HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2280 KARAR NO : 2023/1010 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GÜMÜŞHANE İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2022 NUMARASI : 2022/42- 2022/63 E.K. DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti ve Gecikmiş İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Bu nedenle, mahkemece, öncelikle borçlunun, takibi ve ödeme emri tebligatını öğrenme tarihinin tespiti gerekir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılarak Muhatabın öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi gerekir. Tebliğ tarihi olarak muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi esas alınmalıdır, ancak muhatabın beyan ettiği tarih yoksa yada beyan ettiği tarihten daha önce tebligattan haberdar olduğu belirlenirse usulsüz tebligat şikayeti yönünden yasal süreler belirlenen öğrenme tarihinden itibaren işler. Somut olayda; borçlu ...'nun icra müdürlüğüne yaptığı 13.02.2013 tarihli başvuruda borcu kabul ederek, taksitle ödeme taahhüdünden bulunduğundan en geç bu tarih itibariyle takipten ve ödeme emrinden haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda borçlunun 18.11.2013 tarihinde icra mahkemesi nezdinde takibe ve borca itirazı süresinde değildir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/01/2022 NUMARASI : 2021/199 ESAS- 2022/86 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 19/02/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Almanya'da ikamet ettiğini, Türkiye'de hiç bir ticari faaliyetinin bulunmadığını, müvekkilin kaybetmiş olduğu kimlik nedeniyle sahtecilik işlemlerinin mağduru olduğunu, müvekkili adına sahte çekler keşide edildiğini, mevcut takibi de 17/02/2021 tarihinde müvekkilinin e devlet üzerinden öğrendiğini, taraflarına haber verdiğini, 18/02/2021 tarihinde de itirazlarını sunduğunu, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, doğrudan T.K. 21/2 maddesine göre tebligat yapılamayacağını belirterek, yapılan tebligatın iptali ile beyan tarihi olan 17/02/2021 tarihi olarak düzeltim yapılmasını talep edilmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İlamsız icra takibinde, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu mahkemece, şikayetin kabulüne karar verildiği, alacaklının istinaf yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce, tüzel kişilere çıkartılan tebligatta Yönetmeliğin 30. ve 31. maddelerindeki koşulların araştırılmasına gerek olmadığından bahisle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı borçlunun temyiz yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır....
tebliğ edildiği tarihte Amerika Birleşik Devletlerinde olmadığı, icra dosyası üzerinden TK 25/a maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğunun kabulünün gerektiği, icra dosyasında 23/11/2020 tarihinden önce takipten haberdar olunduğuna dair bir bilginin yer almadığı gerekçesiyle usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesine yer olmadığına, asıl dosya her ne kadar gecikmiş itiraz olarak açılmış olsa da aslında talep edilen hususun usulsüz tebligat şikayeti olduğu, birleşen dosyanın da aynı mahiyette olduğu gerekçesiyle şikayetin kısmen kabulü ile 2020/488 esas sayılı doyasında ileri sürülen şikayetin kabulüne, İstanbul Anadolu 14....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendisi hakkında iki ayrı takip yapıldığını e-devletten öğrendiğini, müvekkilinin usulsüz tebliğ nedeniyle mağdur olduğunu, tebligat gönderilen adresin müvekkilinin eski adresi olduğunu, müvekkilinin halen ailesi ile birlikte başka bir adreste oturduğunu, müvekkilinin kendisine tebligat yapılmadan dosyadan haberdar olması üzerine imzaya ve borca itiraz ettiği halde Mahkemece davanın süre yönünden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, tebliğin usulsüz olduğunu, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, borcunun da bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. İİK'nın 168/4- 5. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde; borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, örnek 7 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 25.03.2015 olarak düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 25.03.2015 olarak düzeltilmesine, karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; "Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2021/251 ESAS, 2021/380 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İzmir 19....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/05/2022 NUMARASI : 2021/797 ESAS, 2022/310 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca,Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine ilişkindir. Usulsüz tebligat şikayeti, süresiz nitelikte olmayıp, öğrenme tarihinden itibaren, İİK. 'nun 16. Maddesi uyarınca yasal 7 günlük süre içerisinde şikayette bulunulması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece resen nazara alınması gerekir. Usule aykırı tebliğin hükmü ise 7201 sayılı Kanunun 32. ve benzer düzenlemenin yer aldığı Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 53. maddelerinde düzenlenmiş olup, anılan maddelerde; tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise geçerli sayılıp, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği belirtilmiştir. Bu durumda, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğin usule aykırı olarak yapılması halinde muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur....