Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 12/02/2015 tarihinde tebliğ edildiği, imzaya itirazın ise, yukarıdaki maddede belirtilen yasal beş günlük süre içinde (17/02/2015 tarihinde) yapıldığı görülmektedir. Öte yandan muteriz borçlu şirket vekili tarafından dosyaya sunulan ticaret sicil gazetesinin ilgili nüshalarından, takip borçlusu .... Ltd. Şti.'nin, takibe dayanak çekin keşide tarihinden sonra, unvan ve nevi değiştirerek.... Tic. A.Ş. unvanını aldığı görülmekle, bu haliyle takibe itiraz etmesinde usul ve yasaya uymayan bir yön yoktur. O halde, mahkemece, borçlunun imzaya itirazının esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İtiraz ise İ.İ.K.'nın 265. Maddesinde düzenlenmiş olup; Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.Borçlu vekili tarafından imzaya ve yetkiye itiraz edilmiş, mahkemece yetki itirazının reddine, itiraz edenin ihtiyati tedbirin verilme sebeplerine yönelik itirazın kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Somut olayda, imzaya itiraz eden keşideci ...'...
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yapılan imzaya itiraz dosyasına ilişkin olarak imza incelemesi raporu sunulmuş olup, iş bu rapor taraflarınca güvenilir olmadığını, dava dilekçelerinde sadece 80.000,00 TL bedelli çek için imzaya itiraz ettiğini, müvekkili davacı, ısrarla bu imzanın kendisine ait olmadığını bu çeki kendisinin imzalamadığını belirtiğini, alacaklı tarafından icra takibine konu edilen iki adet çekten sadece "Akbank A.Ş Bursa-10/09/2018 tarih Z1019093 seri nolu 80.000,00 TL" bedelli çek üzerindeki imzaya itiraz edildiğini, gerekçeli karar sayfasının 3. sayfasının b) bendinde yer alan hüküm açıklamasında mahkeme sadece masraflara ilişkin hüküm kurulduğunu, davacı lehine avukatlık ücreti verilmesi de gerekirken bu hususun gözden kaçırıldığını ve hükümde yer almadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, Bursa 15....
borcun tahsilini geciktirme amacıyla imzaya itiraz ettiklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Dairesi'nin 2018/32970 esas sayılı dosyası üzerinden davacı hakkında çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus yolu ile takip işlemlerine geçildiğini, ancak başlatılan takip akabinde davacı tarafından yetkiye, imzaya, borca, ferilerine itiraz edildiğini, yetkili icra dairelerinin Gebze İcra Dairesi olduğunu, davacının imzaya itirazının haksız olduğunu, çünkü diğer takip borçlusu ile aralarında ticari bir ilişki olduğunu, davacının söz konusu çek üzerindeki imzayı kendisinin imzalayıp müvekkiline verdiğini, bu nedenlerle davacı tarafından yapılan 03/05/2018 tarihli borca ve imzaya itirazın reddine, icra takibinin kaldığı yerden devamına, itiraz edilen tutar üzerinden %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve takip konusu alacağın %10’u oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Gebze 4. İcra Müdürlüğü 2018/32970 esas sayılı dosyası....
DAVA KONUSU : Yetkiye ve İmzaya İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından müvekkili hakkında Ödemiş İcra Müdürlüğünün 2019/4351 sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus yolla takip başlatıldığını, ancak müvekkilinin adresinin Adnan Menderes Cad. Gülbahçe Sit....
nun 168. maddesinin 1. fıkrasının 4. bendine dayalı olarak imzaya itiraz ettiği, mahkemece itiraz kabul edilerek takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 170. maddesinin 3. fıkrasında, “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda, mahkemece, borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte; borçlunun, icra mahkemesine müracaat ederek imzaya itiraz ettiği, mahkemece, imzaya itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 170/3. maddesine göre, itirazın kabulü kararı ile takip durur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili tarafından icra mahkemesine yapılan başvuruda, imzaya itiraz ile birlikte asıl borca ve takipte yer alan işlemiş ve işleyecek faizin türü ve oranına da itiraz edilmiştir. Mahkemece yalnızca imzaya itiraz ile ilgili inceleme yapıldıktan sonra imzanın borçluya ait olduğunun tespiti ile, borçlunun diğer itirazları konusunda mahkemenin dar yetkili olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği görülmektedir....
İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 170. maddesinin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlunun başvurusu İİK.nun 170. maddesi kapsamında imzaya itiraz niteliğinde olup, kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının yukarıda (2) maddede yazılı nedenlerle kısmen kabulü ile ......