Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu şerh ipoteğin terkin edildiği anlamına gelmez. Aksine, ipoteğin alacaklı ve borçlusunun onay vermesiyle terkin edilebileceğini gösterir. Kaldı ki, taşınmazın bölünmesi halinde ipoteğin durumunu düzenleyen Türk Medeni Kanununun 889. maddesi uyarınca, ipotekli taşınmazın bir kısmının veya aynı malike ait bulunan ipotekli taşınmazlardan birinin başkasına devredilmesi ya da ipotekli taşınmazın bölünmesi halinde aksine bir anlaşma yoksa rehnin taşınmazlara değerleri oranında dağıtılması gerekir. Yine tapu kayıt örneğine göre; 32046 ada 31 sayılı parselde ipotek borçlusu ..., ipotek alacaklısı ise “..., ...” gözükmektedir. Dava ise sadece ... (...) hasım gösterilerek açılmıştır. Davalı gösterilen... (...) ile ipoteğin diğer alacaklısı olduğu görülen ... arasında illiyet bağını gösteren bir belge bulunmamaktadır. Böyle olmasına rağmen, davada taraf durumunu almayan ...’ın hukukunu da etkiler biçimde ipoteğin terkini kararı verilmesi doğru olmamıştır....

    Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. 10.02.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda ipotek bedelinin dava tarihindeki reel alım gücünün ortalama 20.604,71TL olduğu belirlenmiş ve mahkemece bu bedel depo ettirilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına aldığından ana para, gecikme faizi ve varsa takip masrafları toplamı uzman bilirkişiye hesaplattırılıp bu bedel borçlulara depo ettirilmek suretiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekir. Bu nedenle ipoteğin güncel değerinin 20.604,71TL olduğuna ve ipoteğin kaldırılmasına dair verilen karar hatalıdır....

      Davalı ... vekili, ipotek hakkının 10.000 TL karşılığında Osman Sunal’a devredildiğini, ipoteğin kredi borcu karşılığında tesis edildiğini, ipoteğin devrinde muvazaa olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

        Davalı vekili; taşınmaz üzerindeki ipoteğin alacaklı tarafından bildirilmediği sürece fekkinin mümkün olmadığını, ipoteğin teminat (limit) ipoteği olup bankanın talebi doğrultusunda kaldırılabileceğini, banka yetkilisi tarafından ipotek fek yazısı verildiğini, fakat dava dışı şirkete kullandırılan kredi borcu bitmiş olsa da, cari hesap şeklinde işleyen pos cihazının halen kullanılıyor olması ve ticari artı para hesabının bulunması nedeniyle ipoteğin kaldırılması kararından vazgeçildiğini, ipotek fek yazısında da fek işleminin banka avukatının vekaletnamesini ibrazını müteakip tekemmül ettirileceğinin bildirildiğini, banka vekili tarafından da işlemin gerçekleştirilmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir.Somut olayda; mahkemenin kabul ettiğinin aksine incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiyle arsa sahiplerine tanınan hakların güvencesi (teminatı) olmak üzere tesis edilen bir teminat ipoteği olduğu görülmektedir. Bu ipotekle, arsa sahiplerinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin uygulanmasında ve ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan alacakları teminat altına alınmıştır. İpoteğin teminat fonksiyonu devam ettiği sürece terkini dava konusu yapılamaz. Ne var ki, mahkemece bu hususta herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmamıştır....

            /Adana Şubesinden keşide edilen iki ihtarnameye konu borcu faizi ile birlikte ödediğini, sonra da banka şubesinden ipoteğin fekki talebinde bulunduğunu, ancak ...’ın başka şubeden almış olduğu kredi kart borcu nedeniyle bu istemin reddedildiğini, keşide edilen ihtardan da sonuç alınmadığını, ipoteğe konu borcun ödendiğini belirterek taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkili bankaya vermiş olduğu ipoteğin 120.000.00 YTL limitli teminat ipoteği olup, ...’ın ... TAŞ....

              Tapu Sicil Müdürlüğüne bildirildiği halde ipoteğin terkin edilmediğini, daha sonra belediye encümen kararı ile 20/05/2005 tarihinde ödenen 102,44 TL mahsup edilerek ipotek bedelinin 163.379,46 TL olarak güncellendiğini, yapılan bu işlemin batıl olduğunu, ipotek bedelinin ödendiğini ancak ipoteğin fekkedilmediğini ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davacı tarafça her ne kadar ipotek bedelinin tamamının ödendiği iddia edilse de ipoteğin, ipotek bedeli ödenmediği için fekkedilmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin fekki isteğine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır....

                ile taşınmazdaki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin terkini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalı lehine tesis edilen ipoteğin 10.000 YTL ilamlı olduğu ve bu miktarı da icra dosyasına yatırıldığı gerekçesiyle konusu kalmayan ipoteğin tapu kaydındaki şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının 17.10.2001 tarihli kredi sözleşmesi ile kredi borçlusu ... ile birlikte adı geçene müşterek ve müteselsil borçlu olduğunu, davacının yükümlendiği borç için ipotek verdiğini, ipoteğin ...’ın borcuna karşı değil, kendi yükümlendiği borca karşılık verildiğini, bu sebeple ipoteğin limitinin sınırlı olmadığını, bu konuda ......

                    "İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin terkini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline İskan Kanunu gereğince ev tahsis edildiğini ve kredi verildiğini, krediye karşılık taşınmazına ipotek konulduğunu, kredi borcu ödendiği ve 10 yıllık süre de dolduğu halde ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu