WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin 14/02/2021 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin borçlu ... yönünden durdurulmasına karar verildiği belirlenmiştir. Dava ve takip konusu edilen alacağın varlığı ve miktarının belirlenmesine yönelik olarak dosya ve davacı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan 06/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda: 10/01/2020 ihtarname tarihi itibariyle ana para 1.741.172,63 TL faiz, 3.482,34 TL BSMV , 174,12 TL olmak üzere toplam 1.744.829,09 TL, 23/01/2020 takip tarihi itibariyle 1.744.829,00 TL ana para, 9.305,75 TL faiz ve 465,28 TL BSMV olmak üzere toplam 1.754.600,12 TL alacak olduğunun tespit edildiği ayrıntılı ve gerekçeli olarak bildirilmiştir....

    DELİLLER: Aksaray İcra Dairesi'nin 2021/6150 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Gönderilen muhtıraya rağmen süresi içerisinde usulüne uygun vekaletname veya yetki belgesi sunulmadığından, HMK 76, 118 ve 119 maddeleri gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava açılırken yetki belgesi sunulduğu ancak sehven yanlış yetki belgesinin sunulmuş olduğu, tensip zaptında bundan bahsedilmiş olsaydı yetki belgesinin ibraz edileceği, celse talikine neden olmadan eksikliğin giderildiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda, '' Dava, yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun yetki itirazını düzenleyen 50. maddesi gereğince yetkiye ve borca aynı anda itiraz edilmesi halinde İcra Mahkemesinin öncelikle yetki meselesini karara bağlayacağı yönünde amir hüküm bulunmakla öncelikle davacı yanın yetki itirazı değerlendirilmiş; bu doğrultuda takip dosyasında bulunan çekin incelenmesi neticesinde çekin tanzim yerinin ve borçlunun adresinin Of olduğu, yetkili Mahkemenin ise belirlenmeyerek "T.C. Mahkemelerinin yetkili olduğu" yönünde düzenleme yapılmış olduğu görülmüştür....

    Davacı dava dilekçesinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanında yetkiye ve borca itiraz ettiği halde, Mahkemece HMK'nın 297/2.maddesine aykırı olarak davacının usulsüz tebliğe yönelik şikayeti değerlendirilmeden, süresinde ileri sürülüp sürülmediği dikkate alınmadan doğrudan yetki itirazının kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Kaldı ki Mahkemece 28.04.2021 tarihli tensip zaptının 15 nolu ara kararında '' Senete keşide yeri İstanbul olduğundan yetki itirazının reddine'' dair karar tesis edildiği, bu ara karardan dönülmeden nihai kararda yetkisizlik kararı verilmesi de kendi içerisinde çelişki yaratmaktadır....

    İflas takibi yetkisiz yerde başlatılmış ve itiraz edilmemiş olsa bile iflas davasının mutlaka borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer ticaret mahkemesinde açılması gerekir. İflas davasında yetki kamu düzeninden olduğu için yetki sözleşmesi yapılamaz....

      İlk derece mahkemesi kararında; Osmaniye Ticaret Sicili Müdürlüğünden verilen yazı cevabına göre takibe konu bononun keşide tarihi itibariyle davacı borçlu şirketin Asuman Saraçlı ve Orhan Meşe tarafından müşterek imza ile temsil edildiği, bononun ön yüzünde bulunan borçlu şirket kaşesi üzerinde tek imza bulunduğu, bu durumda bu bonodan dolayı davacı şirketin sorumlu tutulamayacağı, tek imza ile düzenlenen kambiyo senedi nedeniyle imza incelemesi yapılmasının fuzuli olacağı ve bu nedenle bilirkişi incelemesi yapılmasına ihtiyaç bulunmadığı, davacı şirketin çift imza ile temsil ve ilzam edildiği, bonoda müşterek yetkililerin her ikisinin de imzasının bulunmamasının İİK'nın 169/a maddesinde düzenlenen borca itiraz mahiyetinde olduğu, takibin lehtar tarafından keşideci borçlu şirket hakkında yapıldığı, bu durumda, lehtarın, bonodaki imzanın, borçlu şirket temsilcisine ait olup olmadığını veya şirketin çift imza ile temsil edilip edilmediğini bilebilecek durumda olduğundan takipte ağır kusurlu...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, Osmaniye Ticaret Sicili Müdürlüğünden verilen yazı cevabına göre takibe konu bononun keşide tarihi itibariyle davacı borçlu şirketin Asuman Saraçlı ve Orhan Meşe tarafından müşterek imza ile temsil edildiği, bononun ön yüzünde bulunan borçlu şirket kaşesi üzerinde tek imza bulunduğu, bu durumda bu bonodan dolayı davacı şirketin sorumlu tutulamayacağı, tek imza ile düzenlenen kambiyo senedi nedeniyle imza incelemesi yapılmasının fuzuli olacağı ve bu nedenle bilirkişi incelemesi yapılmasına ihtiyaç bulunmadığı, davacı şirketin çift imza ile temsil ve ilzam edildiği, bonoda müşterek yetkililerin her ikisinin de imzasının bulunmamasının İİK'nın 169/a maddesinde düzenlenen borca itiraz mahiyetinde olduğu, takibin lehtar tarafından keşideci borçlu şirket hakkında yapıldığı, bu durumda, lehtarın, bonodaki imzanın, borçlu şirket temsilcisine ait olup olmadığını veya şirketin çift imza ile temsil edilip edilmediğini bilebilecek durumda olduğundan takipte...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, İİK'nın 169, 169/a maddelerine dayalı borca itiraza ve 170. maddeye göre imzaya itiraza ilişkindir. Kırıkkale 3. İcra Müdürlüğü'nün 2018/1997 esas sayılı dosyasında kambiyo takibine başlandığı, yetki itirazı üzerine Kırıkkale İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/204 esas, 2018/166 karar sayılı kararı ile yetki itirazının kabulüne karar verildiği, alacaklının talebi üzerine dosyanın Sakarya İcra Müdürlüğü'ne gönderildiği, yeni ödeme emrinin borçluya 25/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlunun süresi içinde imzaya ve borca itirazda bulunması üzerine, mahkemece imza incelemesi yaptırıldığı ve alınan bilirkişi raporları sonucunda itirazın reddine karar verilerek borçlu aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedildiği anlaşılmıştır....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde; takibin yetkili icra dairesinde başlatıldığını, davacı şirket ve aralarında organik bağ bulunduğu düşünülen şirketlerin birbirleri yerine imza atarak ticari olarak müvekkilini zarara uğrattığını, takip konusu çekin yasaya ve usule uygun olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince:"İcra dosyası kayıtlarına göre davacıya 30/03/2018 günü örnek 10 tebliğ edilmiş olup dava 04/04/2018 günü açılmıştır. Takip müstenidi çekte keşide yeri İstanbul olup takibin yetkili icra dairesinde başlatılmasından dolayı yetkiye itiraz reddedilmiştir. İmzaya itiraz yönünden ise davacı şirketin çekin keşide tarihi itibarile mümessili olan Tülay Yıldız'ın medarı tatbik imza asılları celbedilmiş ve huzurda imza-yazı örnekleri alınmıştır....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/06/2021 NUMARASI : 2021/198 ESAS - 2021/399 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

      UYAP Entegrasyonu