HMK'nın 33. maddesi uyarınca hukuki tavsif hakime ait olup mahkemece davacının imzaya açık itirazı gözetilerek dava doğru şekilde imzaya ve itiraz olarak nitelendirilmiştir. Davalının, davacının sadece borca itiraz ettiği yolundaki istinaf sebep ve gerekçesi dava dilekçesi içeriğine göre yerinde değildir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz, İİK'nın 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı Kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerekmektedir. İmza itirazında, imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti, takibe başlayarak imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir. (HGK'nun 26.04.2006 tarih ve 2006/12- 259 E., 2006/231 K. sayılı kararı)....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2021/20 ESAS - 2021/699 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili 15/01/2021 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Samsun İcra Müdürlüğünün 2020/78865 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde takibe, borca, faizine takibe dayanak gösterilen bonolardaki imzaya ve takibin tüm fer’ilerine itiraz ettiklerini, borcun ödendiğine dair kuvvetli delil oluşturan ödeme dekontlarımıza dayanılarak ve söz konusu senetlerin vasıfsız olması nedeniyle, dava sonuçlanıncaya kadar takibin durdurulması konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, Samsun İcra Müdürlüğünün 2020/78865 Esas numaralı dosyası ile yapılan icra takibinde ödeme emrinin 13.01.2021 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, yasal süresi içerisinde itiraz ettiklerini, müvekkili T1 ve alacaklı T3 arasında...
Ş. kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesi yasaya uygun olmayıp, her ne kadar davacı 29/05/2019 tarihli duruşmada imzaya da itiraz etmişse de dava dilekçesinde senetteki imzaya itiraz söz konusu olmayıp bu nedenle yasal 5 günlük süreden sonra ileri sürülen imzaya itirazda kabul görmeyeceğinden davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Asıl borçlu olduğu iddia edilen ve takip konusu senette adı geçen müteveffa T1'nın öldüğünden bahisle mirasçısı olan oğlu müvekkili T1 aleyhine yapılan icra takibine konu senetteki imzanın müteveffa T1'ya ait olmadığını, müvekkil tarafından 03/12/2018 tarihinde tebellüğ edilen Beyşehir İcra Müdürlüğü'nün 2018/2137 Esas sayılı icra takibi ödeme emrine konu senetteki imzaya ve borca yasal süresi içinde itirazlarını sunduklarını belirterek; davanın kabulü ile takibin iptalini, icra inkar tazminatına ve para cezasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın reddini, davacı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2020 NUMARASI : 2019/970 E.- 2020/556 K. DAVA KONUSU : İmzaya, Borca ve Yetkiye İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, vekil edeni aleyhine İzmir 4. İcra Müdürlüğünün 2019/15028 E. sayılı dosyasında başlatılan takipte imzaya, borca ve yetkiye itiraz ederek takibin iptali ile davalılar aleyhine %20 tazminat ile %10 para cezasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 6....
İtiraz dilekçesi ile imzaya itiraz hakkının saklı tutulması imzaya itiraz edildiği anlamına gelmeyeceği gibi, imzaya itiraz hakkının saklı tutulduğuna dair ibarenin itiraz dilekçesine sonradan eklendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda takipte dayanılan 20.01.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesi hükümlerine göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken mahkemece, davacının dayandığı kira sözleşmesinin taraflar arasında ihtilaflı olduğu, uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile yapılan takipte borçlunun itirazı üzerine alacaklı vekili tarafından icra mahkemesine başvurusunda itirazın kaldırılması talep edilmiş, mahkemece istem yazılı şekilde reddedilmiş, hükmü alacaklı vekili temyiz etmiştir. Alacaklı tarafından takibe dayanak olarak bir adet keşide yeri olmayan bono gösterilmiş, borçlu, borca itiraz dilekçesinde alacaklı ile anlaştıklarını icra dosyasına itiraz ettiğini belirterek itiraz etmiş, ancak bono altındaki imzaya açıkça itiraz etmemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2022 NUMARASI : 2022/43 ESAS - 2022/663 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye, imzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul 11. İcra Müdürlüğü'nün 2019/29185 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, yetkili icra müdürlüğünün Bakırköy İcra Müdürlüğü olduğunu, takibin yetkisiz yerde başlatıldığını, imzaya, borca ve fer'ilerine de itiraz ettiklerini beyanla takibin iptaline karar ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Yüksekova İcra Müdürlüğünde 2018/966 esas sayılı dosyasında davalı aleyhine senet doğrultusunda icra takibi başlatılmış olduğunu, davalının İcra Müdürlüğü bünyesinde Takibe, borca, faize ve ferilere itiraz edilmiş ancak imzaya herhangi bir itirazda bulunulmadığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazda bulunduğunu, hiçbir şekilde imzaya itiraz etmediğini, bu şekliyle senet üzerindeki imzanın kendisine ait olduğunu ikrar etmiş olduğundan Yüksekova İcra Müdürlüğünün 2018/966 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kaldırılması ile haksız kötü niyetli itirazda bulunan borçlu aleyhine %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınmasıyla takibin devamına karar verilmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK.nun 168 ve 169. maddeleri kapsamında itfa nedenine dayalı borca itiraz niteliğinde olup, itirazın incelenme yöntemi aynı Kanun’un 169/a maddesinde düzenlenmiştir. Anılan maddenin 1. fıkrası uyarınca itfa itirazının resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat edilmesi gerekir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, sunulan ödeme belgesinin takip konusu senetten doğan borca ilişkin olarak verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunludur. Somut olayda, borçlunun itirazına dayanak yaptığı bila tarihli ve alacaklı ...'un adı ve imzası bulunan belgede “30.08.2007 vadeli 6.500 YTL senedi borçlu adına ten nakten senet karşılığını teslim aldım. Hiçbir borcum kalmamıştır.” yazılı olduğu, ödeme belgesinde takip konusu bonoya açık atıf bulunduğu ve alacaklının belge altındaki imzaya ve belge içeriğine itiraz etmediği görülmüştür....