Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, inançlı işlem hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere; inanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı muamelenin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir muameledir. Bu sözleşme, taraflarının hak ve borçlarını kapsayan bağımsız bir akit olup, alacak ve mülkiyetin naklinin hukuki sebebini teşkil eder. 3.2.2. 05.02.1947 tarihli 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, inançlı işleme dayalı iddianın, şekle bağlı olmayan yazılı delille kanıtlanması gerekeceği kuşkusuzdur....

      Bilindiği ve 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme kararının sonuç bölümünde ifade olunduğu üzere, inançlı işleme dayalı olup dinlenilirliği kabul edilen iddiaların ispatı, şekle bağlı olmayan yazılı delildir. İnanç sözleşmesi olarak adlandırılan bu belgenin sözleşmeye taraf olanların imzasını içermesi gereklidir. Bunun dışındaki bir kabul, hem İçtihadı Birleştirme kararının kapsamının genişletilmesi, hemde taşınmazların tapu dışı satışlarına olanak sağlamak anlamını taşıyacağından kendine özgü bu sözleşmelerle bağdaştırılamaz. Somut olaya gelince; davacıların yazılı delil olarak dayandıkları 17.12.2012 tarihli belgede, davalının imzası bulunmadığı gibi mahkemece hükme esas alınan davalı ...’ın 16.05.2017 tarihli duruşmadaki beyanınında ve davalı tarafından gönderilen e-mailde de inanç sözleşmesinin varlığını gösterir kabul ya da ikrarın bulunduğunu söylebilme olanağı da yoktur. Davacılar yemin deliline de dayanmamışlardır....

        Davacının “mülkiyet hakkına” dayanarak, inançlı işlem iddiasıyla açtığı tapu iptal davası ile “şahsi hakka” dayanarak, inançlı işlem iddiasıyla açtığı tapu iptali davası arasında farklılık bulunmaktadır. Şöyle ki, mülkiyet hakkına dayalı tapu iptal davasında, davaya konu taşınmazın mülkiyetinin önceden davacıda bulunduğu, teminat amacıyla veya başka bir sebeple davalıya devredildiği ve yapılan inanç sözlemesi gereğince taşınmazın mülkiyetinin davacıya iadesi gerekirken, davalı tarafın bu inanç sözleşmesine aykırı davranması nedeniyle iadeye yanaşmadığından tapunun iptali ile davacı adına tescili talep edilmektedir. Davacı taraf, mülkiyetinde bulunan taşınmazı resmi akit ile davalıya devrettiğinden senede karşı tanıkla ispat yasağını düzenleyen HMK'nın 201. maddesi nazara alınarak, taraflar kardeş olsa bile tanıkla ispatın mümkün olamayacağı 1947 tarihli İBK gerekçe gösterilerek, ancak yazılı delille ispatlanabileceği konusunda Yargıtayın istikrarlı kararlı bulunmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

            CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında inançlı işleme dayalı bir tapu devir işlemi yapıldığını, bu inançlı işlem uyarınca müvekkilinin 207.000 TL. borcunu davacıya ödeyecek davacıda teminat amaçlı aldığı davaya konu taşınmazın iade edeceğini, müvekkili ile davacı arasındaki inançlı işleme konu sözleşmeyi sunduğu, anlaşma gereğince müvekkilinin bu taşınmazda borcunu ödeyip taşınmazını geri alıncaya kadar hiçbir bedel ödemeden taşınmazı kullanmaya devam edeceğini, müvekkilin davacı anlaşması gereğince davacıya hiçbir ecrimisil borcunun olmadığını, anlaşma gereğince borç ödeninceye kadar hiçbir bedel ödemeden evde oturmaya devam edeceğini, hem ecrimisil hem de el atmanın önlenmesinin reddi gerekli olduğunu, davacının her iki talebinin reddini mahkeme masrafları ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ Mahkemece, " Davacı vekili 17/05/2022 tarihli duruşmada açmış oldukları davanın inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil davası olduğunu beyan etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

              Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; Dava, inançlı işlemden kaynaklanan tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacı tarafından davalı ...’e verilmiş bir vekaletname olmadığından somut olayda ilk derece mahkemesince yazıldığı şekilde vekalet akdinin kötüye kullanılmasına dayalı tapu iptal tescil talebi olmadığı gibi; İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin davayı “hile nedenine dayalı tapu iptal ve tescil” olarak değerlendirmesi de doğru değildir. Öncelikle mahkemece tarafların inançlı işleme yönelik yukarıda açıklanan delilleri toplanmalı; davacının, davalı ... tarafından kendisine "evi sattığını, parayı kullandığını, kendine yeni bir hayat kuracağını ve kendisini aramaması" konusunda gönderdiğini iddia ettiği e-posta dökümü dosya arasına alınmalı, söz konusu gönderinin “delil başlangıcı” niteliğine haiz olup olmadığı değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir....

                DELİLLER : Tapu kaydı, keşif, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur. Bir hakkı ya da nesneyi, güvendiği bir kişiye inançlı olarak devreden kimseye “inanan” adı verilir. Devredilen hak veya nesneyi, kendisine ait bir hak olarak kendi yararına, doğrudan doğruya ve dolaylı olarak kullanan kişiye de “inanılan” denir....

                UYAP Entegrasyonu