Somut uyuşmazlık incelendiğinde, davacı taraf, dosyaya sunulan banka dekontuna istinaden davaya konu taşınmaz yönünden ipoteğin fekki, bu talep mümkün olmadığı takdirde, 310.000,00 TL tutarlı ödemenin ödeme tarihi de belirtilerek müvekkili tarafından yerine getirildiği hususunun düşünceler sütununa şerh verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması (Fekki) K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nun 194. maddesi gereğince aile konutu üzerine konulan ipoteğin fekki için açılan asıl davada mahkemece 06.10.2015 tarihinde ara karar ıile verieln ihtiyati tedbir kararının yerinde olmadığına dair davalı vekilinin talebinin, mahkemece bu kararın temyize tabi olmadığı yönünde reddine dair verilen 01.12.2015 tarihli ara kararının temyizi isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanununun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tarafından feshi nedeniyle, sözleşme gereğince verilen ipoteğin bedelsiz kaldığından bahisle ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı vekili, ipoteğin fekki talebinin haklı olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....
Maddesi uyarınca muhtıra çıkartıldığını, davalı tarafından icra dosyasına itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının itirazının ipoteğin fekki talebine ve ipotek bedeline karşı olduğunu, davalı ipoteğin bedeline yönelik itirazda bulunmuş ise de ipoteğin türünün azami meblağ (üst sınır) ipoteği olduğunu, ilgili Yargıtay ilamlarında taşınmaz üzerindeki ipoteğin üst sınır ipoteği olması halinde sözleşmede faiz şartı olsa dahi bu şartın geçersiz olacağını, ipotek borçlusunun ipotek bedeli ile sorumlu olduğunu, ipoteğin fekkini talep edenin taşınmazın yeni maliki olan müvekkili olduğunu, müvekkilinin ipotek limit miktarı olan 8.000,00-TL bedelinden sorumlu olacağını beyan ederek müvekkili adına kayıtlı olan İstanbul İli, ... İlçesi, ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin taşınmazı üzerinde dava dışı ... 'nin davalı bankadan kullandığı kredi sözleşmesine istinaden ipotek tesis edildiğini, kredi borcunun ödendiğini ancak taşınmaz üzerindeki ipoteğin banka tarafından sona erdirilmediği gibi ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığını ileri sürerek, müvekkiline ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin terkinini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takip konusu taşınmaz üzerindeki ipotek hakkının davanın ihbar edildiği ....'ye temlik edildiğini, dava dışı kredi borçlusunun kredi borcunun bir miktarının... tarafından ödenmesi ve kefil sıfatıyla ödeyen...'...
Bölge adliye mahkemesince, davalı bankanın dava dışı asıl borçlu şirkete kullandırdığı krediler nedeniyle kredi alacağının kalmadığı, davalı bankanın ipoteği hesap işletim ücreti ile ipotek fek ücreti alacağından dolayı kaldırmadığı, ancak davalı bankanın 06.04.2015 tarihli ihtarnamesinde toplam 40.842,58TL borcun bulunduğunu belirterek, bu miktarın depo edilmesini istemiş olduğu söz konusu ihtarname de ipotek fek ücreti ve hesap işletim ücretinin konu edilmediği gibi dava konusu ipoteğin hesap işletim ücreti ile ipotek fek ücretinin teminatı olmadığı, davalı banka genel müdürlüğünce yapılan ipoteğin fekki, haklar saklı tutulmadan gerçekleştirildiğinden hesap işletim ücreti ve ipotek fek ücreti gerekçesinin de bizzat banka tarafından bertaraf edildiği, ipotek fek ücreti olarak istenilen hususun dayanakları da gösterilmediğine göre, ipoteğin fekki için gerekli yazıları yazmayarak muaraza çıkaran davalı bankanın davaya sebebiyet verdiği de gözetildiğinde ilk derece mahkemesinin dava...
Noterliğinin 6412 yev. no.lu) fek yazısının posta yoluyla Tapu Sicil Müdürlüğü'ne gönderilerek ipoteğin fek edilmesi hususunda, davalı bankaya ihtarname gönderildiği, davalı Bankaca, bu kez fekki talep edilen ipoteğin Şakir Öksüz'ün doğmuş/ doğacak risklerinin/borçlarının teminatını oluşturduğu, adı geçenin risklerinin devam ettiği, ipoteğin 300.000TL bedelli üst sınır ipoteği olduğu, 151.910TL'lik ödeme yapıldığı, hali hazırda ipotekten dolayı Banka alacağının bulunduğu, adı geçenin Banka nezdindeki tüm riskleri/borçları sonlanmadan ipoteğin fekki talebinin yerine getirilmeyeceğini bildirdikleri dosya kapsamı ile sabittir. Davalı banka tarafından Bahçelievler Tapu Müdürlü'ğüne hitaben yazılan 29/07/2013 tarih ve 672 sayılı İpotek fek yazısının ipoteğin terkin edilmesi için, taşınmazın yeni maliki olan T1 verildiği sabittir. Bankalar bir güven kuruluşu olup, TTK 18/2. maddesi uyarınca basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü vardır....
Noterliğinin 6412 yev. no.lu) fek yazısının posta yoluyla Tapu Sicil Müdürlüğü'ne gönderilerek ipoteğin fek edilmesi hususunda, davalı bankaya ihtarname gönderildiği, davalı Bankaca, bu kez fekki talep edilen ipoteğin Şakir Öksüz'ün doğmuş/ doğacak risklerinin/borçlarının teminatını oluşturduğu, adı geçenin risklerinin devam ettiği, ipoteğin 300.000TL bedelli üst sınır ipoteği olduğu, 151.910TL'lik ödeme yapıldığı, hali hazırda ipotekten dolayı Banka alacağının bulunduğu, adı geçenin Banka nezdindeki tüm riskleri/borçları sonlanmadan ipoteğin fekki talebinin yerine getirilmeyeceğini bildirdikleri dosya kapsamı ile sabittir. Davalı banka tarafından Bahçelievler Tapu Müdürlü'ğüne hitaben yazılan 29/07/2013 tarih ve 672 sayılı İpotek fek yazısının ipoteğin terkin edilmesi için, taşınmazın yeni maliki olan T1 verildiği sabittir. Bankalar bir güven kuruluşu olup, TTK 18/2. maddesi uyarınca basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü vardır....
İflas Müdürlüğü’nün 2009/38 iflas dosyasından ipoteğin kaldırılmasının talep edildiğini, ancak ipoteğin kaldırılması taleplerinin reddedildiğini, müvekkilinin davalı müflis şirkete borçlu olmadığının tespiti ile müvekkili adına kayıtlı taşınmazda davalı lehine tesis edilen 80.000.-TL bedelli ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı iflas idaresince, davaya konu taşınmaz hakkında ...12. İcra Müdürlüğü’nün 2008/8782 E. sayılı dosyası ile takip açıldığını, müflis şirket yetkilisinin iflas idaresince isticvabında “dava konusu taşınmaz üzerine, müflis şirketten yapılacak alımlara karşılık olmak üzere, teminat ipoteği koyulduğunu, alımların ...’ın temsil ve ilzama yetkili olduğu ...Kağıt isimli firma tarafından yapıldığı” beyan edildiğinden davacının ipoteğin fekki talebinin reddedildiğini, davacının borçlu olduğunun tespiti ile davanın reddini talep etmiştir....
Parselde kayıtlı taşınmaz kaydındaki 250.000-TL'lik ipoteğin fekki müvekkiline teslim ettiğini iddia ettiği teminat senetlerinin iadesi olduğunu, davacı ile imzalanan Bayilik Sözleşmesinin kontrol edildiğinde sözleşmenin yetki hususunu düzenleyen 26.16 maddesinde açıkça bu sözleşmeden doğan hukuki ihtilaflarda İstanbul Mahkeme ve İcra dairelerinin yetkili olduğunu, Mezkur dava ile davacı tarafından müvekkiline sözleşmenin teminatı olarak verildiği belirtilen ipoteğin fekki ile teminat senetlerinin kendilerine iadesinin talep edildiğini, müvekkili şirket kayıtlarında yapılan inceleme ve araştırmalarda ipoteğin fekki şartlarının oluşmadığının tespit edildiğini, Davacının sözleşme dolayısıyla müvekkiline olan bir kısım borçları halen devam ettiğini, bu durumun yargılama neticesinde ortaya çıkacağını, davacı tarafın teminatların çözülmesi için üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....