Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik, hile (aldatma), ikrah (korkutma) hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

    -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalı ...'ın yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 7.684.50.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 04.04.2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. -KARŞI OY- Davacı, çekişme konusu taşınmazdaki payını, davalıların sürekli baskı ve tehditleri hatta müessir fiilde bulunmaları sonucunda davalı oğullarına devretmek zorunda kaldığını ileri sürüp iptal-tescil istemiştir. İddianın içeriğinden ve ileriye sürülüş biçiminden davada ikrah (korkutma) hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır. Kargir apartman nitelikli 341 ada 41 sayılı parselin 1/8'er payının satış suretiyle davalılara ait olduğu kayden sabittir....

      İkrah ( korkutma ) kişinin irade serbestisini ihlal suretiyle onu gerçek isteğine uymayan bir beyanda bulunmak zorunluluğunda bulunan , hukukun caiz görmediği davranışlardır.İkrah maddi ve manevi olmak üzere iki türlüdür. Bir kimseye o akdi yapmasını temin için maddi tazyik yapılmışsa maddi ikrah, korku yaratarak ona istenilen işlemi yaptırmayı amaçlayan tehdide de manevi ikrah denilir. Her iki ikrah türünde de ikrahın ciddi olması, ikrahın ağır bir tehlike teşkil etmesi, tehdidin yaratacağı tehlikenin derhal gerçekleşecek nitelikte olması, tehdidin bizzat akdin tarafına veya yakınlarına yapılması ve yapılan tehdidin haksız ve hukuka aykırı olması , tehdidin şahsa , namusa, cana, mala veya hürriyete yönelmiş olması ve nihayet tehdit ile yapılan işlem arasında illiyet bağı bulunması koşulu aranır. İkrah H.U.M.K.nun 293. maddesi uyarınca tanık dahil her türlü delil ile kanıtlanabilir. Somut olayda; satış vaadi borçlusu ......

        - K A R Ş I O Y Y A Z I S I- Dava, Korkutma (ikrah) hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, ... parsel sayılı taşınmazda davacıya babasından mirasen intikal eden 1/6 payın abileri davalıların tehdit ve zorlaması sonucu davalılara devredildiği, ceza dava dosyası ve toplanan delillerle, temlikin davalıların zorlaması ve tehdidi sonucu, davacının onayı dışında yapıldığı, bedel de ödenmediği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, bu kararın temyizi üzerine oy çokluğu ile bozulmasına karar verilmiş, söz konusu karar bu kere karar düzeltme taebiyle daireye gelmiştir. Uyuşmazlık; korkutma (İkrah) iddiasına dayalı davanın hak düşürücü sürede açılıp açılmadığı ve korkutma unsurlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır....

          Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık davacının talebinin muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemi mi yoksa miras bırakanın iradesinin ikrah yolu ile fesada uğratılması nedeni ile tapu iptal ve tescil istemi mi olduğu noktasında toplanmaktadır. Bu noktada muris muvazaası ve ikrah kavramları üzerinde durmakta yarar vardır. İrade ve beyan arasında bilerek yaratılan uyumsuzluk şeklinde tanımlanan muvazaa, pozitif hukukumuzda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 19. maddesinde düzenlenmiştir....

            -KARŞI OY- İkrah (korkutma), Türk Borçlar Kanunu 37, 38 ve kısmen 39. Maddelerinde belirtildiği üzere bir kimsenin başka bir surette yapmayacak olduğu bir hukuki muameleyi, bir kötülüğün başına geleceği korkusuyla yapmak zorunda bırakılmasıdır. Bu muameleyi yaptığı takdirde aslında irade ile beyan arasında bir uygunsuzluk yoktur, fakat iradenin meydana gelmesi sırasında bir sakatlık (fesad) söz konusu olmaktadır. Korkutma akdin karşı tarafınca yapılabileceği gibi, üçüncü bir şahıs tarafından da yapılabilir. Neticesi bakımından fark yoktur. İkrah, doktrin ve uygulamada haksız fiilin bir türü olarak kabul edilmektedir. Yapılış tarzına göre ikrah, maddi yada manevi olabilir. Her korkutma, ikrah olmaz. İkrahın meydana gelmesi için birtakım şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir. Öncelikle ikrahın ciddi olması gerekir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil ve tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, korkutma(ikrah) nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Davacı, dava dışı ....... A.Ş.'de ......olarak çalıştığını, kendi hesabına para geçirdiği, şirketi zarara uğrattığı iddiası ile işten çıkarıldığını ve davalılar tarafından tehdit edilerek maliki olduğu 599 ada 1 parselde kayıtlı 9 nolu bağımsız bölümü davalı ...’a temlik ettiğini ileri sürerek satış işleminin geçersizliğine, 5000TL maddi, 5000TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:27.06.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, iradeyi sakatlayan ikrah (korkutma) hukuki nedenine dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.)...

                  e temlik ettiğini ileri sürerek, ikrah nedeniyle tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, taşınmazda malik olmayan ... husumet yöneltilemeyeceğini, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece; tehdit ve korkutma iddialarının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davalı ... yönünden esastan, davalı ...’un ise malik olmadığı gerekçesiyle sıfat yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davacı tarafça ikrah iddiasının kanıtlanamadığı anlaşıldığına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 0.90....

                    Bu ifadeler bütünlük içerisinde değerlendirildiğinde “muris muvazaası” hukuksal nedenine dayanıldığı açık bir biçimde görülmektedir. Diğer taraftan davacı vekilince yargılama aşamasında verilen 10.04.2012 tarihli dilekçede ve özellikle 26.04.2013 tarihli celsede açıkça “…taşınmazın muvazaalı olarak devredildiğine…” dair beyanda bulunduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde davada çok açık bir biçimde, muvazaa hukuksal nedenine dayanıldığı tartışmasızdır. Kaldı ki davalı taraf da davanın “muris muvazaası” hukuksal nedenine dayalı olduğu şeklinde yorumlamış ve cevap dilekçesinde muvazaanın olmadığı, murisin vefatından on yıl sonra muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası açılamayacağına dair savunma yapmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu