DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı vekili tarafından davalı T5 aleyhine 25/06/2014 düzenleme tarihli 22/06/2018 vade tarihli 1 adet bonodan dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, 01/11/2018 tarihinde davalı takip borçlusuna ödeme emrinin tebliğ edildiği, 24/09/2018 tarihinde yapılan hacizle ilgili davalı 3.kişi şirket yetkilisinin istihkak iddiasında bulunduğu, icra müdürlüğünce istihkak iddiasıyla ilgili alacaklı tarafa İİK 99.madde kapsamında dava açmak için süre verildiği, takip alacaklısı vekilinin terditli olarak talepte bulunarak öncelikle icra müdürlüğünün İİK 99.maddenin uygulanmasına ilişkin kararının kaldırılmasını kabul edilmediği takdirde istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ettiği, mahkemece şikayet kabul edilerek icra müdürlüğünce İİK 97.madde kapsamında işlem yapılmasına karar verildiği, haciz yapılan adresin borçlunun ödeme emri tebligatı yapılan adresi olmadığı, haciz sırasında borçlunun hazır olmadığı, borçluya...
İlk derece mahkemesi kararı gerekçesinde de belirtildiği üzere yediemine İİK 358.madde kapsamında gönderilen muhtıraya karşı yedieminin süresi içerisinde icra hukuk mahkemesine şikayet yoluna başvurması yerine icra müdürlüğüne başvurması sonuç doğurmadığından, ayrıca davaya konu aracın evvelce tespit edilen değeri olan 24.000,00- TL'nin ancak İİK 358/2.madde kapsamında tazmini istenebileceğinden şikayete konu aracın güncel değerinin İİK 358.madde kapsamında icra dosyasına tazmin talebi mümkün olmadığından ilk derece mahkeme kararı yerinde olmakla tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
(Bkz: M.Oskay-C.Koçak, İİK şerhi Ank.sh.140,141 ) Belirtilen bu nedenlerle süresiz şikayet hakkına sahip olan şikayet olunanın aleyhindeki bu karara karşı İİK'nın .... maddesine göre süreli şikayet yoluna gitmemesi nedeniyle ... müdürünün kararının iptal ettirilmemiş olmasının hakkın özü olan İİK'nın 106. ve 110. maddeleri gereğince satış talebinde bulunmadığı şeklinde yorumlamamalıdır. Sonuç itibariyle İİK'nın 106. maddesi uyarınca bir yıl içinde satış talebinde bulunan, 59. maddesi uyarınca masrafını yatıran şikayet olunan alacaklı, yasa ile kendisine yüklenen işlemleri yerine getirdiğinden, haczinin ayakta olduğunun kabulü gerekir. ... müdürünün satış isteme talebinin reddi kararına karşı süreli şikayet yoluna başvurulmadığı gerekçesiyle haczin düştüğü sonucuna varılması, anılan yasal düzenlemelerle ve hakkaniyetle bağdaşmamaktadır....
Maddeye yarar malumat yazılarında çelişkiler bulunduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne dair verilen kararın, şikayet olunanlardan SGK, ... Vergi Dairesi ve bir kısım şikayet olunanlar tarafından temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nce SGK dışında kalan şikayet olunanların temyiz istemlerinin reddine, şikayet olunan ... Vergi Dairesi'nin sıra cetveline itirazı olmadığı için kendisi yönünden sıra cetvelinin kesinleştiği, bu nedenle artık daha fazla pay alamayacağından şikayetçiye pay ayrılacağı, şikayet olunan SGK Başkanlığı tarafından konulan haczin 6183 sayılı Yasa'nın 21/1 maddesinden istifade edeceğinin gözardı edildiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Uyuşmazlık İİK. 96-97 ve 99. maddelerinden kaynaklanan şikayet talebine ilişkin olup, verilen ilk karar İİK'nun 363. maddesi gereğince temyizi kabil olmayan bir karardır....
Ticaret Mahkemesi, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Sekreterliği'nin 18.05.2021 tarihli görüş yazısı ile adi konkordatodan kaynaklanan taleplerde ve bu kapsamda 308/b maddesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda ihtisas mahkemelerinin görevli olduğunun belirtildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş ise de, İİK. 308/b maddesinden kaynaklanan taleplerde mahkememizin görevli olduğu konusunda tereddüt yoktur. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu 1. Dairesi'nin 03.04.2018 tarih ve 538 sayılı kararda açıkça konkordatodan kaynaklanan davalar yönünden değil "konkordatodan kaynaklanan talepler" yönünden mahkememiz görevli kılınmıştır. Nitekim çekişmesiz yargıya tabii olan konkordato tasdiki istemli taleplerde dava kavramını değil talep kavramının kullanılması hukuken doğru bir nitelendirmedir....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanığın üzerine atılı “Ticareti Usulüne Aykırı Terk Etmek” suçunun takibi şikayete bağlı olup,haciz tarihi olan 20/05/2015 tarihinde öğrenmenin gerçekleşmesine rağmen, şikayetçi vekilinin İİK'nın 347. maddesinde düzenlenen fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra 24/08/2015 tarihinde şikayette bulunması nedeniyle sanık hakkında şikayet hakkının düşürülmesi yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, 13/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece; şikayet İİK 266. Maddesi gereğince teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasıdır. Çivril Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 24/02/2021 tarih ve 2021/58 D. İş sayılı kararı ile davacılar hakkında ihtiyati haciz kararı verildiği ve alacaklı tarafından Çivril İcra Müdürlüğünün 2021/261 esas sayılı dosyası ile takibe geçildiği, Yerleşik Yargıtay kararları gereğince davacıların İİK 266 maddesi gereğince talebin kabulü ile Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/58 D. İş sayılı kararında belirtilen 97.001,00 TL alacak miktarının Çivril İcra Müdürlüğü veznesine yatırıldığı takdirde ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Davalı istinaf dilekçesinde özetle; alacağın tamamı kadar teminat alınması gerektiğinden bahisle kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03/07/2014 gün ve 2012/432-2014/308 sayılı hükmün Dairenin 04/02/2019 gün ve 2017/4972-2019/856 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dosya içeriğine, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere yargılama usulleri farklı olmasına ve mahkemece de İİK 277 maddesinden kaynaklanan dava olarak nitelendirilmesine göre 6100 Sayılı HMK.'nın geçici 3. maddesinin 2. fıkrası delaletiyle 1086 Sayılı HUMK.'nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Yasanın 442. maddesi uyarınca 465,00 TL para cezasının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydettirilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 20,80 TL kalan red harcının karar düzeltme isteyen davacıdan alınmasına 28/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şikayetin, şikayet eden ve şikayet olunan (karşı taraf) olmak üzere iki tarafı olup, davaya müdahale söz konusu olamaz. Zira şikayet, mümkün olduğu kadar çabuk sonuçlandırılmalıdır. Katılma yolu ile müdahalede bulunan kişiye, şikayet süresinden sonra talepte bulunma imkanı tanınamaz. Bu nedenle ....'nin fer'i müdahil olarak davaya kabulü de doğru değildir. O halde, mahkeme kararının açıklanan nedenlerle bozulması gerekirken, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince İİK.nun 150/ı maddesinde yer alan düzenlemeden, yalnızca bankaların faydalanacağı gerekçesi ile bozulduğu anlaşılmakla, alacaklının karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile mahkeme kararının Dairemizce yukarıda yazılı değişik gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Yargıtay 8....