Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlunun açtığı imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....

Öte yandan sahtelik iddiasının imza itirazı dışındaki bir nedene (yazıda sahtelik) dayanması halinde İcra ve İflas Kanunu'nda bir düzenleme bulunmadığından HMK'nun 209. maddesinin uygulanması gerektiği görüşünde iken, daha sonra içtihat değişikliğine gidilerek, senet üzerinde bulunan yazıdaki sahtelik iddiasının borca itiraz niteliğinde olup, bu konunun da İİK'nın 169/a maddesinde düzenlenmiş olması nedeniyle, HMK'nun 209. maddesinin bu yönden de uygulama yerinin olmadığı görüşü benimsenmiştir. İcra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri, İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz. Bu nedenle borca veya imzaya itirazın incelenmesi sırasında sahtelik iddiasına dayalı olarak genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapamayacağı gibi takibin durdurulmasına da karar veremez....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinin takibin durdurulması, yetkiye, imzaya ve borca itiraz taleplerini ihtiva etmesine karşılık, itirazın sadece "yetki" yönünden incelenerek karara bağlanmasının, takibin durdurulması yönünde bir karar oluşturulmamasının; haksız ve kötüniyetli takip alacaklısı aleyhine, müvekkil lehine asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve takip alacaklısı aleyhine %10 aranında para cezasına hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olup hükmün kaldırılmasına, ek gerekçe ile takibin durdurulmasına, lehlerine %20 tazminata ve takip alacaklısı aleyhine %10 para cezasına hükmedilerek yetki itirazımızın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELLİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, Bursa 9. İcra Müdürlüğünün 2020/8197 takip sayılı dosyasında yetkiye, imzaya, borca itiraza ilişkindir....

İTİRAZ Borçlular itiraz dilekçesinde, senet aslının dosyada mevcut olmadığını, senet aslı kasada bulunmadığından imza incelemesi yapamadıklarını, borçlu ... için imza itiraz haklarını saklı tuttuklarını, diğer borçlunun asla imza atmadığını, bu nedenle borcu bulunmadığını borca ve ferilerine itiraz ettiklerini, ayrıca fotokopi senette ödeme yeri ve borçluların geçerli bir adreslerinin bulunmadığını, komisyon adı altında istenilen ücretin talebinin mümkün olmadığını, alacaklı veya vekilinin adına ödeme yapılacak banka adı ve hesap bilgilerinin ve yerleşim yerinin takip talebinde mevcut olmadığını belirterek takibin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II....

    Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nun 168/3-4-5. maddeleri gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 11.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal beş günlük süreden sonra 18.09.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak bono altındaki imzanın oğluna ait olmadığını ileri sürerek imzaya itirazda bulunduğu, mahkemece, süreye ilişkin bir inceleme yapılmaksızın imzaya itirazın esasının incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. O halde, mahkemece, imzaya itirazın süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      ait olmadığını, bonodaki imzaya ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini belirterek, ödeme emri tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olan 24/05/2022 olarak kabul edilmesine ve itirazların süresinde olduğunun kabulüne, dosyadaki usulsüz tebligata dayanan tüm hacizlerin fekki ile icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      Davalı istinaf eden davanın şikayet olarak açılmadığını, borca itiraz davası olarak açıldığını, bu nedenle ret kararı verilmesi gerektiğini bir istinaf sebebi olarak dile getirmekte ise de; bir davanın vakıa ve talep baki kalmak koşuluyla niteleme ve uygulanacak hükmü belirleme yetkisi mahkeme hakimine aittir. Bu bağlamda HMK 24, HMK 26 ve özellikle HMK 33.madde birlikte değerlendirildiğinde mahkemenin talebi İİK 170/a maddesi kapsamında nitelendirmesi doğrudur. Davacının dava dilekçesinde dayandığı tüm vakıalar senedin teminat senedi olduğu yönünde olup iddianın dayanağı bizzat takibe konu senedin kendisidir. Dayanak senedin üzerine, ''taraflar arasında imzalanan sözleşmenin teminatı olduğu ve tahsil edilemeyeceği'' yönünde kayıt düşüldüğü açıkça görülmektedir. Dolayısıyla davacının iddiasının hukuki dayanağını TTK 776. maddenin b fıkrası teşkil etmekle mahkemenin yargılamasını yapacağı maddede İİK 170/a maddesidir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2020 NUMARASI : 2018/573 ESAS 2020/340 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 19....

      beyanla, takipteki borcun tamamına, ve imzaya itiraz etmişlerdir....

      İcra Müdürlüğü 2017/26173 E sayılı icra dosyasına yönelik olarak imzaya ve borca itiraz etmiş olup, 22/10/2019 tarihli duruşmada imzaya itiraz etmişlerse de; imza itirazları bulunmadığını ve borca “itfa” sebebiyle itiraz ettiklerini beyan etmiştir. Davacıya itfa iddiasına ilişkin belgeleri sorulmuş ancak dosyaya ibraz etmemiştir. Dosya mevcut durumu ile Bilirkişiye tevdi edilmiş ve 02/11/2020 tarihli raporda faiz isteminde 232,06 TL fazlalık olduğu ve takipten sonra işletilecek faiz oranının %10,50 TL istenmiş ise de 9,75 olması gerektiği belirtilmiş olmakla Mübrez rapor hüküm kurmaya elverişli bulunmuş , Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; 24....

      UYAP Entegrasyonu