WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Trabzon İcra Müdürlüğünün 2022/35 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; borçlu vekilince usulsüz tebligat şikayeti gereği takibin durdurulmuş olması nedeniyle, dosyamızdan alacaklıya ödenen miktarın iadesi için muhtıra gönderilmesini ve bekleyen tahsilatların kendilerine iadesini talep etmiş olduğu Trabzon İcra Müdürlüğünce ilgili talep hakkında, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 2014/9415 Esas,2014/12051 Karar sayılı ve 2016/3551Esas ve 2016/17359 Karar sayılı kararları ile "İİK'nın 361. madde hükmünün uygulanabilmesi için icra dairesince borçludan fazla para tahsil edilmiş olması ya da yanlışlıkla ödeme yapılmış olması gerekmektedir. Haczin sonradan kaldırılmış olması önceden yapılan kesintileri hükümsüz kılmaz. Borçlunun usulsüz tebligat şikayeti üzerine takibin durdurulması ve hacizlerin bu karar üzerine kaldırılması işlemi İİK'nın 361. maddesi koşullarının oluştuğunun kabulü için yeterli değildir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti ile ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. A-DAVACININ ÖDEME EMRİNİN USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEMEDE; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....

hazır bulunduğu ve takipten haberdar olduğu, ayrıca borçlu şirketin en geç hacizden bir gün sonra takipten haberdar olduğu, üç yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçeleri ile usulsüz tebliğ şikayetinin süreden reddi ile zamanaşına yönelik şikayetin de reddine karar verilmiştir....

    HMK'nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu biçim, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. O halde mahkemece, borçlu tarafın ileri sürdüğü zamanaşımı itirazı hakkında olumlu veya olumsuz bir şekilde hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde sadece usulsüz tebliğe ilişkin hüküm kurması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ...tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1- Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının REDDİNE; 2- Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 30.10.2012 tarihi olarak düzeltilmesini istediği ve ayrıca imzaya itirazı ile birlikte senedin vade tarihinde tahrifat yapıldığından zamanaşımının...

        Somut olayda, davacı borçlu şikayet konusu işlemi 22/03/2019 tarihinde öğrendiğini bildirmiş olup, usulsüz tebligat şikayeti yasal süresindedir. Somut olayda, davacının "Güvendik Mah., 194 Sok., No:6, İç Kapı No:1, Urla/İzmir" adresine çıkarılan ödeme emri tebligatı "adresin kapalı olması nedeniyle en yakın komşu Fikret Güniada'dan sorulmuş, muhatabın İzmir'e gittiği sözlü beyan edilmiş, imzadan imtina edilmiştir. Tebligat mahalle muhtarı Gökhan Balıkçıoğlu imzasına teslim edilmiş, 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırılmıştır. Ayrıca en yakın komşu/kapıcı/yöneticiye haber verilmiştir" şerhi ile 13/03/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacının adresten sürekli mi geçici mi ayrıldığı, tevziat saatinden sonra dönüp dönmeyeceği ve haber verilen komşunun kim olduğunun belirtilmediği anlaşıldığından, Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Yönetmeliğin 30/1. maddeleri gereğince, anılan tebliğ işlemi usulsüzdür....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nın 169. maddesine dayalı borca itiraza ilişkindir. İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2019/8904 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından davacı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yol ile yapılan takip olduğu, ödeme emrinin 27/06/2019 tarihinde, 103 davetiyesinin ise 04/02/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddesi hükümleri uyarınca yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, adreste bulunmama nedeni araştırılarak komşu, kapıcı, yönetici beyanının alınması, beyanda bulunan kişinin mutlaka adı ve soyadı ile sıfatının (komşu, kapıcı, yönetici) tebligat parçasına yazılması gerekir. Aksi halde yapılan tebliğ işlemi geçersiz olur. Somut olayda, ödeme emri davacı borçluya 27/06/2019 tarihinde "adreste muhatap veya yakınlarından kimse bulunmadı....

        Temyiz Sebepleri Davacı borçlu vekili temyiz dilekçesinde; dava ve istinaf dilekçelerinin tekrarı ile kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itiraz nedeniyle takibin iptali isteminden ibarettir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 16. ve 170/a maddesi, Elektronik Tebligat Yönetmeliği 5. maddesi, Tebligat Kanunu 7/a-2 maddesi ve sair ilgili mevzuat. 3....

          Aynı maddenin ikinci fıkrasında da; "Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün icinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; borçlu ... tarafından ..İcra Müdürlüğü'nün 2012/4441 Esas sayılı dosyasında aleyhine yürütülen kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe karşı, takip dayanağı bononun zamanaşımına uğradığı itirazı üzerine, .. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 12.12.2013 gün ve 2013/45-44 sayılı ilamı ile “takip dosyasında İİK'nun 71 ve 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına” karar verildiği, bu kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 06.05.2013 gün ve 2013/8856-17223 sayılı ilamı ile onandığı karar düzeltme talebinde bulunulmaması üzerine kesinleştiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

            İcra ve İflas Kanunu'nun 71. maddesinin ikinci fıkrasında; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmü yer almaktadır. 33/a maddesinin birinci fıkrasında ise "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" denilmektedir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında da; "Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; borçlu tarafından ... 11....

              UYAP Entegrasyonu