WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık konusu ipoteğin davacının taşınmazında imar uygulaması sonucu oluşan 201,92 m2 artışa karşılık konulduğu, ipotek bedelinin 50.480,00TL olduğu, 10.12.2015 tarihli raporda bilirkişi tarafından ipotek bedelini ipotek tarihinden dava tarihine kadar yıllık TÜFE oranlarına göre hesaplanarak 79.222,21TL olarak tespit edildiği, mahkemece bu bedel depo ettirilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür. Taşınmazın değerinde ipoteğin konulduğu tarihten bugüne kadar olan artış gözetilerek dava tarihi itibariyle rayiç bedeli depo ettirilmek suretiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; depo edilen ipotek bedelinin davalıya ödenmesi yönünde karar verilmesi gerekirken hüküm sonucunda bu hususta karar verilmemiş olması da infazda tereddüte neden olacağından doğru görülmemiştir....

    Davalı, eski malike kullandırılan kredilerin teminatı olarak tapuda ipotek tesis edildiğini, davacı taşınmazı satın aldığı sırada ipoteğin tapuda tescil edilmiş bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, ipoteğin fek edildiği bildirildiğinden bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına karar vermiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmişlerdir. Dava, tapu kaydında tesis edilen ipoteğin taşınmazın satın alındığı sırada mevcut olmadığı gerekçesiyle fekki istemine ilişkindir. Taşınmaz eski maliklerden ... .......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tarafından feshi nedeniyle, sözleşme gereğince verilen ipoteğin bedelsiz kaldığından bahisle ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı vekili, ipoteğin fekki talebinin haklı olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu taşınmaz üzerinde dava dışı ...İnşaat Taahhüt Sanayi Ltd. Şti'nin doğmuş ve doğacak borcundan dolayı davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, dava dışı ...İnşaat Taahhüt Sanayi Ltd. Şti'nin davalı bankaya herhangi bir borcunun bulunmadığını, İpoteğin teminat altına aldığı borç ilişkisi sona erdiğinden müvekkilinin maliki bulunduğu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için davalıya keşide edilen ihtarnameden sonuç alınamadığını ileri sürerek müvekkilinin maliki olduğu taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          un davalı bankayla dava dışı şirket arasında imzalanan genel kredisi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, bu krediden kaynaklı borcu bulunduğu, bu krediden kaynaklanan borç tasfiye edilmeden ipoteğin terkin edilemeyeceğini bildirdiğini ve akabinde dava dışı asıl borçlu şirket, ... ve müvekkili aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yaptığını, ancak davaya konu ipoteğin mortgage kredisinin teminatı olmak üzere tesis edildiğini ve bu kredinin de kapatıldığını, ipoteğin dava dışı asıl borçlu şirketin kullandığı krediyle bir ilgisi bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin davalı yanca başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, ipoteğin terkinine ve kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu ipoteğin sadece mortgage kredisinin teminatı olmak üzere değil dava dışı ...'...

            ile dava dışı yüklenici Hamdi Çakmak arasında imzalanan 15.03.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin teminatı olarak arsaya davalı arsa sahibi lehine konulan ipoteğin kaldırılmadığını, inşaatın bittiği ve müvekkillerinin yüklenici şirketten daire satın aldıklarını ancak tapuya konulan ipoteğin davalı yanca kaldırılmadığı gibi müvekkilleri aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını ileri sürerek, davalının başlattığı takiplerin durdurulmasını ve iptalini, konulan ipoteğin daire sahiplerine payları oranında dağılımının tespiti ile ipoteğin sözleşmenin teminatı olarak konulmuş olması nedeniyle dava dışı yüklenicinin, davalı arsa sahibi K.. A..'a sözleşmeden kaynaklanan borcu olup olmadığının tespiti ile varsa davacılara düşen hisselerin ayrı ayrı tespitini talep ve dava etmiştir....

              Davalı vekili, dava konusu taşınmazın malikinin dava dışı ... iken 08.05.2008 tarihinde mülkiyetin yine dava dışı olan ...’ya geçtiğini bu nedenle davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığını ayrıca dava konusu ipoteğin üst sınır ipoteği olup kredi sözleşmesinden doğmuş borçların tümüyle ifası halinde dahi ipoteğin sona ermeyeceğini, ipoteğin geçerli olduğu sürece anılan kredi sözleşmesinden gelecekte doğacak diğer borçlarında ipotek limiti dahilinde ipoteğin sağladığı teminatın kapsamına gireceğini, davacı şirketin müvekkili bankaya herhangi bir borcu olmamasına rağmen ortada geçerli bir kredi sözleşmesinin var olduğunu ayrıca ipotek veren ...’ın dava dışı bu şirkete kefaleti bulunduğunu öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 12.09.2007 No : 116-274 Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ipotek bedeli ödendiği iddiasıyla ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı vekili, ipoteğin üst sınır ipoteği şeklinde tesis edildiğini, bu kredi borcunun kapanmış olmasının ipoteğin kaldırılmasını gerektirmediğini, davacının taşınmazı bu haliyle satın aldığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, ipoteğin üst sınır ipoteği olması ve ipotek bedelinin limiti aşar şekilde dava dışı taşınmazı satan kişi tarafından ödenmesi nedeniyle davanın kabulüne, Yerköy Yeni Mahalle 42 Ada 133 Parsel’de kayıtlı B Blok 5 No.lu bağımsız bölüm üzerinde davalı lehine 38.500....

                  Yapılan incelemede; ipotek 26.04.2011 tarihinde tesis edilmiş, dava 27/01/2016 tarihinde açılmıştır. İpotek tesis edilen taşınmaz ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip sonucu alacağına mahsuben davalı bankaya 22.04.2015 tarihinde cebri icra ile satılmış, ihalenin feshi davasının reddine karar verilmiş ve eldeki davanın yargılaması devam ederken bu hüküm 06.11.2018 tarihinde kesinleşmiştir. İpoteğin kaldırılması talepli davada, dava konusu ipoteğin paraya çevrilmesi nedeniyle dava konusuz hale gelmiştir. O halde; konusuz kalan dava hakkında "Karar verilmesine yer olmadığına" karar verilip (HMK m. 331/1), davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumlarına göre yargılama gideri ve vekalet ücreti hakkında (HMK m. 323/1-ğ) karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı banka tarafından müvekkiline ait taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin davalı bankaya olan tüm borçlarını ödediğini, ancak yapılan başvurulara rağmen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu