"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki ve tazminat davası sonucunda mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, yerel mahkemece verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası, 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen Geçici 4. maddenin ikinci fıkrası uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü. _K A R A R_ Dairemizin 13.10.2015 gün ve 2015/9925E.-2015/8870 K. sayılı bozma Kararının kanuna, usule ve dosya kapsamına uygun olduğu, mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, dosyanın 6100 sayılı Kanunun Geçici 4. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca inceleme yapılmak üzere Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine, 09.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, ipoteğin fekki talebine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamında belirtildiği şekilde HUMK’nun 186.maddesi uyarınca işlem yapılmışsa da davaya konu taşınmazın ilgili tapu sicil müdürlüğünden ipotek akit tablosu getirtilerek davacı şirketin davalı bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatını oluşturmak amacıyla verilip verilmediği araştırılıp, davacı şirketin davalıya borçlu olup olmadığı, somut olayda ipoteğin fekki şartlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi için konusunda uzman bilirkişiden Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak uygun sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeyle ve yanılgılı gerekçeyle hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLLERİ : DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 12/12/2022 KARAR TARİHİ : 23/01/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı .... Tic. Ltd. Şti'nin davalı bankadan kullandığı ... nolu KGF kredisi için kendisine ait ... Mah., ... ada ve ... parselde yer alan ... Blok, .... Kat ve .... nolu bağımsız bölümü .... tarihinde ipotek verdiğini, davalı banka nezdinde verilen ipotek fekki bildirilene kadar olup, banka tarafından .... tarihli yazı ile borçlu şirketin toplam riskinin .......
İcra Müdürlüğünün 2010/7525 esas sayılı dosyasındaki icra takibinin iptaline, takibe konu taşınmazdaki ipoteğin fekkine ve 25.000 TL'nin davalıdan istirdatı ile % 40 tan az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkil bankaya müteselsil kefil sıfatıyla ve ipotekli taşınmaz maliki sıfatıyla ayrı ayrı borçları bulunduğunu, davacının ipotek maliki sıfatıyla ödeme yapması nedeniyle istirdat talebinin reddi gerektiğini, ipotek limiti ödendiği taktirde ipoteğin fek edilebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davacının davalı bankaya müteselsil kefil sıfatıyla ve ipotekli taşınmaz maliki sıfatıyla ayrı ayrı borçlarının bulunduğu, kredi borçlusu ...'ın halen davalı bankaya ödenmeyen kredi borcunun bulunduğu, davacının taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep edebilmesi için ipotek tutarını ödemesi gerektiği....
Merkez Şubesi'nin ... çek numaralı tarih ve meblağı yazmayan açık çek verildiğini, Rekabet Kurulu kararına dayanılarak müvekkilince bayilik sözleşmesine 31.08.2010 tarihli ihtarname ile son verildiğini, taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için müvekkilinin defalarca talepte bulunmasına rağmen bir sonuç alamadığını, müvekkilinin davalı için müvekkilinin yüksek faizle kredi kullanmak zorunda kaldığını ileri sürerek 260.000 TL'lik ipoteğin fekkine, müvekkilince verilen boş çekten dolayı borçlu bulunulmadığının tespitine, şimdilik 8.000 TL maddi tazminatın 21.09.2010 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin alacağı bulunduğu için tazminat çekinin iadesi ve ipoteğin fekki taleplerinin yerinde olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
Tapu Müdürlüğü'nün 11.07.2014 tarihli yazısı ve ekindeki tapu kaydından, taşınmaz üzerindeki ipotek kaydının 29.03.2007 tarih ve 4487 yevmiye numarası ile terkin edildiği, bir başka deyişle ipotek borçlusu tarafından icra müdürlüğüne başvuru tarihinde, taşınmazın tapu kaydı üzerinde bir ipoteğin mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, mevcut olmayan ipoteğin fekki isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek istemin kabulü ile ipoteğin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, bankadan alınan kredinin teminatı olarak konulan ipoteğin, ipotek borcu ödendiği iddiasıyla fekki istemine ilişkindir. Davalı vekili, husumetin sözleşme imzalanan ... Şubesine yöneltilmesi gerektiğini, ayrıca ... Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu belirtmiş, esas savunmasında davalıya ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı ... Ltd. Şti. ile davalı ... A.Ş. arasında yapılacak Yurtiçi Bayilik Sözleşmesine ek olacak şekilde müvekkilinin taşınmazı üzerinde ipotek tesis edildiğini, ancak şirketler arasında Bayilik Sözleşmesinin yapılmadığını ve yurtiçi pazarlaması için mal alışverişinde de bulunmadıklarını, geçerli bir alacak olmadığı için ipoteğinde geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu sicilindeki ipotek şerhinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taşınmaz üzerindeki ipoteğin, dava dışı ...Ltd....
'nın eşi olan ... adına kayıtlı olan dava konusu taşınmazın davalı lehine bedelli süresiz nitelikte ipotek edildiği, eser sözleşmesi kapsamında davacının edimlerini yerine getirdiği, davalı tarafın hiç bir hak ve alacağı bulunmadığından ipoteğin fekki istenmektedir. Dosyaya giren tapu kayıtlarından ve ipoteğe esas belgelerin incelenmesinden dava konusu taşınmaz üzerine davalı şirket lehine ipotek konulduğu, resmi senedin incelenmesinde ...'nın davalı şirketten aldığı 200.000,00 TL bedel karşılığında ipotek konulduğunun belirtildiği görülmüştür. Yine taraflar arasında imzalanan sözleşmede davacının taşınmazına ipotek konulması ile ilgili bir düzenleme olmadığı görülmüştür. Davacı dava konusu taşınmaza ipoteğin eser sözleşmesi kapsamında konulduğunu, edimlerini yerine getirmesine ve borcu olmamasına rağmen kaldırılmadığını iddia etmiş ise de; resmi senette ipoteğin ...'...
AŞ.nin davalı bankaya olan doğmuş ve doğacak borçlarına teminat teşkil etmek üzere asıl borç ve faizleri ile birlikte 1.000.000,00 TL limit ile ipotek tesis ettiği , 10.02.2015 tarihinde ipoteğin tesisine esas kredi borcunun tamamen ödendiğinden bahisle ipoteğin fekki için davalı bankaya müracaat ettiği, davalı bankanın ipoteğin fekki yazısının hazırlamış iken ipoteği fekketmediğinin daha sonra kendileri tarafından öğrenildiğinden bahisle ipoteğin fekki talepli olarak iş bu davayı açmış ise de yaptırılan incelemede ipoteğin fekki istenen 10.02.2015 tarihinde lehine ipotek tesis edilen dava dışı kredi borçlusu......