Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 332 ada 4 parsel sayılı taşınmazı mevcut sağlık sorunlarının giderlerini karşılamak amacı ile satmak üzere dava dışı ...ı 08.07.2011 tarihinde vekil tayin ettiğini, vekille işbirliği içinde vekalet görevini kötüye kullanan ve kullanılmasını sağlayan davalı tarafından taşınmazın yolsuz şekilde iktisap edildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazı davacının iradesine uygun olarak temellük ettiğini, yolsuz tescil iddiasının doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

    Karar, dahili davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ...’nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece, tapu iptal tescil isteminin kabulüne, dahili davalı ... hakkında usûlüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı ve dahili davalı tarafından temyiz edilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki; inançlı işlem hukuki nedenine dayalı tapu iptal tescil davalarında kayıt maliki olmayan ilk el hakkında dava açılmışsa, inançlı işlemin ispatı sağlanmadan sonraki devirler nedeniyle TMK'nun 1023. maddesi kapsamında inceleme yapılamayacağından inançlı temlik yapılan ilk el, şeklî zorunlu dava arkadaşlığı çerçevesinde davaya dahil edilebilecektir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.08.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.04.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, kadastro öncesi zilyetliklerinde bulunan ve kadastro nedeni ile Hazine adına tescil edilen 1 parsel sayılı taşınmazın ihaleye çıkartıldığını, dava dışı ...’nın da katılımı ile taraflar arasında 26.10.1998 tarihinde düzenlenen anlaşma uyarınca davalının ihaleye katılıp, ihalenin kazanılması ile taşınmazın 1/3 payın adına tescili gerektiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil istemiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 25/05/2015 gününde verilen dilekçe ile inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/10/2019 tarihinde oy çokluğuyla ile karar verildi....

          Mahkemece, taşınmazın ifraz olanağı bulunmadığından bahisle tapu iptali ve tescil istemi reddedilmiş, ikinci kademedeki istek olan 2.415,43 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. 04.06.1958 tarihli ve 1/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, HUMK’nun 74., 75. ve 76.maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, hakimin bir davada sadece tarafların ileri sürdükleri maddi vakalar ve netice-i talepleri ile bağlı oldukları, dayandıkları yasa hükümleriyle ve onların tavsifleriyle bağlı olmadıkları görülür. Bu kuraldan hareket edilirse, taraflar arasındaki imza ve içeriğinde çekişme yaratılmayan 12.10.1989 tarihli sözleşme, bir inanç sözleşmesidir. Davada da bu sözleşmeye dayanıldığından, uyuşmazlık inançlı işlemden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasıdır....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, inançlı işlem hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere; inanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı muamelenin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir muameledir. Bu sözleşme, tarafların hak ve borçlarını kapsayan bağımsız bir akit olup, alacak ve mülkiyetin naklinin hukuki sebebini teşkil eder. Taraflar böyle bir sözleşme ve buna bağlı işlemle genellikle, teminat teşkil etmek ve iade edilmek üzere, mal varlığına dahil bir şey veya hakkı, aynı amacı güden olağan hukuki muamelelerden daha güçlü bir hukuki durum yaratarak, inanılana inançlı olarak kazandırmak için başvururlar....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen elatmanın önlenmesi, tapu iptali ve tescil veya bedel davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın açılmamış sayılmasına, birleşen davanın reddine ilişkin olarak verilen karar asıl davanın davacısı ... ve davalı ... ile birleşen davanın davacıları tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, tetkik hakimi ... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp, düşünüldü; -KARAR- Asıl dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine, birleşen dava ise, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde bedel isteğine ilişkin olup, hükmüne uyulan bozma ilamı sonrasında mahkemece, asıl davanın açılmamış sayılmasına, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davanın davacıları ile davalı Sulhi tarafından temyiz...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.03.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.01.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muvazaa ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, davacıya verilen borcun geri ödenmediğini, satış vaadi sözleşmesinin borcun ödenmesi halinde sonuç doğuracağını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....

                  DELİLLER: Tapu kaydı, keşif, bilirkişi raporu, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere malvarlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur. Bir hakkı ya da nesneyi, güvendiği bir kişiye inançlı olarak devreden kimseye "inanan" adı verilir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 07.01.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tahliye, birleştirilen davada 21.02.2014 gününde verilen dilekçe ile TMK'nın 724. Maddesine dayalı ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat ve hapis hakkı tanınması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, birleştirilen davada temliken tescil isteminin reddine, tazminat ve hapis hakkı isteminin kabulüne dair verilen 09.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, elatmanın önlenmesi; birleştirilen dava, temliken tescil ya da tazminat ve hapis hakkı tanınması istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu