kuruş olduğu, karar tarihi itibariyle geçerli olan 4.400,00 TL’lik istinaf kesinlik sınırının altında kaldığından karar kesin niteliktedir. Ayrıca ipotek alacaklısı mirasçısı olduğunu ileri süren davacı T1 açmış olduğu ipotek bedelinin uyarlanmasına ilişkin davada; Alacağı (taşınmaz rehni) ipotekle teminat altına alınan taraf ipotek borçluları aleyhine bu yola mahsus takip yoluyla ipoteğin paraya çevrilmesini ve alacağının tahsilini icra dairesinden isteyebilir. Dolayısıyla ayrı bir alacak davası açılmasına hukuki yararı bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.01.2015 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacının murisi ... adına kayıtlı 60 parsel sayılı taşınmaz üzerine, borcundan dolayı, davalıların murisi ... lehine ipotek tesis edildiğini, borcun ödendiğini ancak ipotek şerhinin terkin ettirilmediğini ileri sürerek, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Mahallesi 15902 Ada 1 Parsel A Blok 8 No.lu Bağımsız Bölüm" olan taşınmazın 400.000,00-TL'lik bedel ile ipotek alacaklısı olarak... , borçlusu olarak ise ... ve ...yazıldığını, müvekkil şirketin ipotek alacaklısı olmadığı; tapu kayıtlarının aleniliği ilkesi doğrultusunda ortaya çıkacak ve dava hukuki yarardan yoksun kalacağını, Tapu Kaydının davada alınacağından öncelikle tapu kayıtlarının Kağıthane Tapu Müdürlüğü'nden celp edilmesini talep ettiğini, davacı tarafın, müvekkile karşı 2020 senesine ait bakiye 812.311,76-TL ve 2021 senesine ait 821.633,76-TL tutarında bakiye borç ile TOPLAMDA 821.633,76-TL'lik borcu bulunduğunu, müvekkil şirket tarafından, davacının borçları ayrıntısı ile not alındığını, müvekkil ipotek alacaklısı olsaydı dahi, ipotek borçlularına ait bakiye borç bulunduğundan dolayı ipoteğin fekki talebinin yerine getirilmesinin kanuna aykırı olacağını, bu nedenlerle davacı tarafın dava şartı ticari arabuluculuğa başvurmadığı için usulden reddine, dava konusu taşınmazın ipotek...
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 28.1.2000 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Bu haliyle ipotek, azami meblağ (üst sınır ipoteği) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan azami meblağ (üst sınır) ipoteğinde alacağın ulaşacağı miktar önceden belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosunda gösterilen limitle sınırlanabilir....
den ipoteğin fekki ya da ipotek alacaklısı olarak müvekkilinin adının tescili için yazılı muvafakatname gerektiği" şeklinde cevap verildiğini, alacağın temliki nedeni ile ipoteğin kaldırılması için Tapu Müdürlüğü, Halk Bankası, Birleşim Varlık Yönetimi A.Ş. gibi kurumlara yaptığı başvurunun olumsuz sonuçlandığını, arabuluculuk görüşmeleri sırasında da taraflarınca yapılacak bir işlem olmadığının bildirildiğini, ipoteğin dava dışı Pamukbank lehine kurulduğunu, Pamukbank'ın Halk Bankası'na devredildiğini ileri sürerek ilgili kurumlara yaptıkları başvuruların olumsuz cevaplanması dikkate alınarak bahsekonu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesi vermemiş, duruşmada kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuştur. III....
doğmadığını, iş bu taşınmaza ait tüm borçlar ödenmiş olup, ipoteğin fekki gerektiğini, ipotek verenin şahsi borçları ve başkaca borçları var ise ipotek konusunu oluşturmadığını beyanla, İstanbul İli, ........
Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Dava konusu olayda ipotek lehtarı H.. B..'ün ipotek aktinden kaynaklanan alacağının ödenmediği, ipoteğin kaldırılması için gerekli koşulların gerçekleşmediği anlaşıldığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken davalı ipotek lehdarı H.. B.. vekili tarafından dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin davacının babasının şirket borçlarından kaynaklandığının bildirildiği ve ipoteğin davacının borcundan doğmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkiline ait taşınmaz üzerinde tesis edilen ipoteğin bila faizli olduğunu, takip dosyasında ipotek bedelinin depo edildiğini ve ipotek alacaklısına muhtıranın 17/02/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, 19/02/2020 tarihinde ipotek alacaklısının "ipoteğin fekki konusunda bir itiraz bulunmamaktadır. İpotek bedelinin banka hesabına yatırılması halinde takip konusu ipoteğin fekkine muvafakat edilmektedir" şeklinde beyan sunduğunu, bu beyan dilekçesi ile ipotek alacaklısının, kabul anlamına gelmemekle birlikte, dosyadaki faiz ve fer'ilerinden vazgeçmiş sayıldığını, ipoteğin vadesi olarak belirlenen tarih 02/06/2000 olup, bu tarihin, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapılabilinecek tarih olduğunu, bu tarihten sonra resmi senette herhangi bir faiz miktarı yazılmamış olmasına rağmen faiz talep etmenin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, şikayetin reddini istemiştir....