Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak karar verdiğini, davacı tarafın sadece tebligatın öğrenilme tarihine itiraz ettiğini, dosyada Tebligat Kanunu 20. maddesinin şartlarının oluşmadığını, davacı/ borçlu taraf dosyaya muvakkaten başka yere gittiğine dair bir belge sunmadığını, süresinde olmayan bir dava ve yetkiye itiraz dilekçesi ile imza ve yetkiye itiraz edilmesinin haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu beyan ederek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, davacı borçlu aleyhine, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine, borca ve yetkiye itiraz istemine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince imzaya itirazın kabulü ile takibin muteriz borçlu yönünden durdurulmasına karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Borçlu keşideci itiraz dilekçesinde; alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, borcunun bulunmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. II....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2020 NUMARASI : 2019/485 ESAS 2020/273 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/485 Esas 2020/273 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı T1 vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine Adana 9.İcra Müdürlüğünün 2018/3927 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, takibe konulan çekin arkasındaki cirodaki imzanın ve çekteki yazıların müvekkiline ait olmadığını, imzaya ve borca itiraz ettiklerini belirterek itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına, alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2021/536 ESAS - 2022/392 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle, İstanbul 19.İcra Müdürlüğünün 2021/11932 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başladığını, senetlerin üzerindeki imzaların şahsına ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itiraz etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
Tüm dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda; Davanın kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip takipte, kambiyo vasfına yönelik şikayet ile birlikte imzaya ve borca itiraza ilişkin olup, mahkemesince öncelikle kambiyo vasfına yönelik şikayetin değerlendirildiği, davacı tarafça her ne kadar bonolarda tanzim yeri yazılmadığı ve bu nedenle senetlerin kambiyo vasfında olmadığından bahisle takibin iptali talep edilmiş ise de; 6102 sayılı TTK'nun bononun zorunlu unsurlarına ilişkin 776/1- f maddesi uyarınca "düzenleme yerinin" bononun zorunlu unsuru olduğu, 777/4. maddesinde; "Düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bono, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır." düzenlemesine yer verildiği, anılan yasal düzenleme itibariyle takibe konu senetler incelendiğinde; düzenleme yerinin ayrıca belirtilmediği, ancak düzenleyen davacı borçlunun adı yanında adres yazılı olduğu ve bu itibarla zorunlu unsurun gerçekleştiği anlaşıldığından davacının şikayeti yerinde görülmeyerek...
Davacı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; imzanın müvekkili eli ürünü olduğuna kanaat getirildiğini, bu konuda itirazlarının kabul edilmediğini, diğer borca itiraz sebeplerinin ise dikkate alınmadığını, kambiyo senetlerinin şekil şartı ve geçerlilik unsurunun bulunmadığını, senet rakamı ile muacceliyet şartı bulunan noter sözleşmesindeki senet miktarlarının uyumlu olmadığı hususunun, taleplerine rağmen değerlendirilmediğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, kambiyo takibinde, senetlerin kambiyo vasfına yönelik şikayete, imzaya ve borca itiraza ilişkindir....
Taraflar arasındaki tebligat usulsüzlüğü şikayeti, borca kısmi itiraz, kambiyo vasfına itiraz, çek komisyon bedeline ve tazminatına itiraz ve faiz oranına itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabul, kısmen reddine, çek tazminatı olan 14.859,00 TL yönünden takibin iptaline, çek komisyonuna ve borca ilişkin itirazının reddine, çekin kambiyo vasfına haiz olmadığına ilişkin itirazının reddine, davacının ödeme emrinin tebliğine ilişkin ıttıla tarihinin tespitine yönelik şikayet konusu kesinleşmiş olduğundan karar verilmesine yer olmadığına, davacının faiz oranı türü ve miktarına yönelik itirazının kabulüne, faiz oranının 9,75 olduğunun, faiz türünün avans faiz olduğunun tespitine karar verilmiştir....
Başvuru bu hali ile İİK.nun 168/5 ve 169. maddesi kapsamında borca itiraz ve İİK.nun 170. maddesine dayalı imzaya itirazdır. İtiraz HMK'nun 118. maddesi anlamında bir dava değildir. Bu nedenle itiraz dilekçesinin HMK’nun 119. maddesinde yazılı şartları taşıması zorunlu değildir. Bu itibarla borçlunun itiraz dilekçesinde itirazına konu takip dosyası numarasını da bildirdiği görülmekle, mahkemece husumetin takip alacaklısına yöneltilerek borçlunun itirazlarının İİK.nun 169/a maddesi uyarınca yöntemince incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, anılan madde hükümlerine aykırı olarak ve genel hükümlere göre yargılama yapar şekilde eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlu tebligat usulsüzlüğü şikayeti, faize-borca itiraz ve ayrıca tahrifat iddiasıyla icra mahkemesine başvurmuş olup, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilerek faize ve borca itirazı incelenmiş, tahrifat olmadığı da belirtilerek istemin reddine karar verilmiştir. Bonoların keşide tarihi 10.10.2013 olup, borçlu iki ayrı bonoda vadelerin 30.03.2012 iken 30.03.2014 olarak; 30.02.2012 iken 30.04.2014 olarak değiştirildiğini ileri sürererek tahrifat iddiasında bulumuştur....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu senetlerin kambiyo vasfında olduğunu, müvekkiline ödeme yapılmadığını, davacının imzaya itiraz etmediğini söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Tüm dosya kapsamı ele alındığında, uyuşmazlığın kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde takibin iptali istemi ile birlikte ve borca itiraz olduğu anlaşılmıştır. Takip dayanağı belgeler incelendiğinde, alacaklının davalı T3 olduğu ve senetlerin lehdar kısmının tüzel kişi olarak belirlendiği ve takip dayanağı senetlerin kambiyo vasfını haiz olduğu, 25/04/2020 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli senedin yanızca 9.064,82 TL lik miktarının icra takibine konu edilmesine engel bir düzenleme de olmadığından takibin iptali isteminin reddine karar verilmiştir....