- K A R A R - Dava, kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibinde imzaya ve borca karşı yapılan itirazın iptali ve %40 icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı borçlu her ne kadar imza itirazında bulunmuş ise de, davalı borçlu adına çıkarılan ve usulüne uygun tebliğ edilen isticvap davetiyesine rağmen duruşmaya gelmeyip imza örneklerini de vermeyerek sözleşmedeki imzanın kendisine ait olduğunu kabul etmiş sayılacağı, borca itiraz yönünden yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda da davalı borçlunun borca ve faize itirazında kısmen haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, itirazın 9.929,73 TL. asıl alacak, 858,65 TL. işlemiş faiz ve 42,93 TL. BSMV olmak üzere toplam 10.831,31 TL. üzerinden iptaline, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 1- Davacının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının REDDİNE, 2- Davacının borca ve imzaya itirazlarının AYRI AYRI REDDİNE, 3- İİK'nın 170/3 maddesi uyarınca takip konusu asıl alacak miktarının % 20'si oranındaki tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 4- İİK'nın 170/3 maddesi uyarınca takibe konu asıl alacağın %10'u oranında hesaplanan TL para cezasının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; kambiyo senetlerine özgü takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraz niteliğindedir. Karar yalnızca davacı tarafından istinaf edilmiş olup, istinaf incelemesi istinaf edenin sıfatına göre istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılacaktır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2021 NUMARASI : 2019/566 ESAS - 2021/101 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: takibe konu yapılan çekteki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, borca, faize ve fer'ilerine itiraz ettiklerini beyanla takibin iptalini talep etmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; çek üzerindeki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olduğunu, borcun ödenmediğini beyanla davanın reddini talep etmiş, Mahkeme; davacının imzaya itirazının kabulüne karar vermiş, davalı tarafından bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan ilamsız takipte borçlunun borca ve işlemiş faize itirazı ile takibin durduğu, alacaklının icra mahkemesine başvurusunda borçlunun takibe dayanak belgede imza itirazında bulunmadığı borca itiraz edildiğini belirterek itirazın kaldırılmasını talep ettiği mahkemece alacaklı tarafından itirazın kaldırılmasına dayanak yapılan belgenin, bir borç ikrarını içermediği gerekçesi ile reddine karar verildiği kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda alacaklı tarafından, borçlu... isim ve imzasını taşıyan "...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçe ile borca ve faize itiraz ettiği, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu; borçlunun borcu ödediğini iddia ettiği, ancak ödemeye ilişkin delil sunamadığı, mahkemece alacağın miktarının hesaplanmasının yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine üç adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda imzaya,borca,faize ve faiz oranına itiraz ederek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin borçlu yönünden durdurulmasına karar verildiği,alacaklı yanca temyiz yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz’in 10.10.2017 tarihli 2017/6863 E., 2017/12214 K. sayılı ilamı ile yeni bir rapor alınması gerektiğinden...
Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak (davası) iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, İstanbul Kasım 2004, s. 223.). Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 7. maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır....
açık bir şekilde ortaya çıkacağını, açıklanan tüm nedenlerle haksız yere ve süresi dışında ve kötü niyetle imzaya, borca ve faize itiraz eden borçluların takibin iptali davasının reddi ile % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ile takip konusu alacağın %10 oranında para cezasına hükmedilmesini mahkememizden talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün .../... esas sayılı dosyasına yapılmış olan borca ve ferilerine ve imzaya ilişkin itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: ... İcra Müdürlüğü'nün .../... esas sayılı takibi ile vekil eden ... hakkında, müteveffa ... ... tarafından ilamsız icra takibine girişildiğini, yasal süresi içerisinde taraflarınca borca ve imzaya itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, akabinde, alacaklının vefatı üzerine, mirasçılar tarafından işbu davanın açıldığını, faturada yer alan imzaların, ...'...
Davacılar vekili dava dilekçesinde, imzaya itiraz, ödeme emrinde icra müdürlüğünün banka hesap numarasının bulunmaması nedeniyle takibin iptali istemleri yanında, borca ve faize itiraz etmiş olup, kararın gerekçesinde sadece imzaya itiraz ve şikayet konusundaki taleplerin değerlendirildiği, davası reddedilen davacılar T2 A.Ş. ve T15'nun faize itiraz istemine ilişkin olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadığı ve kararın bu yönüyle bir gerekçe içermediği anlaşılmıştır. Davacı T15 vekili bu konudaki istinaf başvurusunda haklı olup, karar bu yönüyle de usul ve yasaya aykırıdır. Kabule göre, İİK'nın 170/3. maddesi uyarınca hükmedilecek tazminat ve para cezasının asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanması gerekmekte ise de, hüküm fıkrasının 2/a,b,c,d nolu bentlerinde yazılı 1.767.158,00 TL'nin asıl alacak mı, yoksa hükmedilen tazminat ve para cezası mı olduğunun anlaşılamadığı, bu haliyle hükmedilen tazminat ve para cezası yönünden hükmün infaza olanaklı olmadığı anlaşılmıştır....