Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda tarafların birbirinden alacaklı olmadığı, bu durumda ipoteğin fek edilmesinin zorunlu olduğu gerekçesiyle davacıların ipoteğin fekki talebinin kabulüne, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine, alacağa yönelik davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava ipoteğin fekki ve alacak istemine ilişkindir. İpotek taşınmaz üzerinde bir hak doğurduğundan bu hakkın ortadan kaldırılmasını amaçlayan ipoteğin fekki davasının HUMK.nun 13.maddesinde düzenlenmiş bulunan kesin yetki kuralına göre taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerekir.Bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re'sen gözetilmelidir. Bu durumda ipoteğin fekki talebi yönünden dava tefrik edilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken bu yönün gözetilmemiş olması isabetsizdir....
Bu hukuki açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde: Davacının iş bu davadaki talebi, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle ipoteğin fekki istemine ilişkindir. TTK'nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Davanın konusu (müddeabih), dava dilekçesindeki talep sonucuna, yani neticei talebe göre belirlenir. Neticei talebin bir para alacağının tahsili veya tazminat olduğu durumlarda, arabulucuya başvuru yapılmış olması dava şartıdır. İpoteğin fekki talebi bu kapsamda değerlendirilemez. Çünkü, ipoteğin fekki talepli davalarda, bir miktar alacağın tahsili talebi yoktur. Yani, ticari dava niteliğindeki ipoteğin fekki davalarının açılabilmesi için arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesinin karar gerekçesi bu nedenle usul ve yasaya aykırıdır....
DAVANIN KONUSU: İpoteğin Kaldırılması (Fekki) Her ne kadar istinaf incelemesi için dosya Dairemize gönderilmiş ise de, inceleme konusu ilk derece mahkemesi kararına konu uyuşmazlık, ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı ile davalı banka arasında kredi sözleşme ilişkisi yoktur. Kredi Sözleşmesinin tarafı dava dışı satıcı firmadır. Davacı, dava dışı satıcıdan bağımsız bölüm satın almış olup ipoteğin fekki için davalıya para gönderdiğini, buna rağmen ipoteğin fekkedilmediğini belirterek ipoteğin fekkini istemiştir. Davada, banka kredisiyle ilgili bir tartışma yapılmayacaktır. Kredi borcunun miktarı, faiz vb. konular tartışılmayacaktır. Uyuşmazlık ipoteğin fekki talebinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....
Ltd.Şti. ve ... vekili,Görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, ipotek tesisinin ... lehine olduğu için husumetin kendilerine yöneltilemeyeceğini, davacının ipoteğin fekki talebi ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olmadığını, davacının davalı şirketin ortağı olması sebebiyle daha 1 yıl dolmadan şirketin kar etmediği gerekçesi ile ortaklık payını protokolde belirtildiği şekilde devir ettiğini, 3. Kişi lehine konulan ipotekte davacının yasal sorumluluğunun devam ettiği için ipoteğin fekki isteminin yersiz olduğunu, ayrıca maddi ve manevi tazminat taleplerinin de koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı ......
Asıl dava, davacı yükleniciye ait bağımsız bölümler üzerine konulan ipoteğin fekki, Birleşen dava sözleşmede öngörülen inşaat m²'sine göre tapu iptali tescil olmadığı taktirde bedele hükmedilmesi ve eksik ve ayıplı imalatlar bedeli, geç teslim kira tazminatı ile tüm güncel müspet zararların ticari faizi ile tahsiline ilişkindir. 1)Asıl dava bakımından dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Birleşen davada davacı arsa sahibi vekilinin temyiz itirazları bakımından, Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tacir olan davalı şirket ile davacı arsa maliki arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmış olup, birleşen dava davacısı tarafça, alacağa ticari faiz yürütülmesi talep edildiği, alacağın avans faizi ile tahsiline hükmedilmesi gerekirken, yasal faize hükmedilmesi doğru olmamıştır 3) Birleşen...
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda taşınmaz üzerindeki ipoteğin dava dışı ...’ın davalı bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olarak verildiği, dava dışı ...’in Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinden doğan borçlarının bulunması nedeniyle davalı bankanın ipoteğin fekki için onay vermekten vazgeçtiği, dava dışı ...’ın davalı bankaya olan borçlarının ödenmemesinden dolayı ipoteğin kaldırılmamasında hukuka aykırı bir durumun bulunmadığı, davalı bankanın ipoteğin fekkine onay vermekten vazgeçmesi nedeniyle davacının maddi ve manevi zarara uğramadığı gerekçesiyle davacının ipoteğin fekki ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl davada menfi tespit, ipoteğin fekki ve tazminat, birleşen davada itirazın iptali davalarının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. - KARAR - Asıl dava, genel kredi sözleşmesinden doğan borcun ödendiği iddiasına dayalı menfi tespit, ipoteğin fekki ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir. Asıl davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Birleşen dava, genel kredi sözleşmesinden doğan banka alacağının tahsiline dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir. Birleşen davada davalılar vekili, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.11.2006 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit icra inkar tazminatı tahsili ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; menfi tespit isteminin kabulüne, icra inkar tazminatı talebinin reddine, ipoteğin fekki davasında yetki yönünden reddine dair verilen 11.09.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, ipoteğin fekki, Ankara 22. İcra Müdürlüğünün 2003/273 Esasında kayıtlı takip sebebiyle menfi tespit ve tazminat tahsili istemlerine ilişkindir....
, ipotek veren üçüncü kişi sıfatıyla sorumlu bulunduğu, kendi ticari işletmesi dahi olmadığı hususları gözetildiğinde, uyuşmazlığın ticari dava olmadığı, diğer deyişle Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülemeyeceği, genel görevli mahkemelerin görevli olduğu, hem menfi tespit istemi, hem de ipoteğin fekki istemi yönünden uyuşmazlığa bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu,------- İcra Müdürlükleri'nde yapıldığı için menfi tespit istemi yönünden----- Mahkemeleri görevli ise de, ipoteğin fekki istemi taşınmazın aynına ilişkin olduğu için taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olan-------Mahkemelerinin kesin yetkili olduğu, Bu nedenle ipoteğin fekki istemi yönünden tefrik kararı verilerek dosya----- Asliye Hukuk Mahkemeleri'ne gönderilmesi gerektiğini, dolayısıyla menfi tespit ve ipoteğin fekki istemlerinin ayrı ayrı harca tabi tutulması gerektiği, bu kapsamda, menfi tespit istemi sebebiyle takip çıkışı olan --- üzerinden ve ipoteğin fekki istemi nedeniyle ipotek limiti olan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, dava konusu ipoteklerin teminatı olduğu kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödendiğinden ipoteklerin fekki istemine ilişkindir. Davalı vekili, dava dışı kredi borçlusunda bulunan çek yapraklarının iade edilmemesi ve çek yaprakları bedellerine karşılık nakit bloke verilmemesi nedeniyle ipoteğin fek işleminin yapılmaması konusunda müvekkili bankanın haklı olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir....