İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2020 NUMARASI : 2019/358 ESAS 2020/236 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (İmzaya ve Borca İtiraz) KARAR : Mersin 3.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 01/07/2020 tarih ve 2019/358 Esas 2020/236 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA: Davacı borçlu Zarifoğulları Petrol ...Ltd.Şti. vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 5.İcra Müdürlüğü'nün 2019/5617 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapıldığını, ödeme emrinin 29/04/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, takibe dayanak belgedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaya açıkça itiraz ettiklerini, müvekkilinin çek alacaklısı tarafla bir ticari alış verişi bulunmadığını, ticari defterler incelendiğinde alış verişin bulunmadığının sabit olacağını, imzaya borca ve ferilerine itiraz ettiklerini belirterek, çek üzerindeki imza müvekkiline ait olmadığından takibin iptaline, %20...
Borçlu, yetkiyle birlikte aynı zamanda borca da itiraz etmişse, dosya yetkili icra müdürlüğüne gönderilip kendisine yeniden ödeme emri tebliğ edildiğinde, borca yeniden itiraz etmesi gerekir. Buna göre borçlu, yetki itirazı ile birlikte borca itirazlarını bildirmemiş olsa bile yetkili icra dairesince gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine süresi içinde yetkili icra mahkemesine borca itirazlarını sunabilir. Bir başka deyişle yeni ödeme emri tebliği, borçluya yeni itiraz hakkı sağlar. O halde mahekemece yukarıda belirtilen ilkeler ışığında itirazın esasının incelenmesi gerekirken borçlunun itiraz hakkını kaybettiği gerekçesiyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Hukuk Mahkemesi’nde de 2007/1517 Esas sayı ile imzaya ve borca itiraz davalarının devam ettiği anlaşılmaktadır. İstihkak davasının sonucunu doğrudan etkileyecek mahiyette olduğundan, menfi tespit ve borca itiraz davalarının sonucu beklenmeden yazılı biçimde karar verilmesi isabetli olmamıştır. 2.Bozma neden ve şekline göre diğer temyiz itirazları bu aşamada incelenmemiştir. S O N U Ç :Davacı (üçüncü kişi) vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma neden şekline göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 28.4.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra İflas Kanununun 168/4 maddesi uyarınca imzaya ,168/5 maddesi gereğince borca itirazın icra mahkemesine yapılacağı , 169. maddesinde “ Borçlu 168. maddenin 5. bendine göre borca karşı yapacağı itirazını bir dilekçe ile tetkik merciine bildirir” hükmü gereğince kambiyo senetlerine özgü icra takip yolunda imza ve borca itirazda görevli mahkeme İcra Mahkemesidir . Somut olayda; davacı borçlu aleyhine, ... icra Müdürlüğünün 2011/95 E sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, davacı borçlunun ... icra Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dilekçe ile kambiyo senedine dayalı borca itiraz edilmiş olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın ... İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1086 sayılı HMUK'un 25. ve 26. ( 6100 Sayılı HMK 'nın 21., 22. ve 23.) maddeleri gereğince ......
Somut olayda, alacaklı tarafından her biri 10.000TL bedelli 9 adet bonoya dayalı olarak 29.08.2014 tarihinde borçlular aleyhine takip başlatıldığı, borca itiraz dilekçesi ekinde sunulan ve alacaklı şirketi temsilen Devrim Cevizci tarafından alacaklı adına imzalanan 21.03.2014 tarihli ibranamede; takip dayanağı bonoların keşidecisi, lehtarı, avalistleri, keşide tarihleri, vade tarihleri ve bedellerine açıkça atıf yapılarak, bonolardan dolayı herhangi bir hak ve alacağın olmadığı, borçluların en geniş şekilde ibra edildiği ve bono asıllarının borçlulara kargo ile gönderileceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Borca itiraza dayanak yapılan bu ibranameye ilişkin olarak, alacaklı vekilinin 27.01.2015 tarihli celsede “ibranameyi kabul etmiyoruz...”şeklinde beyanda bulunduğu ve dolayısıyla ibraname altında bulunan imzaya ilişkin bir itirazının olmadığı anlaşılmaktadır....
Davacı vekili dava dilekçesinde, takibe konu bonoya yönelik imzaya itiraz yanında, takibe konu yapılan bono üzerinde Turkuaz Akhisar Hafriyat T3 Ltd. Şti.'nin isminin olduğunu, müvekkilinin isminin bulunmadığını ve şirketle bir ilgisinin olmadığını, müvekkili hakkında bu bono nedeniyle bir icra takibi yapılamayacağı iddiası ile borca itiraz etmiş, ancak ilk derece mahkemesince bu yönde borca itiraz istemine ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin imzaya itiraz yönündeki karara yönelik istinaf başvurusunun yerinde olduğu, ayrıca kamu düzeni yönünden de borca itiraz talebi hakkında değerlendirme yapılmadığı anlaşıldığından, esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin, HMK'nın 353/1- a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın Akhisar İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
İcra mahkemelerinin dar yetkili mahkeme olması ve borca itiraz halinde ancak İİK m.169/a kapsamında inceleme yapabileceği nedeniyle davacının borca itirazının reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar verildiği görülmüştür....
beyanla, takipteki borcun tamamına, ve imzaya itiraz etmişlerdir....
'ye tebliği üzerine borçlunun borca ve fer'ilerine itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu, alacaklının, itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, borçlu şirketin yargılama sırasında senetteki imzaya itiraz ettiği, mahkemece, davanın reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Aynı Yasa'nın 62/5. maddesi; "Borçlu takibin müstenidi olan senet altındaki imzayı reddediyorsa, bunu itirazında ayrıca ve açıkça beyan etmelidir. Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imzayı kabul etmiş sayılır" hükmünü düzenlemektedir....
ve borca itiraz davasının, asıl davada takip iptal edilmiş olduğundan konusu kalmamakta olup ve bu dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....