ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/04/2021 NUMARASI : 2017/547 ESAS, 2021/303 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : DAVALI T4 A.Ş - VEKİLİ : Av....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemede görülen davanın İİK'nun 72 maddesi uyarınca menfi tespit ve ipoteğin fekki davası olduğunu, dava dışı Mehtap Bayav'ın müvekkil Banka Ostim Şubesinden ticari kredi kullanmış ve söz konusu ticari kredi borcu ödenmiş olmakla birlikte Mehtap Bayav'ın eski eşi Abdullah Yurt'un müvekkil Banka Sincan Şubesinden kullanmış olduğu ticari kredilere de müşterek müteselsil borçlu ve kefil olduğunu, davacının müvekkil Banka lehine tesis ettirdiği 195.000,00 TL'lik ipoteğin Mehtap Bayav'ın müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı ve imzalayacağı kredi sözleşmelerinden kaynaklanacak tüm doğmuş ve doğacak borçlarını da kapsadığını, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarının da bu yönde olduğunu, bu kararlardan da anlaşılacağı üzere ipoteğin kefaleti de kapsar ve ipotek sorumluluğu kefalet borcu ödenene kadar devam edeceğini, TBK 21. maddesinin İpotek Resmi Senetlerinde uygulanmasının hukuken mümkün olmadığını, T1 tarafından söz konusu...
Davacılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın taşınmaza 1999 yılında dava konusu taşınmaza konulan ipoteğin bu gün ki bedeli üzerinden güncellenmesini talep etmiş ise de, yerleşik yargıtay içtihatlarında da görüleceği üzere taşınmazlar üzerine konulan ipoteklerin bedelleri ne kadar ise o miktarın karşılığı ipoteğin kaldırılması davasında ödenmekte olduğundan davalının konulan ipotek miktarından daha yüksek bir tutar ile ipoteğin kaldırılması isteminin hukuka aykırı olduğundan ipoteğin kaldırılması davalarında lehine ipotek konulan tarafa kazanç sağlama ve kar getirme amacı olan davalar olmadığından asıl amacın lehine ipotek konulan kişinin, ipoteğin kaldırılması sırasında ipotek tutarın kendisine ödenerek mağdur olmasının önlenmesi amaçlanmakta olduğundan davalı tarafın bu yöndeki istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ipoteğin kaldırılması talebine ilişkindir....
Gıda Turizm Kavafiye Ticaret Limited Şirketi'nin yine gayri nakdi krediden kaynaklı davalı bankaya 6.120,00 TL borcunun bulunduğunun tespit edildiği, bu hale göre davalı bankaya dava dışı şirketin kullandığı nakdi ve gayri nakdi kredilerin teminatı olarak davacıya ait taşınmazın ipotek verildiği, halen dava dışı şirketin asaleten ve kefaleten davalı bankaya gayri nakdi krediden ötürü borcunun bulunduğu, ipoteğin kaldırılması koşullarının oluşmadığı, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, öte yandan, davacı yanca 16.08.2011 tarihli takip kapatma yazısı kapsamında davalı bankaya borcun kalmadığından ipoteğin kaldırılması gerektiği iddia edilmiş ise de, söz konusu yazı içeriğine göre dava dışı şirketin nakdi krediden kaynaklı borcunun ödendiği, yazının da nakdi kredi borcunun kapatılması nedeniyle verildiği, söz konusu yazı içeriğinin dava dışı şirketin gayri nakdi kredi borcunu içermediğinden bu yazı gereğince ipoteğin kaldırılması gerektiği yönündeki davacı iddiasına...
Hal böyle olunca, mahkemenin dava dilekçesi üzerine dava şartları arasında sayılan kesin yetki hususunu inceleyip usulden red kararı vermesi usul ekonomisine de uygun ise de, dava dilekçesinde ipoteğin fekki talebi ile birlikte menfi tespit istemi de bulunmaktadır. Menfi tespit istemi yönünden kesin yetki hali söz konusu olmadığından ve kesin olmayan yetki hallerinde mahkemenin yetki konusunda re’sen inceleme yapması aynı Kanunun 19 ve 117. maddelerine aykırılık oluşturduğundan, menfi tespit talebi yönünden de bu aşamada usulden red kararı verilmesi hukuki dinlenilme hakkının (HMK.nın m.27) ihlali sonucunu doğurduğundan, hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir....
Davalının ipoteğin tesis edildiği tarihte davalıya bazı senetler vermesi senetlerin keşide tarihinde ipotek aktinin kurulması bu nitelikteki bir delille kanıtlanmadığı sürece ipoteğin terkin edilmesi için bir neden değildir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alır. Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden, ipoteğin kaldırılmasına ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde karar verilebilir. Değinilen yönler gözetilmeden resmi akit tablosu içeriği aynı nitelikteki diğer bir delille kanıtlanmış gibi davanın yazılı olduğu şekilde kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır....
İCRA DAİRESİ 2021/9062 esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip açıldığını müvekkili borcunu ödeyerek söz konusu ipotek icra dosyasını kapattığını müvekkili söz konusu borcu ödemesi üzerine ipoteğin fekki gerekirken davalı banka tarafından ipotek fekki yapılmadığını ipotek icra dosyası kapanmış olmasına karşın taşınmaz üzerindeki ipotek kalkmadığını bunun üzerine Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/271 esas sayılı dosyası ile 'ipoteğin kaldırılması' davası açıldığını ve yargılamanın devam etmekte olduğunu davaya konu Senedin kullanılan krediye teminat olarak düzenlenmiş olması ve söz konusu kredinin ödenmiş olması nedeniyle MÜVEKKİLİ DAVALI BANKAYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, senedin davalı tarafından Bursa 14....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının ipotek borçlusu oluğu, ilk derece mahkemesi tedbir kararını kaldırırken, ipotek borçlusunun ipoteğin fekkini talep edemeyeceği, sadece tapu malikinin talep edebileceği gereklerine dayanmasına rağmen bu gerekçesinin yasal dayanağını belirtmediği, ipotek borçlusunun, ipoteğin fekkini talep edememesi halinde hem üçüncü şahıslara, hemde ipotek alacaklısına mahkum kalacağını, bu durumda, ipotek alacaklısının ya da lehine ipotek verilen kişinin korunmasını beklemesi, hukuki ve fiili duruma aykırı olduğunu, açtıkları menfi tespit davası içerisinde, bahsi geçen ipoteklerin kaldırılması talep edildiği, davalının alacağının bulunduğu gerekçesiyle bu ipotekleri her an takibe koymasının mümkün olduğunu, cevap dilekçelerinde de bu durumdan bahsettiklerini, ipoteğin takibe konulması halinde davacı müvekkilinin hem davalıya, hemde malike karşı rücuen sorumlu bulunacağını, iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunu ve ihtiyati...
TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/511 ESAS DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya Asliye 1....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/63 KARAR NO : 2021/116 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 23/09/2020 NUMARASI : 2019/165 ESAS 2020/541 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 ile davalılardan T7 arasındaki ticari alışveriş nedeniyle müvekkil adına kayıtlı Samsun İli İlkadım ilçesi Cedit Mah. 145 ada 36 parselde kayıtlı taşınmazın, davalılardan T7 lehine 345.000,00 TL bedelle ipotek verildiğini, müvekkili tarafından ipoteğe konu olan borcun ödendiğini ve bu doğrultuda davalı lehine ipotek verilen taşınmaz üzerindeki sınırlamanın kaldırılması istenildiğini, bunun için davalılardan T7 nin kendi sigortalı çalışanı Hüseyin DEMİR' e dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için Bakırköy 42....