ipoteğin fekki işleminin yapılabileceğine karar verildiğini ve kararın hatalı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL, TAZMİNAT VE İPOTEĞİN FEKKİ Taraflar arasındaki davadan dolayı .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 05.07.2012 gün ve 2000/613 esas 2012/319 karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 12.01.2015 gün ve 1937-76 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı ... tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK'un 440.maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollamasıyla karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davacı ...'den usulün 442/3. maddesi ve 4421 sayılı Yasa gereğince takdiren 261.00.-TL para cezası ile 60.80.-TL red harcının alınarak Hazineye gelir kaydına, 09.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 03.08.2010 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki, HMK'nin 125. maddesi uyarınca tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki ve tazminat davası sonucunda mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, yerel mahkemece verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası, 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen Geçici 4. maddenin ikinci fıkrası uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü. _K A R A R_ Dairemizin 13.10.2015 gün ve 2015/9925E.-2015/8870 K. sayılı bozma Kararının kanuna, usule ve dosya kapsamına uygun olduğu, mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, dosyanın 6100 sayılı Kanunun Geçici 4. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca inceleme yapılmak üzere Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine, 09.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
bulunduğu ve dava dışı ------ dava tarihi itbarıyla kredi borcunun 570.345,37 TL olduğu, bu nedenle de, davalı banka yönünden ipoteğin fekki şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
i tasfiyeye girdiğini, şirkete ulaşamadıkları için fekki konusunda işbu davanın açılma gereği doğduğunu, müvekkilinin herhangi bir borç karşılığının teminatı olmayan ipoteğin, alacaklıya ulaşılamaması nedeniyle fekkine karar verilmesi gerektiğini belirterek, müvekkilinin taşınmazı üzerinde mevcut ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. ....Asliye Hukuk Mahkemesi 02/12/2020 tarih ve ....sayılı kararı ile davaya bakmak görevinin ticaret mahkemeleri olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiştir. CEVAP: Davaya cevap verilmemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava; ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı taraf, dava dışı ... için ... A.Ş....
nin davalı banka nezdindeki hesabına 94.900,00 TL'nin ipoteğin fekki şartıyla ödenmiş ise de davalı bankanın ipoteği kaldırmadığı gibi ipotekli taşınmazla ilgili kredi alacağı bulunduğundan bahisle müvekkiline ihtar çektiğini oysa müvekkilinin yapmış olduğu ödeme nedeniyle davalıya borcu bulunmadığını belirterek, ipoteğe konu borcu olmadığının tespitiyle, %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline ve tapu sicilinden ipotek şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı iddialarının aksine davacı yanca yapılan ödemenin ipoteğe konu borcun tasfiyesine yönelik olmayıp taşınmaz satım bedeli olarak dava dışı ...'ye ödenmesi amacıyla yapıldığını, bu ödeme tutarının davadışı ...'nin gerek ipoteğe konu gerekse davadışı kredi borçlarına karşılık mahsup edildiğini ve halen ipoteğe konu kredi ilişkisinden dolayı müvekkilinin alacaklı olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur....
BİLDİRİLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -davanın zorunlu arabuluculuk kapsamında olduğunu, arabulculuk başvurusu yapılmadan dava açıldığını, arabuluculuğa başvuru şartı yerine getirilmeksizin açılan iş bu davanın dava şartı yokluğu nedeni ile karar verilmesi gerektiğini, -poteğin fekki için de müşteri talebi olması gerektiğini, davacının ipoteğin fekki için davalı müvekkili bankaya başvurmaksızın davayı açmasında hukuki yararı bulunmadığını, bankanın resen ipoteğin fekki işlemini yerine getirmediğini, kredinin tahsilinden itibaren 4 ay sonrasında dahi herhangi bir müşteri talebi yokken ve fek-tapu masrafları ödenmeksizin ipoteğin fekki yükümlülüğünün müvekkili bankaya yüklenmesinin hukuk ve hakkaniyete aykırı olduğunu, -HMK nın 329 ve devamı maddeleri uyarınca, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş davalı bankanın yargılama giderlerini, harç ve vekalet ücretini ödemeye mahkûm edilmesinin hukuk ve hakkaniyete aykırı olduğunu, hatta...
Taşınmazın aynına ilişkin ipoteğin fekki davasına HMK'nun 114/1-ç maddesi uyarınca kesin yetki kuralı niteliğindeki HMK'nun 12. maddesi gereği taşınmazın bulunduğu Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi kesin yetkilidir. Öte yandan, ipoteğin fekki yanında ayrıca menfi tespit davası açılmış olması ipoteğin fekki davasında dava şartı niteliğindeki kesin yetki kuralını ortadan kaldırmayacaktır. Menfi tespit davası ile ipoteğin fekki istemi borcun bulunmadığı hukuki sebebine dayalı olduğundan delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinden tefrik de usul ekonomisine aykırı olacaktır....
ne, belli bir tutar ödenmek kaydıyla ipoteğin fek edileceğine ilişkin olarak verdiği bir taahhüdün bulunmadığını, davacının müvekkili bankanın kredi müşterisi olan Barış Ltd. Şti.'ye ait olan kullandığı ve kullanacağı kredilerin teminatını teşkil etmek üzere banka lehine 1.520.000,00 TL bedelle ipotekli bulunan dükkan vasfındaki taşınmazı 30/10/2016 tarihinde 250.000,00 TL bedelle ve üzerindeki banka ipoteğinin tüm hukuki vecibelerini de kabul etmek suretiyle tapuda satın alındığını, ipoteğin fekkinin talep edilebilmesi için ya ipoteğin temin ettiği borcun tümüyle ödenmesinin ya da borç tümüyle tasfiye edilmese bile bankanın bu konuda muvafakatinin şart olduğunu, davacının Barış Gıda Ltd....