Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, davacı ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüş ise, imzaya ve borca itirazın süre yönünden reddedilebilmesi için öncelikle davacının usulsüz tebliğ şikayeti ön sorun olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olduğu tespit edildiği takdirde usulsüz tebliğ şikayeti ve dava süre yönünden reddedilmelidir. Tebliğin usulüne uygun olmadığı ve davanın TK'nın 32. maddesi uyarınca öğrenmeden itibaren yasal süresi içerisinde açıldığının tespit edilmesi halinde ise, ödeme emrinin tebliğ tarihi düzeltilerek davacının imzaya ve borca itirazları değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmelidir....

İnceleme konusu karar, borca ve imzaya itiraz, takibin iptaline ilişkin olduğundan, H.G.K'nun E; 1997/15-461 K;1997/729 sayılı kararında da kabul edildiği gibi istem İ.İ.K'nun 169,170,170/a maddeleri uyarınca borca, imzaya itiraz ve takibin iptaline yönelik bulunmakla belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü dava dosyasının Yargıtay 12.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.07.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    lik faturanın altında tıpkı 472 TL.lik faturada olduğu gibi teslim alınma imzasının bulunduğu, ödeme emri ile birlikte faturalarda tebliğ edilmesine rağmen borca itiraz edilip imzaya itiraz edilmediği, bu nedenle yargılama sırasında yapılan imza itirazının dikkate alınmadığı, takipten önce temerrüdün gerçekleşmediği gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, 6.412.92 TL.yönünden itirazın iptaline, bu miktara 17.11.2009 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin ise inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, üç adet faturaya dayalı icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı taraf bu faturalardan dolayı borçlu bulunmadığını savunmuş ise de 472.39 TL.'...

      kararları verildiğini belirterek kararın kaldırılmasına ve imzaya, borca, faiz oranına, tüm ferilerine itirazlarının kabulü ile takibin İİK 170/3 hükmü gereğince durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        Davalı Borçlu, 13.12.2022 tarihinde borca ve imzaya itiraz ederek takibi durdurduğunu. Davalı Borçlunun imzaya ilişkin itirazları tamamen gerçek dışı olduğunu. Davalı Borçlunun sevk irsaliyesi ve faturaya ilişkin itirazları tamamen gerçeğe aykırı olduğunu. Sevk irsaliyesi ve faturada görüleceği üzere Davalı Borçlunun imzası bulunmadığını. Davalı Borçlu, Sözleşme kapsamında belirtilmiş olan Sözleşme bedelini, 60, 90 ve 120 gün vadeli olmak üzere toplam 180.000,00.-TL ödeme gerçekleştirdiğini. Davalı Borçlu kalan bakiye borcu olan 32.400,00.-TLlik meblağı Davacıya ödemekten imtina etmekte olduğunu. Davalı Borçlu, Sözleşme bedelini vade günlerinde Davacıya ödemiş olduğundan ötürü borca itirazı tamamen kötü niyetli olacağını. Davalı Borçlu haksız ve dayanaksız olarak işbu icra takibine, borca, işlemiş faiz miktarına ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiğini....

          Bunun yanında ispat külfeti kendisinde olan davalı tarafça da rapora itiraz edilmemiştir. Davalı tarafın yeniden rapor aldırılması talebi bulunmamaktadır. Bu haliyle imzanın davacıya ait olduğu ispat edilmediğinden imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi gerekmektedir. Kefilin imzaya itiraz etmemiş olması borçlu yönünden hüküm ve sonuç doğurmayacaktır. Mahkemece de bu gerekçelerle imzaya itirazın kabulüne karar verildiği görüldüğünden, davalı vekilinin istinaf başvurusu yerinde değildir....

          Mahkeme; davalı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 15/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, kambiyo senetlerine özgü takipte itirazların ödeme emri tebliğden itibaren 5 gün içinde ileri sürülmesi gerektiği, itiraz için son günün 20/05/2019 olduğu, ancak davanın 22/05/2019 tarihinde açıldığı, dolayısıyla davacı borçlunun yasal 5 günlük süreden sonra kambiyo takibinde imzaya ve borca itirazda bulunduğu gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar vermiştir. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde imzaya ve borca etmek isteyen borçlu, itirazlarını ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içerisinde icra mahkemesinde ileri sürmelidir. Aksi takdirde itirazlar süre aşımı nedeniyle reddedilir....

          Mahkeme; takip konusu borcun varlığına veya miktarına itiraz etmek isteyen borçlu, borcun hiç doğmadığını, itfa sebebiyle sona erdiğini, talep edilen miktarda borcu bulunmadığını ileri sürebileceği gibi vadesinin gelmediğini, tabi olduğu taliki şartın gerçekleşmediğini, zamanaşımına uğradığını ileri sürebileceği, borca itirazın geçerli olabilmesi için, borçlunun itirazının borca itiraz olduğunu açıkça belirtmesi gerekmediği, kanunun sadece imzaya itirazda açıklık aradığı, borçlu, itirazın imzaya ilişkin olduğunu belirtmemiş ise yapılan itirazın borca itiraz sayılacağı, somut olayda; şirket temsilcisi tarafından 04.11.2020 tarihli dilekçe ile ilgili firmadan alacağımız bulunmaktadır, konu başlığı ile sunulan dilekçede alacaklı firmanın 2018 yılı sonu itibariyle taraflarına 11.070,25- TL borcu bulunduğunu, buna dair ekstreleri dosya arasına ibraz ettiğini bildirdiği, her ne kadar şirket yetkilisi tarafından açıkça borca itiraz ediyorum şeklinde bir beyanda bulunulmamış ise de, karşı taraftan...

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2022 NUMARASI : 2022/43 ESAS - 2022/663 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye, imzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul 11. İcra Müdürlüğü'nün 2019/29185 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, yetkili icra müdürlüğünün Bakırköy İcra Müdürlüğü olduğunu, takibin yetkisiz yerde başlatıldığını, imzaya, borca ve fer'ilerine de itiraz ettiklerini beyanla takibin iptaline karar ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İmzaya İtiraz Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibine karşı borçlunun imzaya itiraz talebine ilişkindir. Taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 16.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu