Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/289 Esas 2019/289 Karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil veya tazminat istemine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte, ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır....
Ancak; Dava konusu taşınmazın el atılarak yol durumuna dönüştürülen bölümlerindeki davacılar payının 4721 sayılı T.M.K’nun 999. maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin terkine ilişkin 6. paragrafı ile 2. bendin terkine ilişkin 6. paragrafının çıkarılmasına, yerlerine ayrı ayrı (Dava konusu taşınmazın fen bilirkişisi ... tarafından düzenlenen 10/12/2013 günlü krokili raporda A harfi ile gösterilen 74,89 m²'lik bölümü ile B harfi ile gösterilen 33,00 m²'lik bölümünün davacılar adına olan tapu kaydının her türlü takyidattan ari olarak iptali ile yol olarak TERKİNİNE ) ibaresinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 03.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 21.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne dair verilen 29.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 02.10.2012 günü mürafaa icrasından sonra dosyada görülen eksiklik nedeniyle evrak mahalline iade edilmiştir. Anılan eksikliğin giderilmesinden sonra dosya tekrar Dairemize gönderilmiş olmakla içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, dava konusu 61 ada 23 parsel numaralı taşınmazın izale-i şuyuu davası sonrası ... 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.05.2012 gününde verilen dilekçe ile inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.05.2017 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi....
DELİLLER : Tapu kaydı, 27/05/1993 tarihli 3079 yevmiye numaralı resmi senet, keşif, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa muhdesat tespiti istemine ilişkindir. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere malvarlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur. Bir hakkı ya da nesneyi, güvendiği bir kişiye inançlı olarak devreden kimseye "inanan" adı verilir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Halfeti İlçesi, Macunlu Köyü, 468 nolu parselde paydaş T2'nın hissesini 30.000,00 TL bedelle davalıya sattığını, müvekkilinin yasal süresi içerisinde ön alım hakkını kullanarak davalının hisse satış bedeli olan 30.000,00 TL'yi masraflarıyla birlikte davalıya ödemeye hazır olduğunu belirterek öncelikle dava konusu taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir şerhinin konulmasını ve taşınmazın müvekkili adına tapuya tescil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama devam ederken açılan inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil davası neticesinde davaya konu payın önceki hissedar T2'ya geçmesi üzerine davacı HMK 125 maddesi gereği seçimlik hakkını tapu iptal ve tescilden yana kullanarak, davasını yeni malik T2ya yönlendirmiştir. Davalılar cevap dilekçelerinde özetle; davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 08.06.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL İ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan ... ...'nun Maliye ile ilgili bir takım problemlerinin bulunması nedeniyle 61292 ada 1 parsel (eski 40036 ada 3 parsel) sayılı taşınmazdaki payını iade edilmek üzere dava dışı ...'a devrettiğini, ...'ın, maliye ile olan problemlerini çözdükten sonra kendisine ait payı iade etmek üzere kardeşi olan davalı ...'ye aktardığını ancak davalı ...'...
Tapu kayıtlarındaki haciz, ipotek ve diğer şerh ile takyidatlarının kaldırılmasına karar verilebilmesi için lehine şerh veya takyidat konulan gerçek ve tüzel kişilerin de davada taraf olarak yer alması zorunlu olup mahkemece kayıtlara göre kimlerin lehine şerh ve takyidat konulduğu araştırılmaksızın ve bunların davada taraf olup olmadığı gözetilmeksizin genel bir ifade ile her türlü takyidattan ari olarak iptal kararı verilmesi de usul ve yasaya aykırıdır. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, Davacı, dava dilekçesinde taşınmazın adına tescilini takyidatsız olarak istemiştir. Tapu kaydının incelenmesinde, 30.01.2017 tarihinde ... Bankası lehine 1.100.000,00 TL bedelli 1. dereceden ipotek tesis edilmiştir. Dava dilekçesi ihbar olunan ...’ın 21.04.2017 havale tarihli dilekçesi ile davaya müdahale talebinde bulunmuştur....
Hukuk Dairesinin 17/12/2021 tarihli ve 2021/601 Esas 2021/1655 Karar sayılı kararıyla; taraflar arasındaki davanın, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel isteğine ilişkin olduğu, yapılan ilk yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiği, söz konusu kararın Dairece kaldırıldığı, kaldırma kararı içeriğine göre davacı tarafça davalı tarafa yemin tekliflerinin olup olmadığının sorulduğu, yemin tekliflerinin olmadığının belirtilmesi sonucunda yerel Mahkemece davanın reddine karar verildiği, anılan kararın davacı vekili tarafından istinafa taşındığı, Daireye ait ilk karar gerekçesinde de belirtildiği şekilde taraflar arasındaki davanın inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel isteğine yönelik olduğu, kaldı ki taşınmazın hile yoluyla devredildiğinin de kanıtlanamadığı, taraflar arasında 5.2.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında benimsenen yazılı bir inanç sözleşmesi bulunmadığı gibi, delil başlangıcı niteliğinde...