Bu doğrultuda, yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası, TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; davacının ev hanımı olduğu, gelirinin olmadığı, kızı ve ailesi ile birlikte yaşadığı; davalının ise, babasına ait oto tamir dükkanında çalıştığı, ailesi ile birlikte kirada oturduğu tespit edilmiş; davada, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu da ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
(HMK'nun 367/2.) maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez. Ayrıca, boşanma kararının "eklentisi" olan yoksulluk, iştirak nafakası, maddi-manevi tazminat, yargılama gideri ve vekalet ücreti de aynı kurala tâbi olup, icra takibine konu edilebilmesi için boşanma hükmünün kesinleşmesi gerekir. Bir başka anlatımla, boşanma hükmü kesinleşmiş ise, eklentilerin (yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat vs.) infaz edilmesi için, eklentiler yönünden kararın kesinleşmesi gerekmez. Somut olayda, icra takibinin dayanağı olan ... 9....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; Alaplı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/227 Esas 2004/96 Karar sayılı ilamı ile davacı lehine hükmedilen aylık 100,00 TL yoksulluk nafakasının 50,00 TL arttırılarak aylık 150,00 TL olarak devamı ile müşterek çocuk lehine hükmedilen aylık 50,00 TL nafakanın 150,00 TL arttırılarak aylık 200,00 TL olarak devamı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Dava iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkindir. TMK'nın 175.maddesinde "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir." denilmektedir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir....
Davalı- karşı davacı, davacının kayıt dışı çalıştığını, nafakaları ödemediğinde icra ceza mahkemesine dava açılması durumunda topluca nafaka borcunu ödediğini, davacının davasının reddi ile hükmedilen nafakaların yeterli olmadığını belirterek; yoksulluk ve iştirak nafakalarının ayrı ayrı 500,00'er TL'ye yükseltilmesini, hükmedilecek nafakaların TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ve buna bağlı olarak davalı-karşı davacının iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırılması talebinin de reddine karar verilmiş, hüküm davalı karşı davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2014/9787 Esas-2014/15430 Karar sayılı 20/11/2014 tarihli ilamıyla; "......
Boşanma sırasında takdir edilen yoksulluk nafakası tutarı aylık 1.300 TL olup yapılan yargılama sonucunda yoksulluk nafakasının aylık 300 TL artırılarak aylık 1.600 TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, mevcut durumda mahkemece takdir edilen nafaka artırımı (300x12=3.600 TL) ile iştirak nafakası davasının reddine ilişkin kararların HMK'nun 341/2. maddesinde belirtilen parasal sınırın altında ve kesin nitelikte olduğu, davalı davacı vekilinin verilen kesin nitelikteki bir karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşıldığından, HMK'nun 341/2.maddesi gereğince yoksulluk nafakasını artırılması ve iştirak nafakalarına ilişkin davalar yönünden istinaf dilekçesinin miktar itibariyle reddine karar verilmesi gerekmiş, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden davalı davacı tarafın 02/03/2023 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini beyan ettiği, mahkemece yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik davanın reddine karar verilmesi karşısında feragatin sonuca etkili olmadığı anlaşılmakla...
Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı-yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-k.davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı – karşı davalı, dava dilekçesinde; tarafların ....Mahkemesi' nin 15/10/2009 tarih ve ..... sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocukların velayetlerinin davacı – karşı davalı anneye bırakıldığını, davacı – karşı davalı için aylık 300TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar lehine aylık 200'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; ağırlaşan hayat şartları, çocukların servis ve okul masrafları nedeni ile nafakaların yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının 400TL' ye, iştirak nafakasının 500' er TL' ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, daha önceden davacı lehine hükmedilen aylık 100,00TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 200,00TL'ye çıkarılmasına, müşterek çocuk lehine hükmedilen aylık 75,00TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 200,00TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Somut olayda, tarafların 19.06.2012 tarihinde boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte müşterek çocuk Mustafa'nın velayetinin davacı anneye verildiği, davacı lehine yoksulluk nafakasına ve çocuk lehine iştirak nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2022 NUMARASI : 2021/279 E 2022/508 K DAVA KONUSU : İştirak ve Yoksulluk Nafakasının Artırılması KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın bütün halinde tetkikinden; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalının Adana 2....
Nolu ilamı ile takdir olunan yoksulluk nafakasının 150,00 TL arttırılarak dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, müşterek çocuklar yönünden istanbul anadolu 15. aile mahkemesinin 2012/127 e., 2013/114 k. nolu ilamı ile takdir olunan iştirak nafakalarının 200,00'er TL arttırılarak velayeti annede olan müşterek çocuklar için dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 300,00'er TL'den toplam 900,00 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsili ile velayeten davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, " karar verilmiştir. Davacı vekili, nafaka miktarının az olduğu yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkindir. TMK'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin,çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SUNGURLU ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2014 NUMARASI : 2014/30-2014/214 Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesi ile yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz olduğunu belirterek 200.00 TL olan yoksulluk nafakasının 500.00 TL ye, Mücahit için 175.00 TL olan iştirak nafakasının 400.00 TL'ye, Emre için 150.00 TL olan iştirak nafakasının 300.00 TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir....