Dava, ipoteğin terkini istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK’nin 596. maddesine göre “Kefil, alacaklıya ifada bulunduğu ölçüde, onun haklarına halef olur. ” Dava dışı şirketin kredi borcu dava dışı kefil ... tarafından borcu ödenmekle alacaklının haklarına haleftir. Bu durumda ipoteğin, borcu ödeyen ve ipoteğin terkini için muvafakati alınamayan kefil lehine devam etmesi gerekir. Mahkemece bu husus gözetilmeden yazılı gerekçelerle davanın kabulü ile ipoteğin terkinine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 2. Bozma sebep ve şekline göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/349 Esas KARAR NO : 2021/513 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 05/02/2020 KARAR TARİHİ : 11/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ---------- maliki olduğunu, iş bu taşınmaz üzerinde ---------- edildiğinin görüldüğünü, müvekkilinin bu ipoteği---------- ------ alacaklısından yapacağı alım satım ve bayilik sözleşmesinden kaynaklanacak borçları ile aldığını ve alacağının bulunmadığını, müvekkilinin ipoteğin kaldırılması için ipotek alacaklısına ulaşamadığından ipoteğin kaldırılmadığını, yapılan araştırma da ----- tamamlandığı ve şirketin kapatılmasına karar verildiğinin tespit edildiğini, şirketin kapanış kaydında aktif ve pasif mal varlığının bulunmadığının beyan edildiğini ancak müvekkilinin taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını, bu nedenle ipoteğin kaldırılması...
E sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatılması akabinde icra dosyası alacağının ve dolayısıyla ipotek hakkının davalı banka tarafından diğer davalı ...'...
Bu şerh ipoteğin terkin edildiği anlamına gelmez. Aksine, ipoteğin alacaklı ve borçlusunun onay vermesiyle terkin edilebileceğini gösterir. Kaldı ki, taşınmazın bölünmesi halinde ipoteğin durumunu düzenleyen Türk Medeni Kanununun 889. maddesi uyarınca, ipotekli taşınmazın bir kısmının veya aynı malike ait bulunan ipotekli taşınmazlardan birinin başkasına devredilmesi ya da ipotekli taşınmazın bölünmesi halinde aksine bir anlaşma yoksa rehnin taşınmazlara değerleri oranında dağıtılması gerekir. Yine tapu kayıt örneğine göre; 32046 ada 31 sayılı parselde ipotek borçlusu ..., ipotek alacaklısı ise “..., ...” gözükmektedir. Dava ise sadece ... (...) hasım gösterilerek açılmıştır. Davalı gösterilen... (...) ile ipoteğin diğer alacaklısı olduğu görülen ... arasında illiyet bağını gösteren bir belge bulunmamaktadır. Böyle olmasına rağmen, davada taraf durumunu almayan ...’ın hukukunu da etkiler biçimde ipoteğin terkini kararı verilmesi doğru olmamıştır....
Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. 10.02.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda ipotek bedelinin dava tarihindeki reel alım gücünün ortalama 20.604,71TL olduğu belirlenmiş ve mahkemece bu bedel depo ettirilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına aldığından ana para, gecikme faizi ve varsa takip masrafları toplamı uzman bilirkişiye hesaplattırılıp bu bedel borçlulara depo ettirilmek suretiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekir. Bu nedenle ipoteğin güncel değerinin 20.604,71TL olduğuna ve ipoteğin kaldırılmasına dair verilen karar hatalıdır....
Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir.Somut olayda; mahkemenin kabul ettiğinin aksine incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiyle arsa sahiplerine tanınan hakların güvencesi (teminatı) olmak üzere tesis edilen bir teminat ipoteği olduğu görülmektedir. Bu ipotekle, arsa sahiplerinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin uygulanmasında ve ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan alacakları teminat altına alınmıştır. İpoteğin teminat fonksiyonu devam ettiği sürece terkini dava konusu yapılamaz. Ne var ki, mahkemece bu hususta herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmamıştır....
Davalı vekili; taşınmaz üzerindeki ipoteğin alacaklı tarafından bildirilmediği sürece fekkinin mümkün olmadığını, ipoteğin teminat (limit) ipoteği olup bankanın talebi doğrultusunda kaldırılabileceğini, banka yetkilisi tarafından ipotek fek yazısı verildiğini, fakat dava dışı şirkete kullandırılan kredi borcu bitmiş olsa da, cari hesap şeklinde işleyen pos cihazının halen kullanılıyor olması ve ticari artı para hesabının bulunması nedeniyle ipoteğin kaldırılması kararından vazgeçildiğini, ipotek fek yazısında da fek işleminin banka avukatının vekaletnamesini ibrazını müteakip tekemmül ettirileceğinin bildirildiğini, banka vekili tarafından da işlemin gerçekleştirilmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
/Adana Şubesinden keşide edilen iki ihtarnameye konu borcu faizi ile birlikte ödediğini, sonra da banka şubesinden ipoteğin fekki talebinde bulunduğunu, ancak ...’ın başka şubeden almış olduğu kredi kart borcu nedeniyle bu istemin reddedildiğini, keşide edilen ihtardan da sonuç alınmadığını, ipoteğe konu borcun ödendiğini belirterek taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkili bankaya vermiş olduğu ipoteğin 120.000.00 YTL limitli teminat ipoteği olup, ...’ın ... TAŞ....
ile taşınmazdaki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tapu Sicil Müdürlüğüne bildirildiği halde ipoteğin terkin edilmediğini, daha sonra belediye encümen kararı ile 20/05/2005 tarihinde ödenen 102,44 TL mahsup edilerek ipotek bedelinin 163.379,46 TL olarak güncellendiğini, yapılan bu işlemin batıl olduğunu, ipotek bedelinin ödendiğini ancak ipoteğin fekkedilmediğini ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davacı tarafça her ne kadar ipotek bedelinin tamamının ödendiği iddia edilse de ipoteğin, ipotek bedeli ödenmediği için fekkedilmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin fekki isteğine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır....