Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.09.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil (inanç sözleşmesine dayalı) talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın husumetten reddine dair verilen 02.10.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2014 NUMARASI : 2013/291-2014/254 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil veya bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, tetkik hakimi ..................... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp, düşünüldü; -KARAR- Dava, hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde bedel isteğine ilişkin olup, mahkemece, davanın iptal ve tescil isteği bakımından kabulüne karar verilmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesinin 25.04.2022 tarihli ve 2022/598 E., 2022/860 K. sayılı kararıyla; davanın inançlı işlem ve nam-ı müstear hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu, eldeki dava tamamen ıslah edilmesinden ötürü ıslah dilekçesinde talepler itibariyle değerlendirme yapılıp hüküm kurmak yerine dava dilekçesindeki talep üzerinden hüküm kurulmasının doğru olmadığı, öncelikle dava dilekçesindeki talep ve sonuç kısımları arasındaki çelişki açıklattırılması, sonrasında bu açıklamalar itibariyle özelikle ıslah yoluyla taraf değişikliğinin mümkün olup olmadığı bu meyanda ıslah dilekçesine usuli anlamda itibar edilip edilmeyeceğinin gerekçeli olarak değerlendirilmesi gerektiği, somut olayda; ortaklarla, davalı ... ve...arasındaki inançlı işleme ilişkin yazılı delil sunulmadığı gibi yazılı delil başlangıcı sayılabilecek bir delil de ibraz edilmediği, bu durumda davacı tarafa yemin teklif hakkı hatırlatılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle İlk...
76 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı taktirde rayiç bedelin davalı ... tarafından tazminini istemiş; aşamalarda, davalı ...’ın taşınmazı teminat olarak alıp, yarış pisti yapacağım telkiniyle kendisini kandırdığını, ancak yarış pisti yapmadığı gibi taşınmazı diğer davalı dayısına muvazaalı olarak devrettiğini, herhangi bir bedel ödenmediğini beyan etmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesince, davadaki istemin adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı tescil ve alacak olduğu belirtildikten sonra, davanın tekrar nitelendirmesi yapılarak iddianın ileri sürülüş biçimine göre uyuşmazlığın inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkin olduğu belirtilerek, davacının araçlar, döviz, altın ve buğday taleplerine ilişkin istemlerininden feragat ettiği, tapu iptali ve tescil, tazminat ve ecrimisile ilişkin davanın ise tanık anlatımlarıyla da ispatlanamadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK md. 353/1-b-2 uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında, davanın reddine; araç, buğday bedeli ve dövize ilişkin davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararında yer alması gereken hususlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359 uncu maddesinin 1. fıkrasında belirtilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, inançlı işlem ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 05.02.1947 tarihli, 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı. 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı, 640 ıncı, 701 inci, 702 nci, maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 1949 doğumlu mirasbırakan ...'...
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle,istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması, inançlı işlem ve yolsuz tescil hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, Borçlar Kanunu'nun temsil ve vekalet akdini düzenleyen hükümlerine göre, vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayanır. Vekilin borçlarının çoğu bu güven unsurundan, onun vekil edenin yararına ve iradesine uygun davranış yükümlülüğünden doğar. 6098 s. Türk Borçlar Kanunu'nda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506. maddesinde (818 s. Borçlar Kanunu'nun 390.) maddesinde aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür....
Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, davacının ileride kendisine devredileceği inancıyla davalı adına tescil edilen, sonrasında devredilmeyen taşınmazda inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin değildir. 05/06/2014 tarihli tapu sözleşmesi gereğince davalıya bağışlanan taşınmazın sözleşmedeki şartları davalı tarafından yerine getirilmemesi sebebiyle açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; 1....
Tüketici Mahkemesi TARİHİ : 03/09/2014 NUMARASI : 2014/21-2014/43 Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil kademeli olarakta rayiç bedelin tahsili istemine ilişkin olup mahkemece davacının ıslah dilekçesi dikkate alınarak rayiç bedelin tahsili ve zorunlu ve faydalı masrafların tahsiline hükmedilmiş karar davalı tarafından bedel yönünden temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen geçici 14. madde gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir....
Dava konusu somut olayda davacılar tarafından davalılar aleyhine tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince güncellenmiş değerinin tahsili istemli terditli dava açıldığı, davacının birincil talebinin taşınmazın aynına yönelik olduğu, davacıların talebinin tapu iptali ve tescil davasına konu davalılar adına kayıtlı hisselerin devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla geçici hukuki koruma niteliğindeki ihtiyati tedbir konulmasından ibaret olduğu açıktır. Doğaldır ki davacının iddiasında haklı olup olmadığı yargılama sonunda tüm deliller toplandıktan, incelendikten ve değerlendirildikten sonra ortaya çıkacaktır. Davacılar iddianın ispatı yönünden tapu kaydına, tapu tahsis belgesine, mirasçılık belgesine, keşif, bilirkişi, satış vaadi sözleşmeleri ve diğer yasal delillere dayandığı sabittir....