İİK.nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesine göre öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük süreye tabidir. Bu durumda borçlunun hacizden haberdar olduğundan söz edilemeyeceğinden borçlunun 26.07.2012 tarihinde yaptığı başvuru yasal sürededir. Hal böyle olunca, mahkemece şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. ...
İİK'nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun’un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre haczin öğrenildiği tarihten başlar. Somut olayda, şikayete konu mesken üzerine haciz konulduğunun bildirilmesine ilişkin 103 davet kağıdının, ... 1. İcra Müdürlüğünün 2015/2746 E. ve ... 2. İcra Müdürlüğünün 2015/2850 E. numarasına kayıtlı her iki takip dosyasında da 22/04/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise bu tarihten itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine meskeniyet şikayetinde bulunduğu görülmektedir. O halde mahkemece, meskeniyet şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin süre aşımından reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/490 esas sayılı dosyası ile dava açıldığını ve halen derdest olduğunu, eldeki davanın o dava dosyası ile birleştirilmesine, haczedilmezlik şikayetlerinin kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına, meskeniyet şikayeti kabul edilmeyecek ise bilirkişiler marifetiyle taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet K A R A R İnceleme konusu karar haczedilmezlik şikayeti ve İİK.nun 89. maddesine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun hukuk dairelerinin iş bölümüne dair 09.02.2012 gün 2012/1 nolu Kararı gereğince 12. Hukuk Dairesinin görevine ilişkin 8.maddesi kapsamında kalmaktadır. Bu durumda hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (12.) Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece görevsizlik kararı verilmekle dosyanın inceleneceği görevli Dairenin belirlenmesi için Hukuk Başkanlar Kuruluna gönderilmek üzere Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığına SUNULMASINA, 15.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti davasıdır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, davacının sosyal ve ekonomik durum araştırmasında bakmakla yükümlü olduğu eşi ve 2 çocuğunun bulunduğunun tespit edilmesine, bilirkişi raporunda davacının haline münasip evin değerinin 90.000,00- TL, dava konusu taşınmazın değerinin ise 101.608,10- TL olarak belirlenmesine, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli ve yeterli olmasına ve ilk derece mahkemesi kararında gösterilen gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Manisa 1....
Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir. Somut olayda; şikayetçilerden ...'ın icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı da yoktur. Öte yandan, İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceği düzenlemesi haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Bu durumda mahkemece; şikayetçi ...'ın aktif husumet ehliyeti bulunmadığından, borçlu yönünden de haczedilemezlik şikayetinin konusu bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedilmiş olmakla; sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır. Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Öte yandan, borçlunun ölümü ile İİK'nun 53. maddesi uyarınca; alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde ön görülen yasal yedi günlük sürede İİK'nun 82/1-12. maddesi uyarınca kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceklerdir....
Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya aittir. Somut olayda; şikayetçilerden ...'in icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı da yoktur. Diğer taraftan, İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Şu halde mahkemece; şikayetçi ... yönünden aktif husumet ehliyeti bulunmadığından, borçlu ... yönünden ise haczedilemezlik şikayetinin konusu bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedilmiş olmakla; sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
Dava dilekçesindeki açıklama ve taleplerden davacının davasının istihkak davasımı yoksa haczedilmezlik iddiasına dayalı şikayet mi olduğu net olarak anlaşılmadığı gibi yargılama sırasında da bu konu açıklanmamıştır. Mahkemece, HMK'nun 31.maddesi (HUMK'nun 75.) gereğince davacı borçludan talebinin açıklattırılması istenilerek, talebin istihkak davasına ilişkin olduğunun anlaşılması halinde, bu davanın ancak hak sahibi 3.kişi veya takibin alacaklısı tarafından açılacağı dikkate alınarak davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddi gerekecektir. Davanın haczedilmezlik iddiasına ilişkin olduğunun tesbiti halinde ise haczedilmezlik şikayeti prosedürü içinde değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Sayılı emsal içtihadında özetle;"Borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK.nun 82/12.maddesine dayalı meskeniyet nedeniyle haczin kaldırılması talebine ilişkindir. İİK.nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK. nun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Şikayete konu edilen taşınmaza ilişkin kıymet takdiri işleminin 02.09.2006 tarihinde yapıldığı, kıymet taktiri işleminde borçlunun hazır olduğu ve tutanağı imzalamaktan imtina ettiği tespit edilmiştir. İİK. nun 8/son maddesi gereğince icra tutanakları, kapsadıkları husus hakkında aksi ispat edilebilen karine teşkil ederler. Yani icra tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. Bu durumda borçlunun kıymet taktirinin yapıldığı 02.09.2006 tarihinde hacizden haberdar olduğunun kabulü gerekir....